Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.09.2022 Tarihli ve 2022/1324 Esas, 2022/1246 Karar Sayılı Kararı Kayyım tayini istenilen küçüğün ikamet adresinin...olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. B. Gaziantep 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 12.10.2023 Tarihli ve 2022/1557 Esas, 2023/1366 Karar Sayılı Kararı Yapılan kolluk araştırmasında; kayyım tayini istenilen küçüğün en son yerleşim yeri adresinin... olduğu, bu adres uyarınca küçüğün babası tarafından Bolu 1. Aile Mahkemesinin 2022/371 Esas sayılı dosyası ile velayetin düzenlenmesi davasının da devam ettiği, bu dosya için kayyım atanması istemli bu davanın açıldığı tarihte de küçüğün Bolu adresinde babası ile yaşadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 426 ncı maddesi uyarınca kayyım atanması istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
ın vasi olarak atanmasına karar verildiği; anne Selda'nın ise Denizli 3.Aile Mahkemesi'nin 2013/865 esas sayılı dosyası ile velayetin kendisine tevdii hususunda dava açtığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmişse de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; Türk Medeni Kanununun 336.maddesine göre boşanma halinde velayet, çocuk kendisine bırakılan tarafa ait olup velayet hakkı sahibinin ölümü durumunda çocuğun velayeti doğrudan sağ eşe geçmez. Velayet altında bulunmayan çocuk vesayet altına alınır ise de aslolan velayet olup sağ olan annenin velayetin kendisine tevdii hususunda dava açtığı anlaşıldığından, öncelikle bu davada, annenin velayet görevini layıkıyla yerine getirip getirmeyeceğinin, çocuğun üstün yararı gözetilerek belirlenmesi gerekir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; evlat edinme süreciyle ilgili tüm evrakların dosya içine alınmadığını, küçük ile evlatlık ilişkisi kurulan ebeveynler arasında menfaat çatışması olduğundan küçüğe kayyım atanması gerektiğini, davacının tecavüz sonucu bu çocuğu dünya getirdiğini, psikolojisinin bozuk olduğunu, rıza vermeye ehil olmadığını belirterek kararın kaldırılarak velayetin anneye tevdiini aksi halde kişisel ilişki kurulmasını istemiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; evlat edinme süreciyle ilgili tüm evrakların dosya içine alınmadığını, küçük ile evlatlık ilişkisi kurulan ebeveynler arasında menfaat çatışması olduğundan küçüğe kayyım atanması gerektiğini, davacının tecavüz sonucu bu çocuğu dünya getirdiğini, psikolojisinin bozuk olduğunu, rıza vermeye ehil olmadığını belirterek kararın kaldırılarak velayetin anneye tevdiini aksi halde kişisel ilişki kurulmasını istemiştir....
Ağır Ceza Mahkemesi kararı ile babanın küçükler üzerindeki velayet hakkı askıya alınmıştır. Bu nedenle velayetin kaldırılması için dava açılmasına gerek kalmamıştır. Bu durumda velayet kendiliğinden anneye geçmez ise de aslolan velayet olup annenin her zaman velayetin kendisine verilmesini isteme hakkı vardır. Açıklanan bu durum karşısında mahkemece, vesayete ilişkin hükümlerin kamu düzenine ilişkin olduğu da gözetilerek, davanın anneye ihbar edilmesi, velayet hususunda beyanının alınması, anne tarafından velayetin kendisine verilmesi yönünde dava açılması halinde sonucunun beklenmesi, toplanan ve toplanacak olan bütün deliller birlikte değerlendirilip hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni" -Y A R G I T A Y İ L A M I – MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Kayyım hukukuna ilişkin olarak açılan davada Karşıyaka 3. Sulh Hukuk ve Hınıs Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R – Dava, kayyım atanması istemine ilişkindir. TMK’nun 430/1. maddesinde , “ Temsil kayyımı, kendisine kayyım atanacak kimsenin yerleşim yeri vesayet makamı tarafından atanır”....
Sulh Hukuk Mahkemesince de küçüklerin babası... duruşmadaki beyanında;...Aile Mahkemesinde yürüyen velayetin kaldırılması davası olduğunu, çocukların teyzesi olan .... velayeti kendisi almak istemekte olduğunu, kendisinin de buna baba olarak razı gösterdiğini, çocukların velayetinin teyzeye verilmesine muvafakat ettiğini, buna ilişkin noterden muvafakatname gönderdiğini, bu çocuklara kayyım atanması için .... Mahkemesi yetkisizlikle dosyayı ......
ın henüz ergin olmaması ve öz anne ve öz babasının hayatta olup, velayetin öz anne veya öz babasına verilip verilmeyeceğine takdir yetkisi, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesine göre aile mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2. Asliye Hukuk (Aile mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi ise küçüğün annesi ...'ın, küçüğü evlat edinilmiş olması nedeniyle velayet hakkını kullanamadığı, evlat edinenlerin ölümü ile velayet kendiliğinden anne veya babaya geçmeyeceğinden ve annenin dilekçesinde velayet talebi de bulunmadığından, davacı annenin küçüğe vasi atanması için talepte bulunması üzerine vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesinin vesayete ilişkin davaya bakmakta görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. TMK'nın 314/1. maddesinde "Ana ve babaya ait olan haklar ve yükümlülükler evlat edinene geçer". TMK'nın 404. maddesinde "Velayet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır." hükümleri yer almaktadır....
Mahkemece; "Yapılan yargılama sonrasında, bölge adliye mahkemesi kaldırma kararı doğrultusunda çocuklara temsil kayyımı atanması sağlanmış, kayyım duruşmaya katılmış ve mahkememizce aşağıdaki şekilde yeniden karar verilmiştir....
Dava, velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, velayet sahibi anne ve baba ile çocuklar arasında menfaat çatışması vardır. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 4. ve 9. maddeleri ile Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi gereğince küçükleri davada temsil etmek üzere kayyım atanması için vesayet makamına ihbarda bulunulması, açılan davanın sonucunun beklenilmesi, çocukları temsilen kayyımın davaya katılımının sağlanarak, gösterdiği takdirde delillerinin toplanıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, münhasıran bu sebeple kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Kabule göre de; davacı tarafından, davalı aleyhine Diyarbakır 1. Aile Mahkemesinin 2019/739 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açıldığı anlaşılmıştır. Velayet kamu düzenine ilişkin olup, boşanmaya hükmedilmesi halinde, müşterek çocukların velayeti hakkında da hüküm tesisi zorunludur....