İrade sakatlığı nedeniyle iptal hakkının kullanılması hiçbir şekle bağlı değildir. Hata ve hilenin öğrenildiği, korkutmanın ise etkisinin ortadan kalktığı tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde sözleşmenin karşı tarafına yöneltilecek tek taraflı bir irade açıklaması ile bildirilebileceği gibi def'i veya dava yoluyla da kullanılabilir. Ayrıca irade sakatlığı her türlü delille ispat edilebilir. İrade sakatlığı iddiasına dayalı olarak açılan iptal ve tescil davasının dinlenebilmesi için davanın hak düşürücü süre içinde açılması gerektiğinde kuşku yoktur. Hemen belirtilmelidir ki, TBK'nın 39. maddesindeki 1 yıllık sürenin öğrenme tarihinden itibaren başlayacağı, öğrenme tarihinin işlem tarihi olabileceği gibi, somut olayın özelliğine göre işlem tarihinden ileri bir tarihin de olabileceği, bir başka ifadeyle işlem tarihinde fark edilemeyen bir hilenin çeşitli nedenlerle sonraki bir tarihte öğrenilebileceği açıktır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada; "...Dava; vasiyetnamenin ehliyetsizlik nedeniyle iptali istemine ilişkindir. Murisin Ordu 3.Noterliğince düzenlenen 27/09/2012 tarihli vasiyetname ile İstanbul ili Şişli İlçesi Mecidiyeköy mah. 2033 ada 31 parselde (yeni 9056 ada 28 parsel) kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan 3. Katı davalı T3 vasiyet ettiği, Ordu 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/891 Esas 2018/415 Karar sayılı dosyasında; Muris Cemal Karaman tarafından Ordu 3.Noterliğinin 27/09/2012 tarih ve 9198 yevmiye nolu vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine 26.03.2018 tarihinde karar verildiği ve mahkeme kararının kesinleştiği görüldü....
Muris Menşure Bayrak Türkeli Noterliği'nin 04/05/2010 tarih ve 949 yevmiyesiyle davalı lehine vasiyetname tanzim ettiği, vasiyetnamenin Türkeli Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/143 Esas-2011/173 Karar sayılı dosyası ile açılıp okunduğunun tespitine karar verildiği, kararın davacı Ömer'e 27/07/2011 tarihinde tebliğ edildiği tarafların temyiz etmemesi üzerine kararın 12/09/2011 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Davacı taraf, davalı Gönül yönünden ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı vasiyetnamenin iptali isteğinde bulunmuştur. Bilindiği üzere, TMK nun 559 . maddesinde; Vasiyetnamenin iptali davası açma hakkı, davacının ölüme bağlı tasarrufu, iptal sebebini, kendisinin hak sahibi olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetname açılma tarihinin üzerinden iyi niyetli davalılara karşı on yıl, iyi niyetli olmayan davalılara karşı yirmi yıl geçmekle düşer hükmü düzenlenmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2014 NUMARASI : 2010/239-2014/72 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vasisi, akli dengesi yerinde olmayan davacının maliki olduğu 36 parsel sayılı taşınmazının davalı tarafından kandırılarak değerinin çok altında bedel ile satın alındığını ileri sürerek ödenen bedelin iadesi ile tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, iddiaların yerinde olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ehliyetsizlik iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkememizce de bu şekilde açıklaştırılmış davacı vekili Ehliyetsizlik Hukuki Sebebine Dayandığını Bildirmiştir. Dava ehliyetsizlik nedenine dayalı olarak incelenmiş ve sonuçlandırılmıştır. Bunda usule aykırı bir durum yoktur. Davacı taraf dilekçesinde ikraha dayanmamıştır. Korkudan söz edilmemektedir. Davalı tarafın zaman aşımı itirazına gelince: ehliyetsizlik işlemi yapıldığı tarihten itibaren geçersiz kılacağından ehliyetsiz sebebine dayanan davalarda zamanaşımı söz konusu değildir. Açıklanan nedenlerle zamanaşımı itirazının reddi karar verilmiştir. Davalı taraf tanıkların dinlenmesini talep etmiştir. Ehliyetsizliğe dayalı davalarda tanık dinlenemeyeceği hususunda kuşku yoktur. Ancak tanık tedavi belgeleri olmadığı takdirde dinlenecektir....
Mahkememizce de bu şekilde açıklaştırılmış davacı vekili Ehliyetsizlik Hukuki Sebebine Dayandığını Bildirmiştir. Dava ehliyetsizlik nedenine dayalı olarak incelenmiş ve sonuçlandırılmıştır. Bunda usule aykırı bir durum yoktur. Davacı taraf dilekçesinde ikraha dayanmamıştır. Korkudan söz edilmemektedir. Davalı tarafın zaman aşımı itirazına gelince: ehliyetsizlik işlemi yapıldığı tarihten itibaren geçersiz kılacağından ehliyetsiz sebebine dayanan davalarda zamanaşımı söz konusu değildir. Açıklanan nedenlerle zamanaşımı itirazının reddi karar verilmiştir. Davalı taraf tanıkların dinlenmesini talep etmiştir. Ehliyetsizliğe dayalı davalarda tanık dinlenemeyeceği hususunda kuşku yoktur. Ancak tanık tedavi belgeleri olmadığı takdirde dinlenecektir....
Mahkememizce de bu şekilde açıklaştırılmış davacı vekili Ehliyetsizlik Hukuki Sebebine Dayandığını Bildirmiştir. Dava ehliyetsizlik nedenine dayalı olarak incelenmiş ve sonuçlandırılmıştır. Bunda usule aykırı bir durum yoktur. Davacı taraf dilekçesinde ikraha dayanmamıştır. Korkudan söz edilmemektedir. Davalı tarafın zaman aşımı itirazına gelince: ehliyetsizlik işlemi yapıldığı tarihten itibaren geçersiz kılacağından ehliyetsiz sebebine dayanan davalarda zamanaşımı söz konusu değildir. Açıklanan nedenlerle zamanaşımı itirazının reddi karar verilmiştir. Davalı taraf tanıkların dinlenmesini talep etmiştir. Ehliyetsizliğe dayalı davalarda tanık dinlenemeyeceği hususunda kuşku yoktur. Ancak tanık tedavi belgeleri olmadığı takdirde dinlenecektir....
Şekle aykırılık, hukuka-ahlaka aykırılık, ehliyetsizlik sağlararası tasarruflarda butlan sebebi iken ölüme bağlı tasarruflarda iptal sebebi olarak düzenlenmiştir. Burada yasa koyucunun amacı, ölüme bağlı tasarrufu mümkün olduğunca ayakta tutmaktır. Ölüme bağlı tasarruflarda butlan yaptırımının bulunmaması, "favor testamenti" prensibinden kaynaklanmaktadır (A.M.Kılıçoğlu-Miras Hukuku-sf.178). Somut olayda, dava konusu Gerede Noterliği'nin 13.07.1987 tarih ve 7825 sayılı vasiyetnamesinde Noter imzasının bulunmadığı sabit ise de, bu husus TMK.'nun 557. maddesi hükmü gereğince, vasiyetnamenin iptali davasına konu edilmediğinden sonuç olarak usul ve yasaya uygun olan mahkeme hükmünün onanması gerekmiştir....
TMK'nun 595.maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname teslimden başlayarak bir ay içinde açılır ve ilgililere okunur. Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. Vasiyetnamenin iptali davasında öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihli şerhini içerir onaylı sureti getirtilerek, dosya içine konulması gerekir. Yine vasiyetnamenin yerine getirilebilmesi (tenfizi) için ise her şeyden önce vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada öngörülen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir....
Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü -KARAR- Asıl dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil; birleştirilen dava ise, ehliyetsizlik hukuki sebebine dayalı tazminat isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK.'nın 362.maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2020 yılı itibarıyla HMK.'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00TL’lik kesinlik sınırı 72.070,00TL olarak uygulanmaya başlanmıştır. Somut olayda, tazminat istekli açılan ve kabulüne karar verilen birleştirilen davada dava değeri hüküm altına alınan 39.997,04 TL olup, anılan değerin 2020 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 72.070,00TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır....