Dava, vakıf zararının sorumlulardan rücuen tazmini istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava; 10.11.2010 tarihli iş kazasında ölen sigortalının hak sahibine bağlanan gelirlerden oluşan Kurum zararının tazmini istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21. maddesidir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/07/2018 tarih ve 2017/104 Esas 2018/708 Karar sayılı kararında davacı Hasan Kahraman'a kararda belirtilen miktarda tazminat ödenmesine hükmedildiğini, kararın kesinleştiğini, Ceyhan İcra Müdürlüğünün 2019/2360 esas sayılı dosyasına icra takibi başlatıldığını, icra dosyasına 104.574,81 TL ödeme yapıldığını, Hazine zararının rücuen tazmini için Yusuf oğlu İbrahim Erden mirasçıları aleyhine ödenen bu tazminatın sorumlulardan rücu edilmesine, davalılara ait gayrimenkuller, banka hesapları, trafiğe kayıtlı taşıtları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece 13/07/2020 davalı adına kayıtlı ve uyuşmazlık konusu olmayan taşınır ve taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına yönelik talebin reddine karar verilmiştir....
Asliye ceza Mahkemesinin 2009/387-842 sayılı davasında görülen kamu davasının yargılaması sonucunda kurulan 30.09.2009 günlü kararda, ...’in 3628 sayılı Yasa'nın 12. maddesine muhalefet suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, davacı Vakıf tarafından davalılar aleyhine yürütülen tazminat istemli davalarda Vakıf zararının ve davalıların vakıf zararına neden olduğunun kanıtlamaması gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, verilen kararların Yargıtay 9.Hukuk dairesi'nce yapılan temyiz incelemesi sonucunda onanarak kesinleştiği dikkate alınarak, dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ve hüküm kurmaya yeterli bulunan gerekçeli bilirkişi heyetiraporu (01/07/2016 tarihli) da gözönünde tutularak davalıların davacı Vakfı zarara uğrattıklarının kanıtlanamadığı sonuç ve kanısına varıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. D)Temyiz: Karar süresi içinde davacı Vakıf vekili tarafından temyiz edilmiştir....
maddesince tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/07/2019 NUMARASI : 2017/151 ESAS 2019/813 KARAR DAVA KONUSU : Vakıf Zararının Sorumlulardan Rücuen Tazmini İstemli KARAR : Taraflar arasında görülen davada ilk derece mahkemesince verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352. maddesinde düzenlenen ön inceleme konularında herhangi bir eksikliğin bulunmadığı, ayrıca 353/1.a maddesi kapsamında bir usule aykırılığın mevcut olmadığı anlaşılmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, 667 sayılı KHK ile kapatılan Adıyaman Kültür ve Eğitim Vakfı'nın yöneticisi olduğunu, adı geçen vakfın kapatılması sonrasında taşınır ve taşınmaz mal varlıkları ile hak ve alacaklarının...
in kendi kusuru olan % 25 oranında sorumluluğuna hükmedilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 50. maddesi (tam teselsül) yada birden çok kimsenin değişik nedenlerle meydana getirdikleri aynı zarardan sorumluluklarını düzenleyen Borçlar Kanunu'nun 51. maddesi (eksik teselsül) uyarınca ve aynı yasanın 142. maddesi hükmüne dayanarak davacı, zararının tümünü müteselsil sorumlulardan biri aleyhine açacağı tek bir dava ile isteyebileceği gibi sorumluların hepsi aleyhine açacağı tek bir dava ile de talep edebilir. 6098 sayılı ......
İdare Mahkemesinin 2006/2339 esas ve 2007/848 karar sayılı ilamıyla hükmedilen tazminatın ilgilisine ödenmesi nedeniyle oluşan kurum zararının rücuen tazmini istemine ilişkin olduğu anlaşılmakta olup davacı idarenin, mahkemece hüküm altına alınan ve dava dışı güvenlik görevlisine ödenen miktarın tazmini için haksız eylemi gerçekleştiren davalılar ve mirasçılarına rücu etme hakkı da bulunmaktadır. Şu halde; mahkemece, uyuşmazlığın 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamında değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiş, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA 20/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vdl. aleyhine 07/10/2005 gününde verilen dilekçe ile kurum zararının rücuen tazmini istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 03/02/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kurum zararının tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisinde, 26. Asliye Ceza Mahkemesi'nin beraat kararının gerekçesinde geçen .... Asliye 1. Ticaret Mahkemesi'nin 2005/1178 Esas sayılı dosyasına rastlanılmamıştır. Adı geçen dava dosyasının eklenerek gönderilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen eksikliğin giderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 21/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava; 10.11.2010 tarihli iş kazasında ölen sigortalının hak sahibine bağlanan gelirlerden oluşan Kurum zararının tazmini istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21. maddesidir. Mahkemece uyulan bozma ilamında “Dosya kapsamı incelendiğinde, aynı olayda iş kazasına vefat eden dava dışı ...’in hak sahiplerine yapılan ödemelerin rücuan tazmini için açılan Konya 4. İş Mahkemesinin 2.12.2014 tarih 2012/44 E. 2014/546 K. sayılı dava dosyasında davalı işverene %70 kazalı işçiye %30 oranında kusur verildiği, aynı olaya ilişkin iki davada birbiri ile çelişkili raporlar alınarak karar verildiği anlaşılmaktadır. Aynı olay nedeniyle tarafların kusur oran ve aidiyetleri bakımından çelişkili kararların verilmesi olasılığının ortadan kalkması, hak ve adalet kurallarına aykırı bir sonuç ortaya çıkmaması, yargıya olan güvenin sarsılmaması yönü gözetilerek, sorumlular hakkında Konya 2....