Çocuklar ile velayet sorumluluğuna sahip olan anne arasında çıkar çatışmasının bulunduğu nazara alınarak Yağmur ve Hümeyra'ya davada temsil etmek üzere kayyım atanması için (TMK m.426/2) yetkili vesayet makamına ihbarda bulunulması, atanacak kayyımın duruşmaya çağrılması, göstermeleri halinde tarafların ve kayyımın delillerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik hasım ve eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/851 Esas KARAR NO:2022/826 DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) DAVA TARİHİ : 31/10/2022 KARAR TARİHİ : 16/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ----- esas sayılı dosyasında, 28/10/2021 tarihli yazısı ile, Mahkemelerinin 28/10/2022 tarihli ara kararı gereğince tüzel kişiliği sona eren ------10/11/2014 tarihinde terkin edilmesi nedeni ile kayyım atanması amacı ile nöbetçi asliye ticaret mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verildiği bildirilmekle; Talep Mahkememizin işbu esasına tevzi edilmiştir. Mahkememizce ----- esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, incelenmiştir....
Mahkemece, çocuk mallarının korunması ve yönetimi kapsamında kalan iş ve işlemlerin velayet hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği, bu hususta küçüklerin velayetinin askıda olmayıp annede olması dikkate alınarak kayyım tayinini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Kabule göre de; dava velayetin kaldırılması olarak değerlendirilmesine rağmen çocukla davalı anne arasında menfaat çatışması bulunduğundan, çocuğa kayyım tayin edilmeden karar verilmesi de doğru olmamıştır....
Asliye Hukuk Mahkemelerince (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, evlilik dışı doğan ve annesinin yaşı küçük olan, babası tarafından henüz tanınmayan çocuğa vasi atanması istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, küçüğün alınan nüfus kaydında annesi...'un sağ olduğu ve vasi tayininden önce velayet hususunun incelenmesi gerektiğinden aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1....
C)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Söke Sulh Hukuk Mahkemesinin 02/12/2021 Tarih 2021/822 Esas 2021/1520 Karar sayılı kararı ile,"...Kayyım atanması talebinin reddine" karar verilmiştir. D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece kayyım atanması taleplerinin reddine karar verildiğini, ilk derece mahkemesi kararında bahsedilen 2010/20 esas sayılı dosyanın davacı ile ilgisi bulunmadığını, kimlik bilgileri ve kollukça yapılan araştırmaya rağmen adresi tespit edilemeyen Fatma Karaçay'ın hak ve menfaatlerinin korunabilmesi için kayyım atanması gerektiğini beyanla Fatma Karaçay'a kayyım atanması için kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kayyım atanması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Türk Medeni Kanunu'nun 404. maddesi uyarınca velayet altında bulunmayan her küçük, vesayet altına alınır. Aynı yasanın 337/2. maddesinde de; anne küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayet kendisinden alınmış ise hakimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağını veya velayeti babaya vereceği hükme bağlanmıştır. Evlilik dışı doğan çocuğun velayetinin yasa uyarınca (TMK. 337/1 md.) annede olacağı belirtilmiş ise de, bu husus annenin fiil ehliyetine sahip olması durumu ile sınırlıdır. Somut olayda çocuk, evlilik birliği içerisinde dünyaya gelmediği gibi tanınmaması nedeniyle de babası ile soybağı kurulamamıştır. Annenin yaşı küçük olup çocuğun velayetini kullanamayacağından, halihazırda çocuğun velisi bulunmamaktadır. Soybağı kurulmayan babaya velayetin verilmesi söz konusu olamayacağına göre, küçüğe vasi atanması hususunundaki uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp çözümlenmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Çocuk Mallarına Kayyım Atanması-Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi KARAR DÜZELTME İSTEYEN :... Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; düzeltilerek onanmasına dair Dairemizin 12.09.2013 gün ve 2818-20709 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
E., ... k sayılı ilamı ile "kayyım atanmasına dair davalar anonim ve limited şirketler bakımından mutlak ticari dava niteliğine haiz olduğundan; kayyım atamasına ilişkin işbu davalarda görevli ve yetkili mahkemelerin şirket merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemeleri veya Asliye Ticaret Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde bu sıfatla hareket eden Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla;Talebin görev yönünden reddine, Mahkememizin görevsizliğine, Davanın şirkete kayyım atanması olduğu bu sebeple Asliye Ticaret Mahkemelerinden birine gönderilmesine..." dair görevsizlik kararı verildiği ve dosyanın mahkememize tevzi edilip ... Esasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır. Dava hukuki niteliği itibarıyla Ticari Şirkete Kayyım Atanması talebine ilişkin olup dosya kapsamı ve deliller birlikte incelendiğinde, her ne kadar ihbar eden mahkemece davalı... Pazarlama San. Tic Ltd. Şti....
Seçgül velayet hakkı sahibi olduğu Kaan'ın yasal temsilcisi olması nedeni ile davada taraf olarak gösterilmiş olup menfaat çatışması bulunmadığından Kaan'ın davada kayyım ile temsil edilmesine gerek bulunmamaktadır ve velayetin halen annede olması nedeni ile küçüğe kayyım atanması doğru değildir. Mahkemece açıklanan hususlar göz ardı edilerek, davanın davalılar yönünden temsil kayyımının katılımıyla sürdürüldüğü, dava ve taraf ehliyeti bulunan İlayda'ya tebligat yapılarak duruşmalara katılımının sağlanmadığı anlaşılmaktadır. Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içerir (HMK m. 27)....