WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; örnek 13 nolu ödeme emrinin borçluya 09.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun tebligattan 21.08.2015 günü haberdar olduğunu beyan ederek tebligat usulsüzlüğü şikayetini ileri sürdüğüne ve usulsüz tebligat şikayetini inceleme görevi icra mahkemesine ait olduğuna göre, mahkemece söz konusu şikayetin esasının incelenmesi zorunlu iken, bu konuda bir değerlendirme yapılmaması doğru değildir. Diğer taraftan borçlu dilekçesinde gecikmiş itirazının kabulü ile takibin iptalini talep etmiş olup, aynı dilekçede tebligatın usulsüzlüğünü de iddia etmiş olmasına göre, mahkemece, İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itirazın koşullarının mevcut olup olmadığı değerlendirilerek ve İİK'nun 269/2. maddesi de gözetilerek bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/262703 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kira bedeli nedeniyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin "Bahçelievler Mahallesi İnce Sokak No:6/A Cemel Şarkışla/Sivas" adresine tebliğ edildiği, tebligatın taşınmış olması şerhiyle iade edildiği, alacaklı vekilinin talebi ile borçlunun mernis adresi olan bu adresine mernis şerhli olarak 08/02/2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlunun yurt içi mernis adresinin bulunması nedeniyle tebligat tarihinde yurt dışında bulunmasının kendisine yapılan tebligatı usulsüz hale getirmeyeceği açıktır. Davacı borçlu gecikmiş itiraz dilekçesinde, tebliğ tarihi olan 08/02/2021 tarihinde yurt dışında olduğunu beyan etmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/475 ESAS- 2020/275 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine Bakırköy 10.İcra Müdürlüğünün 2018/13298 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, gönderilen ödeme emri 31/10/2018 tarihinde Yunus Emre Mahalle muhtarlığına tebliğ edildiğini, yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilerek şikayetinin kabulü ile takibin durdurularak konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının gecikmiş itirazını yasal üç günlük süreden sonra yaptığını, 17/09/2018 tarihinde borcu kabul eden davacının gecikmiş itirazda bulunmasına imkan bulunmadığını, senetteki imzaya itiraz olmadığından takibin iptal edilemeyeceğini, ödeme emri ekinde senet suretinin tebliğ edildiğini, taraflar arasındaki alacak miktarıyla ilgili uyuşmazlığın genel mahkemelerin görev alanına girdiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, süresinde olmayan davanın reddine karar verilmiştir....

    e tebliğ edildiği” şerhi ile tebliğ edildiği, sunulan rapora göre borçlunun 21.06.2021 tarihinde hastaneye yattığı ve 02.07.2021 tarihinde hastaneden çıktığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih itibariyle borçlunun hastanede olduğu, ödeme emri tebliğ mazbatasındaki beyanın gerçeği yansıtmadığı, her ne kadar dava gecikmiş itiraz olarak açılmış ise de hukuki nitelendirmenin hakime ait olduğu, borçluya çıkarılan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebligat tarihinin düzeltilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur. B....

      ile köyün karantinaya alındığını, karantinanın 05/12/2020 tarihi itibari ile sona erdiğini, müvekkilinin 08/12/2020 tarihi itibari ile icra müdürlüğüne giderek takibe itirazda bulunduğunu ancak itirazının reddedildiğini, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, müvekkilinin tebligatı öğrenme tarihinin 07/12/2020 tarihi olduğunu, müvekkilinin elinde olmayan sebeplerle ödeme emrine itiraz edemediğini beyanla usulsüz yapılan tebliğ nedeniyle müvekkilinin tebliği öğrenme tarihinin ödeme emrinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise gecikmiş itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      nun 355. maddesi hükmüne göre istinaf incelemesinin bu yönde sunulan dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılması ancak kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde bu hususun re'sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak davacı vekilinin istinaf sebeplerinin değerlendirilmesinde; İlk derece mahkemesince davanın sadece usulsüz tebliğ şikayeti olarak nitelendirildiği ve bu şikayete ilişkin değerlendirme yapılıp hüküm kurulduğu görülmektedir. Dairemizce dava dilekçesinin incelenmesi sonucunda HMK 33. Maddesi gereği yapılan nitelendirmede; davacının başvurusunun usulsüz tebliğ şikayeti yanında borca ve imzaya itiraz ile hacizlerin kaldırılması olduğu, davacının dava dilekçesinin 4. Sayfasının 3. Maddesinde açıkça kambiyo senedindeki davacıya imzaya ve borca itiraz ettiği belirlenmiştir....

      Somut olayda haciz, şikayete konu ödeme emirlerinin tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden sonrasına ilişkin ise de; usulsüz tebligat şikayetleri nedeniyle haczin geçerli olup olmayacağı, tebligat usulsüzlüğü şikayeti üzerine verilen kararın kesinleşmesi ile açıklık kazanacaktır. Bu durumda, mahkemece usulsüz tebligat şikayetine konu olan aynı mahkemenin 2015/159 E. - 2015/213 K. sayılı dosyasında verilen kararın kesinleşmesi beklenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla, borçluların karar düzeltme isteminin kabulüne karar verilmiştir. SONUÇ : Borçluların karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 20.03.2017 tarih ve 2016/12825 E. - 2017/4168 K. sayılı onama ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/4459 KARAR NO : 2022/4004 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : EDİRNE İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2022 NUMARASI : 2022/400 ESAS - 2022/480 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, ödeme emrinin 19/07/2022 tarihinde köy muhtarı imzasına tebliğ edildiğini, ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüz olduğunu söyleyerek tebliğ tarihinin 29/07/2022 olarak düzeltilmesini istemiştir....

        İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...uyuşmazlığın genel haciz yolu ile takipte her ne kadar gecikmiş itiraz olarak belirtilmişse de hukuki tavsifin hakime ait olduğu prensibi ile dava anlatımından ödeme emrinin tebliğinin usulüne uygun yapılmadığı iddiasını içeren usulsüz tebliğ şikayeti olduğu anlaşılmaktadır. Bu kapsamda davacının yerleşim yeri olarak belirttiği adresine tebligat yapılmadığı iddiasında bulunulmuş ise de, davacıya ödeme emrinin yerleşim yeri olarak belirttiği adresine yapıldığı anlaşılmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 16. maddesi gereğince, kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır. Somut olaya bakıldığında, muhatabın annesine tebligatın yapıldığı anlaşılmakla bu şikayetin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin reddine" karar verildiği görülmüştür....

        UYAP Entegrasyonu