Vakfının zükur evladı ve batnı evveli olduğu ile galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar Mülhak Vakıf ve ... vekillerince temyiz edilmiştir. Asıl dava, davacının dava konusu vakfın ön batında yer alan erkek evlat olduğunun tespiti; birleşen dava ise, vakfın gelir fazlasından faydalanma amacına yönelik galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir....
ikinci toplantının tarihi, yeri ve saatinin duyurulacağı hükmüe bağlandığı halde, vakıf senedinde değişiklik yapılmasına ilişkin toplantının günü saati ve gündeminin mütevelli heyeti üyelerine mektupla bildirilmesine dair sözü edilen senetteki usule uyulmadan toplanılarak karar alındığından davanın reddine karar verilmesi yerine kabulü doğru görülmemiştir. 2-Kabule göre de; yürürlükteki vakıf senedinde isimleri bulunan ..., ...ve Diyanet İşleri Başkanlığı temsilcisi dışında toplantıya katılan yirmiüç üyenin mütevelli heyeti üyesi olup olmadıkları denetlenemediğinden yürürlükteki vakıf senedine göre üç üyenin katılımı ile toplanıldığının kabulü gereklidir....
ın almış oldukları huzur ücretini sanığa verdikleri, ayrıca sanığın vakfa ait aracı özel gezilerinde kullandığı, yine vakıf adına alınan ve faturası vakıf tarafından ödenen telefon hattının sanık tarafından vakıf işleri dışında da kullanıldığı, bu suretle sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia olunduğu olayda; Sanığın vakfa ait aracı özel gezilerinde kullandığı yönündeki iddiaya ilişkin olarak, sanığın bir kere annesinin rahatsızlanması nedeniyle Hatay'a gitmek için otobüs bulamaması nedeniyle zorda kalmasından dolayı İzmir'e kadar vakıf aracı ile geldiği, sonrasında burdan gittiği, ayrıca yapılan diğer gezilerde devlet görevlilerinin yanında bulunduğu yönündeki sanık savunması ve vakıf şoförü ... ve vakıf müdürü ...'...
Sözü edilen 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 18.maddesi hükmüne göre; icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabiidir. Kanunun 3.maddesinde yapılan tanıma göre de; mukataalı vakıf, zemini vakfa, üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını; icareteynli vakıf ise, değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder. Bu halde, somut uyuşmazlığın çözümü için “...mukataalı veya icareteynli vakıf olup olmadığının veya miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan bulunup bulunmadığının yöntemince araştırılması gerekir....
Aynı Yasa'nın 102. maddesi ve Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıfların Tescil ve İlanı Hakkında Tüzüğün 3. maddesi hükümlerinde bir vakfın ancak resmi bir senetle kurulacağı, Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi ve Vakıflar Yönetmeliğinin 5. maddesi hükümlerinde ise bu resmi vakıf senedinin noterde re'sen düzenleme şeklinde yapılması gerektiği, vakıf senedinde yapılacak değişikliğin de aynı usule tabi olacağı düzenlenmiştir. Vakıf senedinde, durum ve koşullardaki değişmelerin vakıf senedindeki değişikliği zorunlu kılması halinde, vakfedenin amacına ve iradesine açıkça ters düşmeyecek şekilde değişiklik yapılması mümkündür. 1....
Bu yönde yapılacak araştırmadan sonra; neticesine göre 27.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 18. maddesi hükmü gereğince; miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlar dışındaki icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabidir. Yasanın 3.maddesinde yapılan tanıma göre de mukataalı vakıf; zemini vakfa üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını, icareteynli vakıf ise; değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder....
Sözü edilen 5737 Sayılı Vakıflar Kanununun 18.maddesi hükmüne göre; “Tapu kayıtlarında, icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar, işlem tarihindeki emlak vergisi değerinin yüzde onu oranında taviz bedeli alınarak serbest tasarrufa terk edilir. Ancak miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlar tavize tâbi değildir.” Yasanın 3.maddesinde yapılan tanıma göre de, mukataalı vakıf; zemini vakfa, üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını, icareteynli vakıf ise; değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder. Hal böyle olunca somut uyuşmazlığının çözümü için, kayda işlenen ......
Nolu mirasçılık belgesinde yasal tek mirasçısı olmakla T4 galleden yararlanan vakıf evladı olduğunun TESPİTİNE," şeklinde karar verilmiştir....
Sadece vakıf evladı olmanın tespiti için vakıf kuranın soyundan olduğunun kanıtlanması yeterli olduğu halde galleye müstehik vakıf evladı olduğunun tespitinde ise davaya konu böylesi bir vakfın bulunup bulunmadığı varsa vakfiyede aranan koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin saptanması gerekmektedir. Dosya arasına alınan bilirkişi raporunda davacıların vakıf evladı olmadığı belirtildiğinden davanın reddine karar verilmiş ise de, vakfa ilişkin şahsiyet kayıt örneklerinin, davacının 04.02.2021 tarihli dilekçesinde belirttiği soybağı kurulmaya çalışılan Sare'nin nüfus kayıtlarının dosya arasına alınmadan ve davacının göstermiş olduğu tüm deliller toplanmadan bilirkişi incelemesi yaptırılarak karar verildiği anlaşılmıştır....
Yeni vakıf organlarındaki eksikliğin mahkemece giderilmesinin isteneceği durumlarda izlenecek yol ve usul ise ... Yönetmeliğinin 13. maddesinde düzenlenmiştir....