CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Müvekkili banka tarafından davacı tüketiciye sabit faizli konut finansman kredisi kullandırıldığını, sözleşmenin altında davalının kendi el yazısı ile "işbu sözleşmenin tüm maddelerin okudum, inceledim, müzakere ettim ve anladım." şeklinde açıklamasının mevcut olduğunu ayrıca kredi sözleşmesin ve kredinin teminatları ile ilgili işlemlere ait giderler dosya, komisyon ücreti, istihbarat ve haberleşme giderlerinin de müşteriye ait olacağının hüküm altına alındığını, davalının kredi sözleşmesinin tüm sayfalarını ihtirazi kayıt ile sürmeden imzaladığını beyan ederek davacının usul ve yasaya aykırı davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "Davanın kabulüne, 5.060,90- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine," karar verildiği anlaşılmıştır....
bir sözleşmeye dayanılarak burada kiracının oturmaya devam etmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, bu nedenlerle kiralananın aylık kira bedelinin kiracının ödediği 1.000,00 TL'den, taşınmazın bulunduğu konum ve arsa olması ve 12 yıl önce imzalanan bir sözleşme olması nedeni ile 9.000 TL arttırılarak 10.000,00 TL olarak tespitine, iş bu kira bedelinin müvekkillerin taşınmazı satın aldığı 2018 yılının 12.ayından geçerli olarak tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İflas sayılı dosyasında sıra cetveline kaydına ve sıra cetveline kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... dairesine usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür. Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde Dava, İİK 235.madde kapsamında, satış vaadi sözleşmesin nedeniyle müflis şirkete yapılan ödemenin iadesinden kaynaklanan alacağın iflas masasına kayıt ve kabulü istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, davacı ve ...Ticaret A.Ş. arasında akdedilen satış vaadi sözleşmesi kapsamında iflas masasına kaydını talep edebileceği alacak miktarının ne kadar olduğu, iflas kararının kaldırılmış olması karşısında davanın konusuz kalıp kalmadığı konularından ibarettir. İşbu kayıt-kabul davasının açıldığı tarihte ... Şirketinin, iflas eden şirket konumunda olduğu sabit olmakla birlikte mahkememizce ......
Bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, faiz oranlarının sözleşmeye uygun olduğu, kat, temerrüt ve takip tarihlerine göre faiz hesabının yapıldığı, davalının müteselsil kefil sıfatıyla kredi sözleşmesin---- kefalet tutarı ile imzaladığı, sonrasında ----- tarihinde kefalet tutarının ----- tarihinde de ---- artırılarak kefalet limitinin --- ulaştığı, TBK.nun 583. maddesinde kefalet ilişkisinin tüm yasal unsurlarını barındırdığı anlaşılarak rapora itibar edilmiştir. Rapordaki tespit ile takip talebindeki talep arasındaki fark, kat ihtarını kefile tebliği ile temerrüdün başladığı tarihten ve faiz oranından kaynaklanmaktadır. Davacı banka temerrüdün --tarihinde oluştuğundan bahisle işlemiş faiz talep etmişse de, kefile yapılan ihtar ----tarihinde yapılmış, ihtarnamede verilen -- günlük mehil dolara temerrüd ----- günü itibariyle oluşmuştur....
Bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, faiz oranlarının sözleşmeye uygun olduğu, kat, temerrüt ve takip tarihlerine göre faiz hesabının yapıldığı, davalının müteselsil kefil sıfatıyla kredi sözleşmesin---- kefalet tutarı ile imzaladığı, sonrasında ----- tarihinde kefalet tutarının ----- tarihinde de ---- artırılarak kefalet limitinin --- ulaştığı, TBK.nun 583. maddesinde kefalet ilişkisinin tüm yasal unsurlarını barındırdığı anlaşılarak rapora itibar edilmiştir. Rapordaki tespit ile takip talebindeki talep arasındaki fark, kat ihtarını kefile tebliği ile temerrüdün başladığı tarihten ve faiz oranından kaynaklanmaktadır. Davacı banka temerrüdün --tarihinde oluştuğundan bahisle işlemiş faiz talep etmişse de, kefile yapılan ihtar ----tarihinde yapılmış, ihtarnamede verilen -- günlük mehil dolara temerrüd ----- günü itibariyle oluşmuştur....
Bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, faiz oranlarının sözleşmeye uygun olduğu, kat, temerrüt ve takip tarihlerine göre faiz hesabının yapıldığı, davalının müteselsil kefil sıfatıyla kredi sözleşmesin---- kefalet tutarı ile imzaladığı, sonrasında ----- tarihinde kefalet tutarının ----- tarihinde de ---- artırılarak kefalet limitinin --- ulaştığı, TBK.nun 583. maddesinde kefalet ilişkisinin tüm yasal unsurlarını barındırdığı anlaşılarak rapora itibar edilmiştir. Rapordaki tespit ile takip talebindeki talep arasındaki fark, kat ihtarını kefile tebliği ile temerrüdün başladığı tarihten ve faiz oranından kaynaklanmaktadır. Davacı banka temerrüdün --tarihinde oluştuğundan bahisle işlemiş faiz talep etmişse de, kefile yapılan ihtar ----tarihinde yapılmış, ihtarnamede verilen -- günlük mehil dolara temerrüd ----- günü itibariyle oluşmuştur....
Bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, faiz oranlarının sözleşmeye uygun olduğu, kat, temerrüt ve takip tarihlerine göre faiz hesabının yapıldığı, davalının müteselsil kefil sıfatıyla kredi sözleşmesin---- kefalet tutarı ile imzaladığı, sonrasında ----- tarihinde kefalet tutarının ----- tarihinde de ---- artırılarak kefalet limitinin --- ulaştığı, TBK.nun 583. maddesinde kefalet ilişkisinin tüm yasal unsurlarını barındırdığı anlaşılarak rapora itibar edilmiştir. Rapordaki tespit ile takip talebindeki talep arasındaki fark, kat ihtarını kefile tebliği ile temerrüdün başladığı tarihten ve faiz oranından kaynaklanmaktadır. Davacı banka temerrüdün --tarihinde oluştuğundan bahisle işlemiş faiz talep etmişse de, kefile yapılan ihtar ----tarihinde yapılmış, ihtarnamede verilen -- günlük mehil dolara temerrüd ----- günü itibariyle oluşmuştur....
Fesih gerekçesi olarak gösterilen sebepler, işçiye iş sözleşmesin haklı sebeple sona erdirme imkanı tanıyan kanuni düzenlemelerden hiçbirine tam olarak uygun bulunmamaktadır. Taraflar arasında ücret artışına ilişkin düzenleme içeren yazılı bir sözleşme bulunmaması sebebi ile ücrete zam yapılmaması işçiye fesih hakkı tanımaz. Ayrıca davacı işyerinde çalışma koşullarının iş sağlığı ve güvenliği açısından olumsuz olduğuna ve asılsız disiplin soruşturmaları ile üzerinde baskı oluşturulduğuna ilişkin de bir delil ibraz etmemiştir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişleri tarafından, davacının şikayeti üzerine düzenlenen raporda da bu yönde bir tespit yapılmamıştır. Davacının fesihten iki gün sonra Libya'da çalışmak üzere bir başka işveren ile iş sözleşmesi imzaladığı ve dört gün sonra da yurtdışına çıkış yaptığı dosya içerisine ibraz edilen iş sözleşmesi örneği ve pasaport kayıtları ile sabittir....
Dairenin önceki bozma kararında, 12.11.2003 tarihli “borç tasfiye sözleşmesin”nin 4721 sayılı TMK.nun 873/2. maddesi hükmüne göre borcun ödenmemesi halinde rehinli taşınmazın mülkiyetinin alacaklıya geçeceğine dair sözleşme hükümlerine değer verilemeyeceği ve geçersiz olduğu belirtilmiş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada taraflar arasında akdedilen ve geçersiz olduğu kabul edilen anılan sözleşmeye değer verilmeyip, depo kararı verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki, 12.11.2003 tarihli sözleşmenin geçersizliği kabul edilmesine rağmen, faize ilişkin hükümlerine değer verilmesi doğru değildir....
İş sözleşmesin feshi haklı sebebe dayandığından davacı kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarına hak kazanamaz. Kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddi yerine hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....