Mahkeme tarafından tefhim edilen kısa karar ile ''davacı erkeğin davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, velayetin anneye bırakılmasına, babayla kişisel ilişki kurulmasına, kadın için 200 tedbir-yoksulluk müşterek çocuk için 150 TL tedbir-iştirak nafakası verilmesine, kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve kadının tazminat taleplerinin reddine karar verildiği halde gerekçeli kararın hüküm kısmında ''asıl davanın kabulüne ve tarafların boşanmasına, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmasına, velayetin anneye bırakılmasına ve babayla kişisel ilişki kurulmasına” karar verilmiştir....
(TMK m.197/1-son) Somut olayda, davacı kadın tedbir nafakası yanında ortak çocuğun geçici velayetinin de kendisine verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamından tarafların ayrı yaşadığı sabittir. Gerçekleşen bu durum karşısında; mahkemece velayet düzenlemesi yapılması zorunluyken, davacının geçici velayete ilişkin talebini de kapsayacak şekilde ret hükmü kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (1.) ve (2.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, (2.) bentte gösterilen bozma sebebine göre ortak çocuk için talep edilen tedbir nafakası yönünden şimdilik inceleme yapılmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.01.2017 ( Pzt.)...
Dava, 2002 yılında boşanma sonucu velayeti anneye verilen müşterek çocuğun fiilen davacı baba yanında kaldığı ileri sürülerek birikmiş iştirak nafakası 5700,00 TL için yapılan takip nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, annenin velayet değişmediği için birikmiş nafakayı isteyebileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerlerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir ( TMK.nun 329/1. maddesi ). Yine, iştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır. Kendisine verilen anne veya baba çocuğu yanına alarak fiilen bakmıyorsa hükmedilen iştirak nafakasını diğerinden isteyemez. Somut olayda, çocuğun boşanma tarihinden itibaren davacı babanın yanında olduğu dinlenen tanık beyanları ile sabit olup salt velayet hakkının annede olması birikmiş nafaka alacağını isteme hakkı vermez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından müşterek çocuk ... için hükmedilen nafakaların miktarı, müşterek çocuk...'in velayeti ve yargılama giderleri yönünden, davalı tarafından ise müşterek çocuk ...'...
Somut olayda; davalı ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişki, velayetin tedbiren düzenlenmesi davası sonucu kurulmuş olup açılan davanın ferisi niteliğindedir. Bu nedenle davalı ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişki yönünden de karar kesin olup bu karara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. Açıklanan sebeple davalının temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oyçokluğuyla karar verildi. 25.11.2019 (Pzt.) KARŞI OY YAZISI Velayetin kaldırılması, velayetin eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi ve kaldırılan velayetin geri verilmesi, çekişmesiz yargı işleri arasında [HMK m.382-(2)-b)-13)] sayılmasına karşın, kişisel ilişki düzenlenmesine ilişkin dava ve işler, çekişmesiz yargı işleri (HMK m.382) arasında sayılmamıştır....
Davacının, davalı lehine hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasına dair istinaf başvuruları yönünden; Çekerek Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin 2013/251 Esas, 2014/302 Karar sayılı ilamı ile tarafların boşanmaları ve davalı lehine aylık 200,00- TL. yoksulluk nafakası ve velayet tarafına verilmiş olması nedeniyle müşterek çocuk için aylık 150,00- TL. iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Hükmedilen yoksulluk nafakasının bir yıllık tutarı 200x12= 2.400,00- TL., iştirak nafakası ise 150x12=1.800,00- TL. dir. Nafakaların yıllık tutarları 6100 Sayılı HMK.nun 341/2. maddesi gereğince karar tarihindeki istinaf kesinlik sınırı 4.400,00- TL.yi aşmamaktadır. Davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası miktar itibariyle kesindir. Davacının istinaf başvurusunun HMK.nun 341/2. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; velayetin değiştirilmesi ve müşterek çocuk için iştirak nafakası ödenmesi istemiyle açılmıştır. Davalı asil kararı hükmedilen iştirak nafakası yönünden süresinde istinaf etmiştir. Somut dosyada hükmedilen iştirak nafakası velayetin değiştirilmesi davasının ferisi mahiyetinde olduğundan karara karşı istinaf yolunun açık olduğu kabul edilerek dairemizce esastan inceleme yapılmıştır. Dosya kapsamının incelenmesinden, tarafların tespit edilen sosyal ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, günün ekonomik koşulları gözetildiğinde velayeti anneye verilen ortak çocuğun ihtiyaçları için davalı baba aleyhine iştirak nafakası takdirinin doğru, miktarının ise makul olduğu anlaşıldığından davalının hükmedilen iştirak nafakasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
gerekçesi ile; "1- Davacının velayet talebi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 2- Davacının iştirak nafakası talebinin KABULÜ ile müşterek çocuk Ersen Edis MERT lehine aylık 3.000,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 26/12/2022 tarihinden başlamak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; müşterek çocuk lehine hükmolunan iştirak nafakasına ÜFE oranında artış uygulanması gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası istemine ilişkindir....
Davalı baba tarafından eğitim hakkı kapsamında müşterek çocukların okula kayıt işlemleri ile resmi işlemlerini yapabilmek üzere izin ve yetki talep etmişse de; dosya kapsamında konuyla ilgili olarak herhangi bir delil bulunmadığı gibi geçici velayetin anneye verilmesinden bu güne kadar geçen süre içerisinde velayetin değiştirilmesi talebini haklı kılacak yeni vakıa ve olguların meydana geldiğinin, davacı annenin velayetten kaynaklanan görevlerini ihmal ettiğinin ve velayetin değiştirilmesi koşullarının oluştuğunun, okula kayıt işlemlerinin tarafların Van ilinde bulunmaları hasebiyle anne tarafından yapılmasının ne şekilde mümkün olmadığının dile getirilmediği gibi; sadece davalı vekilinin geçici velayet talep ettiği dilekçesine dayanarak velayetin değiştirilmesi ve okula kayıt belgesi verilmesi koşullarının oluştuğunu kabul etmenin mümkün olmadığı anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl davanın konusu, velayetin değiştirilmesi, aksi takdirde kişisel ilişkinin düzenlenmesine karşı dava ise iştirak nafakası talebine ilişkindir. Mahkemece, velayet değişikliği talebinin reddine, kişisel ilişkinin düzenlenmesi talebinin kabulüne, iştirak nafakası talebinin kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından velayet değişikliği talebinin reddi kararı, şahsi ilişkinin genişletilmesi yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırı gördüğü takdirde bunu re'sen gözetir. Velayetin yeniden düzenlenmesi hakkında ; TMK' nun 183. ve 349'ncu maddelerinde yer alan hükümlere göre, yeni olguların zorunlu kılması ve küçüğün menfaatinin gerektirmesi halinde velayet sahibi değiştirilebilir....