Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Velayet davaları kamu düzenine ilişkin olup, velayet düzenlemesiyle alakalı olan herkes tarafından açılabilir. Açılmış olan davaya katılabilir, usulünce verilmiş müdahillik kararı bulunmasa dahi o karara itiraz edebilir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/19224E. 2015/21912 K.sayılı, 19.11.2015 tarihli kararı Buna göre dava, velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, davacı dede tarafından anneye karşı açılmıştır. Davalı ve çocukların babası Servet Ceylan Torbalı Aile Mahkemesi'nin 2013/587 E.,2016/9 K.sayılı kararı ile boşanmış ve müşterek çocukların velayeti davalı anneye verilmiş olup karar 18.03.2016 tarihinde velayet hükmü yönünden 18.12.2018 tarihinde kesinleşmiş işbu dava ise 17.07.2019 tarihinde açılmıştır....
TMK'nun 331. maddesinde ise; “durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.” şeklinde düzenleme vardır, Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....
TMK'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin,çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı,eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında,ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....
Davalının velayetin anneye ait olduğunun tespitine yönelik verilen karara yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Ana ve baba evli değilse velayet anneye aittir. (TMK md. 337/1) Hukuki yarar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1- f maddesi uyarınca dava şartıdır. Aynı Yasanın 115. maddesi uyarınca dava şartının yokluğu halinde davanın usulden reddine karar verilir. Açıklanan nedenlerle; davalının kabul edilen nafaka miktarına yönelik istinaf dilekçesinin reddine, davalının "velayetin anneye ait olduğunun tespitine" yönelik istinaf talebinin kabulü ile Dairemiz tarafından HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm tesisine, davalının sair yönlere ilişkin istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Davacı 23/02/2021 tarihli dilekçesi ile davalı ile anlaştıklarını, velayetin tarafına verilmesini isteyerek, iştirak nafakası, vekalet ve yargılama ücretinden feragat etmiştir. Davalı 23/02/2021 tarihli dilekçesi ile davacı ile anlaştıklarını, velayetin babaya verilmesini isteyerek, vekalet ve yargılama ücretinden feragat etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasına hükmedilmesi istemine ilişkindir. Velayet kamu düzeni ile ilgili bulunup, çocuğun üstün yararı da dikkate alınarak değişen şartlara göre her zaman yeniden değerlendirilmesi ve yargılamanın her aşamasında ileri sürülen hususların nazara alınması mümkündür. Davalının davayı kabulü tek başına hukuki sonuç doğurmayacağı gibi mahkemeyi de bağlamaz....
İştirak nafakası davalarında davacı, küçüğe fiilen bakan anne veya baba, çocuğun velayet hakkı kendisine verilen anne veya baba, velayet haklarının anne ve babadan alınması halinde küçüğe atanan vasi veya kayyımdır. İştirak nafakası, çocuğun ergin olduğu tarihe kadar devam eder. Çocuk ergin olunca iştirak nafakası kanun gereği kendiliğinden sona erer. Somut olayda; küçüğün velayeti kendisine verilen davacı anne, müşterek çocuğun giderlerine arttığı iddiasıyla iştirak nafakasının arttırılması talebinde bulunmuştur. Davanın yargılaması sırasında küçük ergin olduğundan duruşm. Mahkemece; küçüğün reşit olduğu tarihten itibaren yardım nafakasına karar verilmiştir. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre; ergin olan çocuk iştirak nafakası isteyemez. Koşulları varsa TMK'nun 328/2 ve 364.maddeleri gereğince yardım nafakası davası açabilir....
DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile Samsun 1.Aile Mahkemesinde boşandıklarını ve müşterek çocuğun velayetinin davalı babaya verildiğini, davalının cezaevine girdiğini, çocuklarının okul hayatının başladığını ancak kayıt yaptırabilmesi için müşterek çocuk Musab Melih Vargeloğlu'nun velayetin tarafına verilmesini talep ettiği, müşterek çocukların okula kayıt yaptırabilmesi için tarafına yetki verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; Silahlı yarama iddiası ile tutaklandığını, halen tutuklu olduğunu, müşterek çocukların velayetinin davacı anneye verilmesine muvafakatının olduğunu beyan ve talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....
Dosya kapsamından, İlk Derece Mahkemesince kararın gerekçe kısmında müşterek çocuğun anne yanında ikamet ettiğinden bahsedilmesine rağmen, davacı-davalı baba ile görüşme yapılarak sosyal inceleme raporu düzenlenerek velayetin babaya verildiği, davalı-davacı anne ile görüşme yapılarak yaşam şartlarının belirlenmediği, velayet görevini yerine getirip getiremeyeceği hususunda uzman bilirkişiden görüş alınmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıdaki eksiklik gözetilmeden velayetin babaya verilmesi isabetsiz bulunarak davalı-davacının sair istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2022 NUMARASI : 2022/70 ESAS 2022/548 KARAR DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi)|Nafaka (Yardım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Mahkemece; "Açılan dava; velayetin düzenlenmesi ve iştirak nafakası istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde; davalı ile evlilik dışı ilişkisinden doğan müşterek çocuk Mustafa Arda Altuncı'nın velayetinin kendisine verilmesini ve müşterek çocuk için iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir. Tarafların nüfus kaydı incelendiğinde; davalı müşterek çocuk Mustafa Arda Altuncu'yı 26/09/2012 tarih ve 25667 nolu tanıma senedi ile tanımıştır. Davacı annenin velayet talebi yönünden yapılan değerlendirmede; TMK'nun 337. maddesine göre ana ve baba evli değilse velâyet anaya aittir. Somut olayda da anne ve baba evli değildir. Müşterek çocuk evlilik birliği dışında dünyaya gelmiş ve baba tarafından tanınmıştır. Bu haliyle dava tarihi itibariyle zaten velayet annededir. Dava açan tarafın davasını açarken hukuki yararının bulunması dava şartıdır.(HMK 114/1- h) Davacının dava açarken velayetin kendisinde bulunması nedeniyle dava açmakta hukuki yararı yoktur....