"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ-TENKİS Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın düzenlemiş olduğu rapor okundu, açıklamaları dinlendi, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, vasiyetnamenin iptali isteminin reddine, tenkis isteminin kabulü ile taşınmazın 1/8'er payın davacılar adına tesciline karar verilmiştir. Çekişme konusu taşınmaz, mirasbırakan ...'ye aitken 06.05.2005 tarihinde ... Noterliğinde düzenlenen 2547 yevmiye nolu vasiyetname ile davalıya bırakıldığı, vasiyetnamenin ......
Mahkemece; iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; vasiyetnamenin tek taraflı ölüme bağlı bir tasarruf olduğu, lehine vasiyetname düzenlenen kişi veya kurumların bu vasiyetin geçerli olması için kabul yetkisinin bulunmasına gerek olmadığından; davacının, vasiyetnamenin iptali yönündeki isteminin yerinde olmadığı; murisin, kamu yararı olmayan kazandırmalarında davacının tasarruf nisabını aşmadığı; kamu yararına yapılan kazandırmalar bakımından ise, davacı lehine tenkis koşulları gerçekleşmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili süresinde temyiz etmiştir. Dava; vasiyetnamenin iptali ve tenkis istemlerine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ,TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanı...’in düzenlemiş olduğu el yazısı ile vasiyetname ile 3 parsel sayılı taşınmazda, kendisine intikal edecek miras payını davalıya vasiyet ettiğini, vasiyetnamenin saklı payına tecavüz ettiğini ileri sürerek; vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, vasiyetnamenin geçerli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın tenkis isteği yönünden kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Davacı, dava dilekçesinde saklı payının zedelendiğini ileri sürerek vasiyetnamenin iptali isteğinde bulunmuştur....
Somut olaya gelince; davacılar dava dilekçelerinde, mirasbırakan tarafından davalılara vasiyet edilen taşınmazlarla ilgili olarak öncelikle vasiyetnamenin iptali istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece vasiyetnamenin iptali talebi ile ilgili açılan dava hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin, terditli isteklerden tenkis istemi yönünden hüküm kurulmuştur. Hâl böyle olunca, toplanılan tüm deliller değerlendirilmek suretiyle öncelikle vasiyetnamenin iptali isteği bakımından bir karar verilmesi gerekirken HMK'nun 297/2. maddesine aykırı biçimde terditli isteklerden vasiyetnamenin iptali yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin tenkis istemi yönünden hüküm kurularak yazılı şekilde neticeye gidilmiş olması doğru değildir. Davalıların temyiz itirazları yerindedir....
Davalı, davacının vasiyetnamenin iptalini istediği dava dilekçesinde belirttiği sebeplerin iptal sebebi olmadığını, vasiyetnamenin TMK'nun ilgili maddesine göre okuma yazma bilmeyenlerin vasiyetnamesinde gerekli şekil şartlarını içerir biçimde noterde yapıldığını, yasanın aradığı ve vasiyetin unsurlarını teşkil eden hususların vasiyetnamede tespit edildiğini, ilgili vasiyetnamenin geçerli olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece;davanın kabulü ile, 28.876,90 TL tenkis bedelinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş,hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dava;vasiyetnamenin iptali,olmaz ise tenkis istemine ilişkindir. HMK’nun 297.maddesinde bir hükmün neleri içermesi gerektiği düzenlenmiştir....
Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davasının görülebilmesi için, vasiyetnamenin açılıp okunmasından sonra itiraza uğramaması veya itiraz edilmiş ise buna ilişkin vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davaların kesinleşmesi gerekir. Bu nedenle aynı dava dosyası içinde hem vasiyetnamenin iptali veya tenkisi ile birlikte vasiyetnamenin tenfizi davasının birlikte görülmesi mümkün değildir. Mahkemece; tenfiz talebine yönelik karşı davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tenfiz yönünden de davanın esası hakkında karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca, kabule göre; davada reddedilen kısım ve karşı dava ile ilgili vekalet ücretine hükmedilmemesi de bozmayı gerektirmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce, HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınmak suretiyle yapılan incelemede; Dava, vasiyetnamenin iptali ve terditli olarak tenkis istemine ilişkin olup, mahkemece vasiyetnamenin iptali talebi yerinde görülmeyerek reddedilmiş ikincil talep olan tenkis talebinin kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafça istinaf edilmiştir. Davacı tarafça öncelikle vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis talebiyle dava açılmıştır. TMK’nın 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; a-Ehliyetsizlik, b-Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, c-Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, d-Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ - TENKİS Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar bir kısım davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan kardeşleri ...'nın maliki olduğu ve eşinde intikalen gelen ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazları, çeşitli bankalarda bulunan mevduat hesabındaki nakit paraları ve ... plakalı aracını ... 1....
Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi)ne ilişkin davalı vasiyet alacaklısının bir dava ve talebi olmamasına rağmen, mahkemece; hüküm fıkrasında vasiyetnamenin tenfizi niteliğinde taşınmazların davalı adına tesciline yönelik karar verilmesi de bozma nedenidir. Kaldı ki, vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davanın kesinleşmesinden önce vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) niteliğinde hüküm kurulamaz. Bu durumda, mahkemece; vasiyetnamenin tenkisi ile ilgili davalının tercih hakkını kullandığı 19/02/2008 tarihi itibariyle vasiyetnameye konu taşınmazların değerlerinin, mahallinde keşif yapılarak alınacak bilirkişi raporu sonucuna göre belirlenerek sabit tenkis oranının yansıtılması ile davacının almaya hak kazandığı miktara tercih tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Kabule göre de, vasiyetnameye konu edilen Silivri'deki taşınmazlardan ... p., ... p., ... p. ve .....'...
Mahkemece; akit tarihinde fiil ehliyetine haiz olan murisin düzenlediği vasiyetnamenin iptalini gerektirecek bir unsurun bulunmadığı, alınan bilirkişi raporu ile murisin ölüm tarihi itibariyle tasarruf nisabı ve tasarruf değerleri toplamı hesaplanmış, murisin tasarruf nisabını aşmadığı, davacıların temlik dışı terekeden aldıkları saklı paylarının korunduğu, dolayısıyla tenkisin gerekmediği tespit edilmiş olduğu gerekçesi ile vasiyetnamenin iptali, iptal olmadığı takdirde tenkis olarak açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1- Dava; vasiyetnamenin iptali olmazsa tenkis istemine ilişkindir.Dava tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK'nın 281/1. maddesine göre; ''Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep...