Akşam geliyor." şerhiyle 23.10.2020 tarihinde tebliğ edildiği ancak haber bırakılan komşunun isminin, kim olduğunun, imzadan imtina edip etmediğinin tevsik edilmediği, beyanına başvurulan görevli ile aynı şahıs olup olmadığı hususunun belirtilmediği, ayrıca mazbatada tebliğ belgesinin bırakıldığı muhtarlığın imzası da bulunmadığından bu haliyle tebliğ işleminin 7201 Sayılı Kanun'un 21/1. ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine göre usulsüz olduğu anlaşıldığından, istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının diğer itiraz ve şikayetleri hakkında hüküm oluşturmak üzere dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile, İSTANBUL 28....
murisleri ile hiç bir hukuki ilişkisinin bulunmadığını, bu nedenlerden dolayı usulsüz tebligata ilişkin beyan ve itirazlarının değerlendirilerek usulsüz tebligata ilişkin itirazlarının kabulü ile ile tebliğ tarihinin 03/05/2021 olarak düzeltilmesine, takibinin geçici olarak durdurulmasına, yapılan yargılama sonrasında takibin iptali ile davalıların alacağın % 20' sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep ettiği, Davalı alacaklılar cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından icra takibine haksız ve hukuksuz şekilde itiraz edildiği gibi söz konusu itiraz süresinden sonra yapıldığını, davacı yanın ödeme emrine süresinde itiraz etmediğini, davacı yana ödeme emrinin, 29/04/2021 tarihinde usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesine karşılık, davacı yanın, beş günlük yasal itiraz süresini kaçırdığını, davacı yanın tebligatın usulsüz olduğunu iddia etmişse de; tebligat parçasında, davacının tebligat adresinin kapısına, ihbarname yapıştırıldığı belirtildiği için söz...
muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....
, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....
, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....
İcra Müdürlüğünün 2019/9955 Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibi kapsamında, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı Gümbet Mah., Erguvan Sok., No:13/B, Bodrum/Muğla adresinde öncelikle TK'nın 12. ve 13. maddelerine göre ödeme emrinin tebliğ edilmesi gerekirken, TK'nın 21. maddesi uyarınca muhtara tebliğ edildiğini, bu tebligatın usulsüz olduğuna dair alacaklının da kabulü ile bu kez ticaret sicil adresine TK'nın 35. maddesine göre yine usulsüz olarak tebligat yapılarak, takibin kesinleştirildiğini ve müvekkilinin banka hesaplarına haciz konulduğunu, banka hesaplarına haciz konulduğunun öğrenilmesi üzerine icra takibine itiraz ettiklerini ve icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, ancak banka hesapları üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına yönelik taleplerinin reddedildiğini belirterek, icra memur işleminin iptali ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından "..Davacının, ödeme emri tebliğ tarihindeki (22/11/2017) mernis adresi yurt dışı Budva/Karadağ olup, yurt içi mernis adresi de yoktur. Tebliğ yapılan adresin yerleşim yeri adresi olmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Kaldı ki, Emniyet Sınır Kapıları Büro Amirliğinin yazı cevabından da, tebliğ tarihinde yurt dışında olduğu açıktır. Dosyadaki talep, gecikmiş itiraz değil, ödeme emrinin tebliğ usulsüzlüğü nedeniyle, tebliğ tarihinin bildirilen tarih olarak kabulü istemine ilişkin olduğundan, davalı savunmasında geçen, yurt dışından dönüş tarihinde engeli kalktığı için, o tarihten itibaren gecikmiş itiraz süresi geçtiği gerekçesiyle davanın reddi talebine itibar edilmemiştir....
Maddesi, usulsüz tebligat şikayeti yönünden İİK'nın 365/son maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhinde başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, şikayetçi borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda ödeme emri tebliatının usulsüz olduğunu, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi şikayeti ile birlikte borca ve imzaya itirazda bulunduğu görülmektedir.Mahkemenin öncelikle ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayetini incelemesi, tebligatın usulsüz olduğu ve öğrenme tarihine göre İİK'nun 16. maddesinin birinci fıkrasına göre süresinde şikayet yapıldığını tespit etmesi halinde tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi...
Davacı dava dilekçesinde, borca itirazın yanında usulsüz tebliğ şikayetinde de bulunduğunu beyan etmiş olmasına rağmen, Mahkemece HMK'nın 297.maddesine aykırı olarak davacının usulsüz tebliğ şikayeti konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Mahkemece, borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti de incelenmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden HMK'nın 353/1- a-6. bendi gereğince davacının istinaf isteminin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....