Davacı vekilinin dava dilekçesinde baba ile müşterek çocuklar arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talep edildiği halde, mahkemece davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır. Açıklanan sebeplerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacı vekilinin "kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi" talebinin değerlendirilip sonucu uyarınca karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma sebebine bağlı olarak, davacı vekilinin sair yönlere ilişkin istinaf taleplerinin incelenmesine yer olmadığına yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....
GEREKÇE: Davanın konusu, velayetin düzenlenmesi, iştirak nafakası, çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırı gördüğü takdirde bunu re'sen gözetir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı ile müşterek çocuklar arasında Temmuz ayı içinde kurulan şahsi ilişkinin başlangıç ve bitiş saatlerinin infazda tereddüt yaratır biçimde kararda gösterilmemesi; doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir (HUMK. md. 438/7)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti annede olan müşterek çocuk .....19.03.2012 doğumludur. Çocuk karar tarihinde yaklaşık üç buçuk yaşında olup henüz anne bakım ve şefkatine muhtaçtır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti babaya verilen müşterek çocuk ..., 1997 doğumludur. Çocukla, davalı (anne) arasında kurulan kişisel ilişkinin davacı babanın gözetiminde düzenlenmesine karar verilmiştir. Çocuğun menfaati gerekli kılmadıkça üçüncü kişi gözetiminde kişisel ilişki tesisine karar verilemez....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı (baba) vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik inceleme ve değerlendirme ile karar verildiğini, davalının yeni bir evlilik yaptığını çocuğa bakacak durumunun olmadığını, öncelikle velayetin tarafına verilmesini, olmaz ise müşterek velayetin değerlendirilmesini, tüm taleplerin reddi halinde çocuk ile aralarında doyurucu şahsi ilişki tesisine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı (anne) vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; çocuğun uzun süredir anne ile kaldığını, davacı babanın bu sürede arayıp sormadığını, tarafların ayrı illerde yaşadığını, davacının sabit bir ikametgahı ve düzeni olmadığını, çocuğun yaşı ve alışma süreci dikkate alındığında mevcut şahsi ilişkinin yeterli olduğunu, davacının haksız istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE : Dava, çocuğun tanınması ve velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir....
Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, çekişmesiz yargı işlerinden olan velayetin değiştirilmesi davalarında basit yargılama usulünün uygulandığı, dolayısıyla sözlü yargılama aşaması bulunmayan bu usülde sözlü yargılama aşaması için ayrı bir gün tayin edilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bu nedenle inceleme konusu kararın çocuğun yüksek çıkarları da gözönünde bulundurulmak sureti ile usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, her ne kadar hüküm fıkrasında "velayetin davalı babadan kaldırılarak" şeklinde ifade edilmiş ise de davanın velayetin değiştirilmesine yönelik olup kararda geçen bu ifadenin "velayetin değiştirilmesi" şeklinde anlaşılması gerektiğine de dikkat çekilmek suretiyle istinaf isteminin esastan reddi gerektiği kanaatine...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Asıl dava kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi, karşı dava ise velayetin değiştirilmesi, kabul edilmediği takdirde kişisel ilişki süresinin uzatılması isteklerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı yalnızca davalı-davacı baba tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup asıl dava bakımından verilen karar istinaf incelemesi dışında bırakılarak kesinleşmiştir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı baba, velayeti davalı-karşı davacı annede bulunan ortak çocuğun velayetinin değiştirilmesini, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini ve davalı-karşı davacı ile aralarında düzenledikleri 17.09.2014 tarihli protokol gereği davalı-karşı davacı adına kayıtlı 6932/7 parsel sayılı 9 numaralı konut niteliğindeki taşınmazın tapu kaydına ortak çocuğun ergin olacağı tarihe kadar 3. kişilere satışının engellenmesi bakımından şerh konulmasını, davalı-karşı davacı ise; baba ile ortak çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişkinin kaldırılmasını, olmazsa azaltılmasını talep ve dava etmişler; mahkemece 25.12.2015 tarihli ilk hükümde; davacı-karşı davalının velayetin değiştirilmesi davasının reddine, kişisel ilişkinin değiştirilmesi davasının kabulüne, davalı-karşı davacı annenin davasının reddine karar verilmiş, davacı-karşı davalının, davalı-karşı davacı adına kayıtlı 6932/7 parsel sayılı 9 numaralı konut...
Dosya kapsamından, küçüğün evlilik birliği içinde doğduğu, ancak anne ve babalarının boşandığı, velayetin babaya verildiği ve annenin hayatta olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda davacı, küçüğün anne babasının ona bakmadıklarını ve kendisinin torununa vasi atanmasını talep etmiş olup, kısıtlı babanın velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar aile mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir (TMK 348 m.). Bu durumda uyuşmazlığın aile mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ...3. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 30/03/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....