Mahkemece davanın ksımen kabulü ile 3.700,00TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, hizmet sözleşmesinin kusurlu ifası iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece hükme dayanak alınan zarar tespitine ilişkin bilirkişi raporunda ölen yavrunun bedeli 1.200,00TL olarak dahil edildikten sonra neticeten 6.300,00TL zarar doğduğu sonucuna varılmış olup, mahkemece bu değerden 2.600,00TL ölen gebe hayvanın et değeri düşüldükten sonra hükmedilen 3.700,00 TL içerisinde dava edilmeyen yavru bedeli de bulunduğundan talep aşılmıştır. HUMK 74. md gereğince (HMK 26. md.) hakim her iki tarafın iddia ve savunması ile bağlı olup, ondan fazlasına veya başka 2013/4756-13701 bir şeye hüküm veremez....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/886 Esas KARAR NO: 2022/805 DAVA: Tazminat (Kira Sözleşmesinin Haksız Feshinden Kaynaklı) DAVA TARİHİ: 09/11/2022 KARAR TARİHİ: 14/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kira Sözleşmesinin Haksız Feshinden Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında kira sözleşmesinden kaynaklı kiracılık ilişkisi bulunduğunu, bu ilişki devam ettiği esnada, karşı tarafça bazı usulsüzlüklerden kaynaklı kaymakamlığa şikayette bulunulduğunu, davacının işletmesinde olduğu işletmeye girişlerin iptal edildiğini, işletmede bulunan tüm malzemelere el konularak kapatıldığını, tahliye kararı olmadan izinsiz olarak fiilen tahliye edildiğini, el konulan bazı malzemeler noter vasıtasıyla iade edilmiş olsa da büyük çoğunluğu karşı tarafın deposunda bulunduğu ve aradan geçen ----- ardından büyük çoğunluğunun kullanılamaz hale geldiğini, usulsüzlüklerden dolayı aynı zamanda...
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, şirket yetkilisi dışındaki kişilerce işlem yapılması hususunda taraflar arasında süregelen bir uygulamanın mevcut olduğu, ancak davalı bankanın faksın alınması üzerine davacı şirketi aramak suretiyle talebi teyit edilmesi gerektiği, olayda bankanın %25 oranında kusurlu olduğu, davacı şirket zararının toplam 39.503,20 TL olarak tespit edildiği gerekçesiyle davalı banka şubesi aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı banka aleyhine açılan maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 9.875,80.TL'nin dava tarihi olan 11/09/2007 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....
-----sayılı kararı uyarınca hükmedilen tutarlara avans faizi yürütülmesi talebi de uygun bulunarak davanın arttırılan hali ile kabulüne, davacı ----- 340.000,00 TL maddi tazminat, 30.000,00 TL manevi tazminat, davacı anne------ 30.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 400.000,00 TL'nin davalı taraftan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacı taraflara ödenmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Davacının maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin .......
gerektiriyor oluşu, manevi tazminat takdirinde göz önünde bulundurulması gerektiğini, istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının manevi tazminat yönüyle kaldırılmasını, yeniden yargılama yapılarak davacının manevi tazminat taleplerinin reddini sayın mahkeme aksi kanaatte ise manevi tazminat miktarının azaltılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir....
Dava, hekim hatası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davanın temeli vekillik sözleşmesi olup, özen borcuna aykırılığa dayandırılmıştır (TBK 502-506 md). Vekil, vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı iş ve işlemlerin, davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur. Mesleki iş gören vekil özenle davranma zorunda olup, en hafif kusurundan bile sorumludur (TBK 400). O nedenle doktor ve hastanenin meslek alanı içinde olan bütün kusurları hafifte olsa sorumluluğun unsuru olarak kabul edilmelidir. Vekil, hastanın zarar görmemesi için mesleki tüm şartları yerine getirmek, hastanın durumunu tıbbi açıdan zamanında ve gecikmeksizin saptayıp, somut durumunun gerektirdiği önlemleri eksiksiz bir şekilde almak, uygun tedaviyi de yine gecikmeden belirleyip uygulamak zorundadır....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, davacının davalı tarafa ait güzellik merkezinde yaptırdığı lazer epilasyon hizmeti nedeni ile vücudunda yanıklar oluştuğu iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. MADDİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN; Yerel mahkemelerce verilen kararlar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Ancak; yerel mahkeme tarafından kararın verildiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nun 341/2. maddesinde; "Miktar veya değeri Üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir," hükmü mevcuttur. Ayrıca, 6100 sayılı HMK'nun Ek 1. Maddesinin 1....
isteminin, ayrıca ispatlanamayan fazlaya ilişkin maddi tazminat isteminin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
A.Ş vekili istinaf dilekçesiyle; müvekkilinin sözleşmeden doğan tüm borçlarını özellikle de özen borcunu yerine getirdiğini, gerçekleştirilen işlemler standart tıbbi uygulamalar çerçevesinde ve yerinde olduğunu, hekimin sorumluluğundan bahsedebilmek için hekimin kusurlu olması ve başka bir ifadeyle özen yükümlülüğünün ihlal edilmiş olması gerektiğini, müvekkil hastane doktorunun dava konusu olayda tamamen kusursuz olup, uygulamaların tıp teknik ve etiğine uygun olduğunu, davacının kendi hür iradesi ile imzaladığı ve tüm komplikasyonları açıkça belirtilen onam formuna rağmen işbu davayı açmasının kötüniyetinin göstergesi olduğunu, hükmedilen manevi tazminatın yüksek miktarda belirlendiğini ve maddi tazminatın da ne şekilde hesaplandığının açık bir şekilde gösterilmediğini belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Dava doktor hatasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....