velayet görevini yerine getirmediği gibi çocuğunda baba ile yaşamayı istediğini,velayetin babaya verilmesine,iştirak nafakasının kaldırılmasına,müvekkiline verilmek üzere davalı aleyhine uygun iştirak nafakasına hükmedilmesine karar verilmesini"talep ve dava etmiştir....
Her ne kadar dava dilekçesinde davacı yanın nafaka talebi bulunmamakta ise de çocuk için nafaka fiili bakım karşılığı belirlenen miktardır ve velayetin düzenlenmesine yönelik davalarda bu davaların ferîsi niteliğindedir. Bilindiği üzere ferî talepler asıl talebin sonucuna bağlıdır. Diğer bir ifade ile iştirak nafakası eğer bir boşanma davasında velayete tabi çocuklar var ise, boşanma kararının varlığına, boşanma davasının kesinleşmesinden sonra açılan velayetin düzenlenmesine yönelik davalarda ise velayet talebinin kabulüne bağlıdır.Dolayısıyla velayet ve iştirak nafakası talebi arasında bir öncelik ya da sonralık ilişkisi bulunmayıp aslilik ve ferîlik ilişkisi söz konusudur(HGK.2017/2- 2444 E,2019/51 K.sayılı 31.01.2019 tarihli kararı).Bu niteliği itibarı ile dava dilekçesinde istenmesi şart olmadığı gibi müstakil harç yatırılması da gerekmez....
Bu durumda eşit kusurlu eş, yoksulluk nafakası talep edebileceğinden kusur durumu gerekçe gösterilerek yoksulluk nafakasının reddi doğru olmamıştır. (TMK m. 175) O halde, mahkemece toplanılan delillerle, davacı kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmeyeceği değerlendirilerek; sonucu uyarınca yoksulluk nafakası istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, kusur durumu gerekçe gösterilerek isteğin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 3-Velayet kamu düzenine ilişkin olup resen araştırma ilkesi geçerlidir. Velayetin düzenlenmesinde aslolan çocuğun üstün yararıdır. Mahkemece velayet düzenlemesi yapılırken uzman görüşüne başvurulmamıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet, tazminatlar, iştirak nafakası miktarı, yoksulluk nafakası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Taraflarca karşılıklı açılan boşanma, davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece her iki davanın da kabulü ile tarafların TMK 166/1 gereğince boşanmalarına, velayetin anneye bırakılmasına, baba ve çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine, davalı kadın lehine tedbir nafakasına hükmetmiştir....
GEREKÇE : Davacının talepleri velayetin değiştirilmesi, velayetin değiştirilmesinin eki niteliğindeki lehine iştirak nafakası verilmesi, iştirak nafakasının kaldırılması, çocuğun 10/12/2015 tarihinden beri yanında olmasından dolayı bu tarihten itibaren ödediği iştirak nafakalarının istirdatına ilişkindir. Yargılama sırasında müşterek çocuk reşit olduğundan velayetin değiştirilmesi davası konusuz kaldığından mahkemece karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmuştur. Bu nedenle davalı tarafın davanın bu yönden reddine karar verilmesi yönündeki istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafın velayetin değiştirilmesi talebinin ferisi niteliğinde olan iştirak nafakasına hükmedilmesi talebi de çocuğun reşit olması nedeniyle velayet değişikliği davası konusuz kaldığından konusuz kalmıştır....
DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekilinin müşterek çocukların annesi T3 ile Çarşamba 3....
DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekilinin müşterek çocukların annesi T3 ile Çarşamba 3....
Halihazırda baba yanında bulunan küçük ... için davacı babanın velayetin değiştirilmesi davasının kesinleşmesine kadar iştirak nafakası ödemekle yükümlü tutulması usul ve yasaya aykırıdır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7). SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3. paragrafının hükümden çıkartılmasına, yerine “......
İnceleme tarihi itibariyle çocuk reşit olduğundan velayet ve iştirak nafakası talebi konusuz kalmıştır. Bu nedenle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının dava açmakta haklı olduğu, davalı babanın eylemli olarak velayet hak ve görevini anne ve babasına bıraktığı, bu durumun velayet değişikliğini gerektiren bir durum olduğu, dolayısıyla davacının dava tarihi itibariyle dava açmakta haklı olduğu sabit olmakla yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Çocuklar için verilen tedbir-iştirak-yardım nafakası açısından: Çocuk Ayşegül'ün dava devam ederken karardan önce reşit olduğu anlaşıldığından söz konusu çocuk için tedbir nafakasının reşit olduğu tarih itibariyle kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken ve çocuk Ayşegül tarafından yardım nafakası için açılmış bir dava bulunmadığından kararın kesinleşmesi halinde yardım nafakası olarak devamına şeklinde karar verilmesi hatalı olmakla, erkeğin bu çocuk yönünden istinaf talebinin kısmen kabulü ile yardım nafakası için çocuk tarafından açılmış bir dava olmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Çocuk Muhammed Emin lehine tedbir ve iştirak nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....