Noterliğinde 09.10.2001 tarih ve 24424 yevmiye no. ile düzenleme şeklinde tanzim ettiği vasiyetname ile, çocukları ŞİRİN MAHZUNİ ve T1'yi mirasından ıskat ettiği, bütün mal varlığı ve varlığından kaynaklanacak gelirlerini eşi T1 ile ondan doğma çocukları DERYA, BÜLENT ALİ, GÜLDE ŞEYDA ve SEZDE YETİŞ arasında eşit olarak bölüştürülmesini vasiyet ettiği, bu vasiyetnamenin Ankara 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/1521 Esas sayılı dosyasından açılarak okunduğu, 18.05.2005 tarih ve 2005/610 no.lu kararla vasiyetin açılıp okunduğunun tespitine, TMK. 598. Maddesi uyarınca vasiyetname gereği mirasçılar T1, T4, T3, T5 ve T6'ye mirasçılık belgesi verilmesine karar verildiği ve bu kararın Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanlığının 2006/5043 Esas 2006/5811 Karar sayılı ilamı ile onandığı ve onama kararının gerekçesinde, "mirasçılıktan çıkarılan ŞİRİN' in alt soyu EMRE' nin Medeni Kanunun 511/son. maddesinde yer alan saklı pay'ın sahibi olduğu ve bunun ortadan kaldırılmadığı, Ankara 1....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2013 NUMARASI : 2011/286-2013/457 Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesi ile; muris A.. Ü.. tarafından düzenlenen 24.03.1997 tarihli vasiyetnamenin geçersiz olduğunu iddia ederek vasiyetnamenin iptali olmazsa tenkisini talep ve dava etmiştir. Davalılardan G.. Y.., R.. Ü.. ve S.. Ü.. dosyaya ortaklaşa olarak sundukları 26/12/2011 tarihli dilekçede davayı kabul ettiklerini beyan etmişler, davalılar Y.. Ü.. ve A.. Ç.. ayrı ayrı Beyanlarında, davacının da hakkı varsa almasını istediklerini belirtmişlerdir. Davalı G.....
Hukuk Genel Kurulu'nun 13.2.1991 gün 648-65 sayılı kararında vurgulandığı üzere, vasiyetnamenin tenfizi diye adlandırılan davalar bir aynı hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılan vasiyetnamenin Türk Medeni Kanunun 596 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tebliğ işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği veya itirazların sonuçsuz kaldığının, bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tespiti içindir. Bu tespit başlı başına aynı bir hakkın geçirimini sağlamaz. Kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kimsenin bu vasiyeti yerine getirmekle yükümlü olan varsa ona, yoksa yasal ve seçilmiş mirasçılara karşı açacağı istihkak davası ile malın kendisine teslimini istemesi gerekir (TMK.md.600). Vasiyetnamenin yerine getirilebilmesi için herşeyden önce vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada öngörülen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/12/2014 NUMARASI : 2012/487-2014/547 Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ve birleşen davaların kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, vasiyetnamenin iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; verilen hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. TMK'nun 595.maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname teslimden başlayarak bir ay içinde açılır ve ilgililere okunur. Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar....
Vasiyetnamenin tenfizi davaları, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 13.02.1991 gün, 648-65 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesi'nce açılan vasiyetnamenin, TMK'nın 595 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tebliği işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tespiti içindir. Diğer bir anlatımla, vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyetnamenin açılıp itiraza uğramadığı veya yapılan itirazların sonuçsuz kaldığının tespitinden ibarettir. Bu tespit başlı başına ayni bir hakkın geçirimini sağlamaz. Vasiyetnamenin yerine getirilebilmesi için vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada öngörülen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi-tapu iptali tescil-tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın muvazaa nedeni ile tapu iptali tescil talebi yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; vasiyetnamenin tenfizi, tapu iptali ve tescil - tazminat istemine ilişkindir. 1-İlgisi nedeniyle dosya içerisinde bulunması gereken ve eldeki dava dosyasından tefrik edilen ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/341 E. sayılı vasiyetnamenin tenfizi dava dosyasının aslı ya da onaylı suretinin gönderilmesi , 2-TMK'nun 595.maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname...
Hukuk Genel Kurulunun 13/02/1991 gün, 648- 65 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, vasiyetnamenin tenfizi diye adlandırılan davalar, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılan vasiyetnamenin, TMK'nın Madde 595 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tebliğ işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tespiti içindir. Diğer bir anlatımla "vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin açılıp itiraza uğramadığı veya yapılan itirazların sonuçsuz kaldığının tespitinden ibarettir. Bu tespit başlı başına ayni bir hakkın geçirimini sağlamaz. Bilindiği üzere ölüme bağlı tasarrufla; mirasçılardan bir veya bir kaçı mirasçılıktan çıkarılabilir.(TMK.m.510) koşullar ve yüklemler (mükellefiyetler) konulabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali ve tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, muris ... tarafından noterde düzenlenen 26.02.1995 tarih ve 592 sayılı vasiyetnamenin iptali talep edilmiştir. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 595.maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname teslimden başlayarak bir ay içinde açılır ve ilgililere okunur....
DAVA TÜRÜ :Mirasçılıktan Çıkarma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mirasçılıktan çıkarma ölüme bağlı tasarruf ile yapılır. (TMK. m. 510/1). Davacının usulüne uygun bir mirasçılıktan çıkarma tasarrufu yoktur.Davanın bu nedenle reddi gerekirken, ispatlanamadığından bahisle reddi usul ve yasaya aykırı ise de sonucu itibariyle doğru olduğundan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Sonucu itibariyle doğru olan hükmün gösterilen nedenle ONANMASINA,aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.03.2007...
Hal böyle olunca; vasiyetnamenin iptali açısından işin esasına girilerek gerekli inceleme ve araştırma yapılarak vasiyetnamenin iptali isteğinin kabulü halinde tenkis talebinin reddine, vasiyetnamenin iptali isteğinin reddi halinde usulünce tenkis araştırması yapılarak sonucuna göre tenkis isteğinin kabulüne ya da reddine karar verilmesi, birleştirilen davaya gelince asıl davaya konu vasiyetnamenin iptali isteminin reddi halinde vasiyetnamenin tenfizi talebinin kabulü ile tapu iptali ve tescil isteği yönünden hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere hatalı değerlendirme ile 6100 sayılı ...nun 297/2. maddesine aykırı şekilde hüküm oluşturulmak suretiyle karar verilmesi doğru değildir....