DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nın 169. maddesine dayalı borca itiraza ilişkindir. İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2019/8904 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından davacı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yol ile yapılan takip olduğu, ödeme emrinin 27/06/2019 tarihinde, 103 davetiyesinin ise 04/02/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddesi hükümleri uyarınca yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, adreste bulunmama nedeni araştırılarak komşu, kapıcı, yönetici beyanının alınması, beyanda bulunan kişinin mutlaka adı ve soyadı ile sıfatının (komşu, kapıcı, yönetici) tebligat parçasına yazılması gerekir. Aksi halde yapılan tebliğ işlemi geçersiz olur. Somut olayda, ödeme emri davacı borçluya 27/06/2019 tarihinde "adreste muhatap veya yakınlarından kimse bulunmadı....
Temyiz Sebepleri Davacı borçlu vekili temyiz dilekçesinde; dava ve istinaf dilekçelerinin tekrarı ile kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itiraz nedeniyle takibin iptali isteminden ibarettir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 16. ve 170/a maddesi, Elektronik Tebligat Yönetmeliği 5. maddesi, Tebligat Kanunu 7/a-2 maddesi ve sair ilgili mevzuat. 3....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez. Somut olayda, şikayetçi 3. kişi ... ’a 06.02.2017 tarihinde 103 davet kağıdı tebliğ edilmiş ve buna yönelik olarak usulsüz tebligat şikayeti ileri sürülmemiştir....
teslim eder ve ihtarname kapıya yapıştırılır" hükmü bulunduğunu, tebligatın bu hususlara aykırılık gösterdiğini ve usule aykırı olduğunu, sonuç olarak usulsüz yapılan tebligatın sonucunda müvekkili şirkete TK 35....
Şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmiş olması (gerekçesi aşağıda açıklanacaktır), genel haciz yoluyla ilamsız takiplerde icra mahkemesine yapılan itirazın sonuç doğurmayacak olması nedeniyle mahkemece şikayetin usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilip sonuçlandırılmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı vekilinin bildirdiği istinaf sebebinin incelenmesinde; Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddeleri uyarınca; yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, muhatabın adreste bulunmama nedeni yönetmelikte belirtilen kişilerden sorularak bu kişilerin beyanının ve imzasının alınması, imzadan imtina etmiş ise bu hususun mazbatada belirtilmesi, muhatabın tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğinin mazbataya yazılması, beyanda bulunan ve haber verilen kişinin mutlaka adı ve soyadının ve sıfatının tebligat parçasına yazılması gerekir. Aksi halde yapılan tebliğ işlemi geçersiz olur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/333 KARAR NO : 2021/2358 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2020 NUMARASI : 2020/104 ESAS, 2020/512 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ-BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/104 Esas, 2020/512 Karar sayılı dosyasında verilen usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 17....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emri müvekkile tebliğe çıkartılmış ise de yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkil davacının ödeme emrinden tebellüğ etmemiş ve gerek takipten gerekse de ödeme emrinden haberdar olmadığını, icra dosyasının usulsüz tebligat ile yine usule aykırı şekilde kesinleştirilerek müvekkilin itiraz hakkını kullanmasının önüne geçilmiş ve aleyhine haciz işlemi yapılmış olduğunu, senetteki imzanın sahteliğine takipten haberdar olunmasını takiben icra dosyasının incelenmesi ile vaki olunduğunu, hususun öğrenilir öğrenilmez şikayet davası ikame edilmiş ve savcılıkta şikayette bulunulduğunu, borçlu müvekkile yapılmış olan tebligatın usulsüzlüğü kadar senetteki imzanın müvekkile ait olmadığını ve senedin davalı ve kızı tarafından doldurulduğunu, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının Sor....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava konusu uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya/borca itiraza ilişkindir. Körfez İcra Müdürlüğünün 2019/2072 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlular ve dava dışı borçlu aleyhine bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçlu T6 26/11/2018 tarihinde, davacı borçlu şirkete ise 02/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile borca itiraz olarak 07/02/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılamada; davalı alacaklının takipten 05/02/2021 tarihinde feragat etmesi nedeniyle, icra dosyası feragat ile kapatıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Komşusu imzadan imtina etti." şerhi ile 05/03/2016 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliğ edilmek istendiği ancak, ödeme emrinin tebliği sırasında bilgisine başvurulan komşunun ismi alınmadan ve haber verilen komşu adı yazılmaksızın tebliğ işlemi yapıldığından, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliğinin 30., 35. maddeleri uyarınca tebligatın usulsüz olduğunun kabulü gerekir....
CEVAP : Davalı alacaklı T3 cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin davalının mernis adresine gönderildiğini, davacının usulsüz tebligat yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacı borçluya usulüne uygun tebligatın sağlandığını, usulsüz tebligat yapıldığı iddiasının tamamen hukuka aykırı ve kötü niyetli olup alacaklı müvekkilin mağduriyetine sebebiyet verdiğini, mernis adresinin güncel olup olmadığından davacının sorumlu olduğunu belirterek, şikayetin reddine, takibin devamına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....