Dava velayetin değiştirilmesi isteğine ilişkin olduğuna ve mahkemece velayet sahibi değiştirildiğine göre, dava tarihinden beri davalı anne yanında bulunan müşterek çocuk için aynı tarihten itibaren iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde iştirak nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren başlayacağı yönünde hüküm tesisi doğru değilse de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilmesine karar vermek gerekmiştir (HUMK md.438/7)....
HÜKÜM : Yukarıda gösterilen sebeplerle, 1- Davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince, ilk derece mahkeme kararının DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA, 1/1- İlk derece mahkemesince verilen velayetin değiştirilmesi buna bağlı harç,vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin hüküm fıkraları aleyhine, taraflarca istinaf yoluna başvurulmadığından bu hususlarda YENİDEN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 1/2- Davacının katılım nafakası davasının KISMEN KABULÜ ile;velayetin değiştirilmesi davasının kesinleşme tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocuklardan Arda ve Utku lehine ayrı ayrı aylık 600,00'er -TL,Efe için aylık 700,00- TL katılım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazla istemin reddine 1/3- Davacı tarafından yapılan yargılama gideri ve harca ilişkin kesinleşen velayetin değiştirilmesi davasında karar verildiğinden bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına,velayetin değiştirilmesi...
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2015/77 Esas, 2015/529 Karar sayılı tarihli boşanma ilamı ile velayeti davalı anneye verilen ortak çocuğun velayetinin değiştirilerek davacı babaya verilmesine, çocuk yararına hükmedilen aylık 250,00 TL iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamış, daha sonra sunduğu dilekçe ve katıldığı duruşmalarda davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davanın kabulüne, 12/05/2005 doğumlu ortak çocuk İlker'in velayetinin davacı babaya verilmesine, karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı, kararın haksız olduğunu, velayetin kendisinde kalmasını istediğini belirterek, kararın kaldırılması, davanın reddine karar verilmesi talepli olarak istinaf etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde, başvurunun reddini istemiştir. GEREKÇE: Dava, velayetin değiştirilmesine ve iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemes DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Aksi Halde Azaltılması-Anlaşmalı Boşanma Davasındaki Protokol Hükmünün Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi, yoksulluk nafakasının miktarı ile protokol maddesinin kaldırılması talebi hakkında hüküm kurulmaması yönünden, davalı tarafından ise; yoksulluk nafakasının miktarı ve azaltılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, yoksulluk nafakasının kaldırılması,aksi halde azaltılması ve anlaşmalı boşanma davasındaki protokol hükmünün kaldırılması taleplerinde bulunmuştur. Bu isteklerin her biri ayrı ayrı harca tabidir....
Davalı cevap dilekçesinde; davacı ile 2004 yılında anlaşmalı boşandıklarını, boşanma protokolünde davacının kendisine yoksulluk nafakası ödemeyi kabul ettiğini, boşanma sonrasında ise davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi ile aleyhine dava açtığını,bu davada mahkemece yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünde karar verildiğini, ancak bu kararın temyiz incelemesi neticesinde bozulduğunu, davacının sonrasında 2013 yılında yeniden yoksulluk nafakasının kaldırılması için aleyhine dava açtığını ancak bu davanın da reddedildiğini, bu davanın da aynı gerekçelerle açıldığından kesin hüküm itirazı bulunduğunu, davacının maddi durumunun iyi olmadığı yönündeki iddiaların nafakanın kaldırılması konusunda bağlayıcı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile, davalı yararına takdir edilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece verilen velayetin değiştirilmesi kararı ancak kararın kesinleşmesiyle geçerlilik kazanacağından, iştirak nafakasının işlemeye başlayacağı tarih velayete ilişkin kararın kesinleşme tarihi olmalıdır. Mahkeme iştirak nafakasının başlangıcını dava tarihi olarak belirlediğine göre; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi uyarınca, hükümdeki nafakanın başlangıcı ile ilgili bölümün çıkarılarak yerine "velayetin değiştirilmesine ilişkin kararın kesinleşme tarihinden geçerli olarak" sözcüklerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilerek onanması gerektiğini düşünüyorum....
DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; velayetin değiştirilmesini talep ile dava açmıştır. SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacının velayetin değiştirilmesi davasının KABULÜ ile, Ankara 5. Aile Mahkemesinin 2011/739 Esas ve 2012/ 828 Karar sayılı 24/12/2013 Kesinleşme tarihli ilamı ile ile velayeti davalı anneye verilen müşterek çocuk 18/02/2008 doğumlu TC Kimlik nolu T6 velayetinin değiştirilerek davacı baba TC kimlik numaralı Emrah Liman'a verilmesine, Velayeti davacı babaya verilen müşterek çocuk ile davalı anne arasında şahsi ilişki tesisine, Davacının iştirak nafakasının kaldırılması davasının KABULÜ ile , Ankara 5....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili; tarafların 2005 yılında evlendiklerini , ... 2 Aile Mahkemesinin 2007/447 Esas sayılı dava dosyası ile boşandıklarını , müşterek bir çocuklarının bulunduğunu, velayetin müvekkilinde olduğunu , davalı sigortasız çalıştığı gibi, müvekkilinin masrafları arttığından, anlaşmaya ilişkin protokolde olmadığı halde davalının duruşmada talebi üzerine hakkaniyete aykırı şekilde verilen 500.00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da 100,00 TL’ye indirilmesini talep ve dava etmiştir....
DAVA TÜRÜ : Tazminat-Yoksulluk Nafakasının Arttırılması-Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından manevi tazminat, yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı-davalı kadın boşanma davasından sonra maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasının artırılmasını talep etmiş; davalı-davacı erkek ise birleşen dava ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından kadın lehine maddi ve manevi tazminata ve yoksulluk nafakasının arttırılmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması Olmazsa Nafakanın Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının ortak çocukla kişisel ilişki sırasında davalıya tehdit ve hakaret ettiğinin, bu suçlardan dolayı cezalandırıldığının, bu sebeple küçükle arasında icra yoluyla kişisel ilişki kurulmasında davalıya yüklenecek bir kusur bulunmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu...