WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kanununun 18.maddesi hükmü gereğince; miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlar dışındaki icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan ... ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabidir. Yasanın 3. maddesinde yapılan tanıma göre de, mukataalı vakıf; zemini vakfa, üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını, icareteynli vakıf ise; değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder. Hal böyle olunca somut uyuşmazlığın çözümü için, kayda işlenen vakfın mukataalı veya icareteynli vakıf olup olmadığının veya miri arazilerde mukataalı hayrata tahsis edilmeyen ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan bulunup bulunmadığının yöntemince araştırılması gerekir....

    Anayasa’nın 31. maddesi düzenlemesi ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu hükümleri dikkate alındığında, özellikle kadroların akademik yönden belirlenmesi, sözleşmelerin onaya tabi tutulması dikkate alındığında, vakıf üniversitelerinde çalışan öğretim elemanlarının idari sözleşmelerle çalıştığının kabulü gerekmektedir. Nitekim Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarında hareketle 2013 yılında, Vakıf Üniversitesi ile öğretim elemanı arasındaki uyuşmazlıkta idari yargının görevli olduğuna karar vermiştir(Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 09.12.2013 gün ve 2013/34603 E, 2013/28476 K). Somut uyuşmazlıkta, Vakıf Üniversitesinde öğretim elemanı olarak çalışan davacının Devlet Üniversitelerinde olduğu gibi idari sözleşme ile çalıştığı, uyuşmazlıkta idari yargının görevli olduğu anlaşıldığından, 6100 sayılı HMK.un 114 ve 115. maddeleri uyarınca yargı yolunun caiz olmaması nedeni ile davanın usulden reddi yerine esastan karar verilmesi hatalıdır....

      Hukuk Dairesi, Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarında hareketle 2013 yılında, Vakıf Üniversitesi ile öğretim elemanı arasındaki uyuşmazlıkta idari yargının görevli olduğuna karar vermiştir(Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 09.12.2013 gün ve 2013/34603 E, 2013/28476 K). Somut uyuşmazlıkta Vakıf Üniversitesinde öğretim elemanı olarak çalışan davacının Devlet Üniversitelerinde olduğu gibi idari sözleşme ile çalıştığı, uyuşmazlıkta idari yargının görevli olduğu anlaşıldığından, davanın 6100 sayılı HMK.’un 114 ve 115. Maddeleri uyarınca yargı yolunun caiz olmaması nedeni ile usulden reddi yerine davanın esasına girilerek karar verilmesi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, 06.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Davacı vekili;Vakıf İktisadi işletmesi olarak davayı açmış ise de; 17.11.1999 tarih 99-13698 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Kamu yararına çalışan vakıf statüsünde olduğu, dayanak sözleşmenin lokal işletilmesi için Vakıfla yapıldığı, sunulan vergi kaydında faaliyet alanının dergi yayınlanması olduğu, davacının İktisadi devlet teşekkülü olduğuna ilişkin belge sunulamadığı , tacir vasfının olmadığı gözetilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Davacıların kamu yararına çalışan vakıf statüsünde olduğu her ne kadar vergi kaydı varsa da tacir konumunda bulunmadığı gözetilerek HMK 114/1-c maddesi uyarınca görev nedeni ile dava şartı yokluğundan usulden reddine, süresinde başvuruda bulunulması halinde dosyanın görevli ve yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, HMK.' nun 330 ve 331/2. maddesi gereğince yargılama harç ve giderleri ile avansın görevli mahkemece dikkate alınmasına, tarafların HMK.'...

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/805 E. sayılı davasından feragat edilmesine karar verildiği, -27/05/2010 tarih 1 sayılı yönetim kurulu kararı ile kooperatifte bundan böyle genel kurullarda yer alacak ..., ..., ... ve ...'...

            Hukuk Dairesi'nin, 11.03.2021 tarih ve 2021/478 Esas - 2021/6125 Karar, 06/10/2021 tarih ve 2021/9659 Esas 2021/13698 Karar sayılı ilamı), bu kapsamda, mevcut davanın, doğru yargı yolu, yani yetkili ve görevli iş mahkemesinde açılması sebebiyle, ilk derece mahkemesince verilen, "Davanın yargı yolunun caiz olmaması nedeni ile usulden Reddine," şeklindeki kararın zaman içinde terk edilmiş, önceki yargısal içtihatlara dayanması sebebi ile hukuka aykırı olduğu; bu aşamada, ilk derece mahkemesince yapılacak işin, davanın esasına girilerek, yargılama yapılması ve tüm taraf delilleri toplanarak, alacak davasının esası hakkında bir sonuca ulaşmak iken , ilk derece mahkemesinin, "Davanın yargı yolunun caiz olmaması nedeni ile usulden Reddine," şeklindeki kararının son içtihatlara uygun olmadığı bu nedenle davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulünün gerektiği anlaşılmıştır....

            başlıklı hükümleri uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak öngörülmüş olup; davanın mahiyeti ve yasa maddesi ile getirilen tarafların arabuluculuk yolu ile üzerinde müzakere edip anlaşmaları mümkün bulunan bir miktar alacağa ilişkin olması nedeni ile yasa hükümlerinin özü itibari ile arabuluculuğa tabi olması gerektiği mahkememizce değerlendirilmiş olup; davacı yanca arabuluculuk yoluna başvurulmaksızın iş bu davanın açılmış olduğu anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiştir....

              Kooperatif ana sözleşmesinin 14/2. maddesinde, parasal yükümlülüklerini 30 gün geciktiren ortaklara ihtarname gönderilmesi gerektiği öngörüldüğünden, buna göre henüz ödenmesinde 30 gün gecikilmemiş olan birinci ihtarnamedeki Kasım ayına ve ikinci ihtarnamedeki Şubat ayına ait aidat alacağının da ihtarnamelere konu edilmesi nedeni ile, bu ihtarnamelere dayanılarak verilen ihraç kararının iptaline karar verilmesi sonucu itibarıyla doğru olduğundan, hükmün açıklanan bu değişik gerekçeyle ONANMASINA, 15.60 TL. onama ilam harcının temyiz eden taraftan alınmasına, 10.03.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

                Asliye Hukuk Mahmesinin 04/07/2012 tarih ve 2011/531 E. - 2012/374 K. sayılı ilâmı ile mazbut "...." adına tapuya tesciline karar verildiğini ve vakıf adına tapuya tescil edildiğini, ancak davaya konu taşınmaz 02/01/2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile vakıf olmayan 1/2 hissesinin maliklerinden ...'a kiraya verildiğini, müvekkili idarece anılan taşınmazın kiracısı ....'a 23/09/2014 tarih ve 3164 sayılı yazı ile taşınmazın 1/2 hissesinin "...." adına 17/09/2014 tarihinde tapuya tescil edildiği bildirilerek taşınmazın tescil tarihi olan 17/09/2014 tarihinden 01/01/2015 tarihine kadar dönem kirası olan 7.350,00.-TL'sinin 1/2 vakıf hissesine isabet eden tutarının idarenin anılan yazıda belirtilen banka hesabına ödenmesi talep edildiğini, ancak adı geçen taşınmaz kiracısı müvekkili idareye göndermiş olduğu 10/10/2014 tarihli dilekçesi ile söz konusu taşınmazın anılan dönem için vakfı adına tahakkuk eden kira bedelinin kiralayan ...'...

                  Diğer taraftan Vakıf Üniversitelerinde çalışan öğretim elemanları akademik yönden Devlet Üniversiteleri için öngörülen hükümlere tabi tutulmuştur. Her ne kadar iş sözleşmesi imzalansa da Doktor, Doçent ve Profesör kadrolarına 2547 sayılı kanunun 24 ve 26. maddeleri uyarınca atama tasarrufu ile getirilmektedirler. Özellikle 22.01.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7100 sayılı kanun ile 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu’nda değişiklikler yapılmış, yardımcı doçentlik, okutmanlarla ilgili 32. madde kaldırılmıştır. 31. madde de kadrosu bulunan ancak öğretim üyesi (profesör, doçent) atanamayan öğretim elemanları yerine öğretim görevlisi atanabilecekleri ve bu öğretim görevlileri ile süreli sözleşme yapılacağı belirtilmiştir. Atama tasarrufu olması nedeni ile sözleşme kurulması veya sözleşmenin feshinin akademik yön kabul edilmesi daha isabetli olacaktır....

                    UYAP Entegrasyonu