WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda , şikayetçi vekili kendisine veya müvekkiline satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini ayrıca ve açıkça ileri sürmediğinden satış ilanının şikayetçiye usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği incelenemez. Satış ilanının TK.nun 35. maddesine göre 04.11.2020 tarihinde şikayetçiye tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda davacı tarafça satış ilanının tebliğ edildiği tarihten itibaren İİK.nun 16. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde kıymet takdiri tebliğinin usulsüz olduğundan bahisle şikayetçi olunduğu iddia edilerek İİK.nun 128/a maddesinde belirtilen 7 gün içerisinde kıymet takdirine itiraz edildiği ileri sürülmediğinden davacı yönünden kıymet takdirine itiraz hakkı kalmamıştır. Dolayısıyla kıymet takdirine ilişkin hususlar davacı tarafça ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülemez. Öte yandan usulsüz tebligat nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine aittir....

'nm 21/2. mad. gereğince tebliği rica olunur." şerhi ile gönderilerek doğrudan mahalle muhtarına teslim eildiğini, bu tebliğ usulsüz olduğundan icra müdürlüğünce fark edilerek bir tebligat daha gönderildiğini, bu tebligatın yine mernis adresine gönderildiğini ve 29/04/2019 tarihinde mahalle muhtarına teslim edildiğini, ancak müvekkilinin çarşıda olduğu beyanını veren Adnan Dönmez isimli bir komşusu bulunmadığını, bu hali ile aynı adreste oturmayan bir kişinin beyanı ile 7201 sayılı Kanunun 21/1 maddesine aykırı bir tebligat yapıldığını, bunun başlı başına bir ihalenin feshi sebebi olduğunu, ayrıca kıymet takdiri kesinleşmeden satış işlemine başlandığını, dosya borçlusu Kemal Erten 'in kıymet takdir tutanağının ve icra emrinin kendisine tebliğ edildiği tarih itibari ile ayırt etme gücü ve fiil ehliyeti bulunmadığını, dolayısıyla kıymet takdir raporu kesinleşmeden ve müvekkiline usulüne uygun olarak satış ilanı tebliğ edilmeden yapılan ihalenin usulsüz olduğunu belirterek, Aydın İcra Müdürlüğünün...

Alacaklı tarafından borçlular aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine başlandığı, borçlunun kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğinin iptali ve 20.09.2016 tarihli kıymet takdir raporunun iptali ile yeniden kıymet takdirinin yapılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 15/12/2016 tarih ve 2016/24 E.- 24 Karar sayılı kararı ile şikayetin reddine karar verildiği, borçlu vekili tarafından, şikayetin reddine dair ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nin 05/06/2017 tarih ve 2017/1712 E. 2017/1435 K. sayılı kararı ile borçlu vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 02/03/2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile değişik 2004 sayılı İİK'nun 363. maddesinde, istinaf edilemeyecek olan icra mahkemesi kararları belirtilmiştir....

    SAVUNMA:Davalı tarafın 23/03/2021 tarihli dilekçesinden özetle;Davacı tarafça, ihale ilanlarının yanlış verildiği, ihale konusu taşınmazın dört kattan oluştuğu, iki katının ruhsatının olduğu, değerinin üzerinde bir değer belirlendiği gerekçeleri ile işbu davanın ikame edildiğini, dava konusu taşınmaza ait kıymet takdir raporu ise davacı tarafa 18.07.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davacı tarafça kıymet takdir raporuna karşı herhangi bir itiraz ileri sürülmediğini, dava açılmamış ve bu suretle kıymet takdir raporu kesinleşerek ihalenin de bu bedel üzerinden gerçekleştirildiğini, bu sebeple davacının kıymet takdirine itiraz davası kapsamında ileri sürebileceği itirazlarını, ihalenin feshi davasında ileri sürmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, kıymet takdir raporuna itiraz niteliğindeki davacı beyanlarına karşı yukarıdaki itirazlarımız saklı kalmak kaydıyla; kıymet takdir raporunun içeriği yönünden de raporda taşınmazın üzerinde zemin kat + 2 normal kat + çatı katı olmak üzere toplam 4...

    Șerhi kısmı bulunduğunu, taşınmaz üzerinde alacaklı FİBABANKA A.Ş., T1 Şirketi adına 17/12/2015- 27925 tarih ve yevmiye nolu ipotek bulunduğunu, bu taşınmazlara ilişkin yapılan ihale usulsüz yapıldığını, bu nedenle ihalenin feshi gerektiğini, bilirkişi raporunda 6830 ada, 17 parsele tekabül eden taşınmaza 240.000 TL hesap ve kıymet takdir edildiğini, taşınmazın 13.08.2020 tarihinde 1....

    Somut olayda; Dava dilekçesi, icra dosyası ve tüm dosya kapsamından, davacı (borçlu)ya davaya konu K.Maraş icra müdürlüğünün 2017/23392 esas sayılı dosyasında haciz konulan şikayete konu taşınmazın kıymet takdir raporunun borçluya 03/10/2022 tarihinde tebliğ edildiği, söz konusu tebligata ilişkin usulsüzlük iddiasında bulunulmadığı, davacının bu tarihte hacizden haberdar olduğu, davacı tarafından mahkememize 22/12/2022 tarihinde haczedilen evin haline münasip evi olduğunu, konulan haczin kaldırılması talebinde bulunulduğu, 03/10/2022 tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresi içerisinde şikayette bulunmadığı şikayetini 7 günlük süreden sonra 22/12/2022 tarihinde yaptığı anlaşıldığından davacının süresinde olmayan şikayetinin reddine karar verildiği, meskeniyet şikayetinin süreye bağlı oluşu nedeniyle borçlunun en geç kıymet taktir raporunun tebliğinden itibaren 7 günlük sürede davayı açması gerekirken bu sürenin geçtiği gibi kıymet taktir raporunun usulsüz tebliğ edildiğinin de dava...

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 103 davetiyesini usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, ayrıca T2 yönünden takibe devam edilmediğini, kıymet takdir raporunun T2'ya dosyaya borçlu olarak göründüğü için sehven gönderildiğini söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Usulsüz tebligat şikayeti için; davacı T1 'nın gelii Sevda Balta'nın UYAP ortamından alınan adres( mernis ) bilgilerinden anlaşılacağı üzere davacı ile aynı konutta ikamet edip tebliğ mazbatası incelendiğinde " muhatap o anda evde olmaması nedeniyle muhatap yerine muhatap ile aynı konutta sürekli oturduğunu beyan eden gelini Sevda Balta'ya tebliğ edildiği" yönünde şerh edildiği görülmekle, tebliğ işlemi usulüne uygun olmakla 103 davetiyesinin davacı T1'ya tebliğ tarihinin 19.04.2019 olup, dava tarihi 07/06/2019 olduğu için 7 günlük şikayet süresi dışında açılan iş bu davanın T1 yönünden süre aşımından reddine, T2 yönünden ise Bakırköy 10....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından, satış ilanının tüm ilgililere tebliğ edilmemesi ve yahut usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğunu ancak yalnızca satış ilanı kendisine tebliğ edilmeyen veya usulsüz tebliğ edilen ilgilinin şikayet hakkını kullanabileceği yalnızca kendisine yapılan satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğunun ileri sürülebileceği, davacı tarafından kendilerine yapılan tebligatların usulsüzlüğünün ileri sürülmediği, davacı borçluya icra müdürlüğü tarafından hazırlanan satış ilanının 11/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, KDV'nin satış ilanında açıkça yazıldığı, satış ilanının icra müdürlük işlemi olduğu ve müdürlük işlemlerine karşı şikayetin İİK madde 16 amir hükmü gereğince 7 günlük süreye tabi olduğu buna rağmen KDV oranına karşı şikayet yoluna başvurulmadığı ve ihalenin kesinleşen satış ilanında belirtilen şartlarda yapıldığı, ilgili şikayetin süresiz şikayete tabi olmadığı ve ihaleden sonra bu durumun ihalenin...

    O halde mahkemece, bu taşınır yönünden ihalenin feshi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. 2).... marka paletli eskavatör yönünden; İhaleye esas alınan kıymet takdir raporunda, taşınırın değerinin 40.000 TL olarak belirlendiği, haczin 09/06/2014 tarihinde borçlunun yokluğunda yapıldığı, borçluya İİK'nun 103. maddesi uyarınca davetiyenin tebliğ edilmediği, satış ilanı tebliğinin ise, yukarıda açıklandığı üzere usulsüz yapıldığı görülmüştür. Bu nedenle kıymet takdirinden borçlunun usulüne uygun şekilde haberdar edilmediği anlaşıldığından, kıymet takdirinin kesinleştiği kabul edilemez. Öte yandan İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre; satış bedelinin muhammen bedelin üzerinde olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir....

      İcra Müdürlüğünün 2017/2276 Esas sayılı dosyası ile aleyhlerine yapılan takipte Uşak İli, İlyaslı Köyü, 526 Ada, 12 Parsel sayılı taşınmazın satışının yapıldığını, taraflarına gönderilen kıymet takdiri ve satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini, tebligatlarda geçen Hasan Tuncer ve Vatan Gencer isimli kişilerin komşuları olmadığını, kapılarına ihbarname yapıştırılmadığını, kıymet takdir raporunda takdir edilen değerin düşük olduğunu, satışın ulusal gazete ile ilan edilmesi gerektiğini, belediye ve icra müdürlüğü divanhanesinde ilan şartlarının yerine getirilmediğini, satış ilanının usule aykırı olup yetersiz olduğunu, muhammen bedel ile ihale bedelinin nispetsiz olduğunu, 103 davetiyesi tebliğ edilmediğini, ilan ve şartnamede taşınmazın önemli niteliklerinin belirtilmediğini veya yanlış belirtildiğini, taşınmazın son imar durumunun sorulmadığını, %8 olması gereken KDV oranının %18 olarak ilan edildiğini, tek icra müdürü imzası ile yapılan askının usulsüz olduğunu beyanla, ihalenin feshini...

      UYAP Entegrasyonu