WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde borca gecikmiş itiraz iddiası ile açılmış ise de, hukuki nitelendirme hakime ait olmakla İİK 16. Maddesine dayalı usulsüz ödeme emri tebliği şikayeti ile İİK'nın 170/a maddesine dayalı kambiyo vasfı şikayeti ile İİK 169. Maddesine dayalı borca itiraza ilişkindir. İİK'nın 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Davacıların dava dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmamaları ve HMK'nın 33. maddesi uyarınca hukuki nitelemenin hakime ait olması nedeniyle, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir. Karşıyaka 3....

a (Şükran B.....dan) ödeme emri 7201 sayılı kanunun 21. maddesine göre tebliğ edildiği halde, muhatabın adreste bulunmama nedenleri Tebligat Tüzüğü'nün 28. maddesi uyarınca ilgililerin imzalarını taşıyan tutanakla tespit edilmediğinden sözü edilen tebligat usulsüzdür.(Hukuk Genel Kurulu'nun 18.04.2001 tarih 2001/6-386 esas 2001/389 karar sayılı kararı) Bu durumda uyuşmazlığın İİK.nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 Sayılı Kanunun 32.maddesine göre çözümlenmesi gerekir (HGK.nun 5.6.1991 tarih ve 1991/12-258 E. 1991/344K.) 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 32.maddesinde, "Tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur", hükmüne yer verilmiştir. Borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarih olarak bildirdiği 11.10.2004 tarihinden sonra 13.10.2004 tarihinde Mahkemeye yaptığı başvurusu yasal 7 günlük sürededir....

    Madde uyarınca ödeme emri tebliğ tarihi olarak kabul edilen 04/12/2021 tarihinden itibaren bir itiraz olmadığından itirazın reddine ilişkin 30/03022 tarihli müdürlük kararına karşı yapılan şikayetin, ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre geçtikten sonra 30/03/2022 tarihinde itiraz edildiğinden yasaya uygun müdürlük kararına yönelik şikayetin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, öte yandan, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilerek tebliğ tarihi düzeltilmiş olduğundan usulüne uygun tebligatın şart olduğu İİK. 65....

    İlk Derece Mahkemesince iade sonrasında yapılan yargılama neticesinde, davacının tebliğ tarihinde yurtdışında olduğu, öğrenme tarihinin aksine bir kanıt bulunmadığı, takip dosyasında davacı şirkete T.K. 35.maddesine göre yapılan tebligat işleminin usulsüz olduğu, İİK'nun 65. maddesi uyarınca borçlunun yetkili temsilcisinin maninin kalktığı günden itibaren 3 gün içerisinde gecikmiş itiraz yoluna başvurduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile, İzmir 25. İcra Müdürlüğü' nün 2018/7337 esas sayılı takip dosyasındaki ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunun tespitine, ödeme emrini öğrenme tarihinin 17/12/2018 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı alacaklı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı borçlu şirketten alacağı olan 65.000,00- TL için usulüne uygun olarak İzmir 25....

    İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacı/borçlu Dava Dilekçesinde Özetle; Ödeme emrinin tebliğ tarihinde tatilde bulunduğunu, şehir dışında bulunması nedeniyle itirazın Marmara Adası İcra müdürlüğüne yaptığı halde itiraz süresinin bir gün geçtiğini ve takibe devam edildiğini, takibin mesnetsiz olduğundan yetkiye, borca, işlemiş faiz ve ferilerine itiraz ettiğini, takibin durdurulması ve iptalini talep etmiştir. Davalı/alacaklı Vekili Cevap Delikçesinde Özetle; Davacı borçlunun dava dilekçesinde HMK 119. Maddesindeki unsuların eksik olduğunu, davacının şehir dışında yahut tatilde olmasının itiraz hakkını ortadan kaldırmayacağını, Marmara adası icra müdürlüğü aracılığıyla yapılan itirazın süresinde bulunmadığını, davacının usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itirazının bulunmadığını, gecikmiş itirazı bulunmuş olsa dahi süreyi kaçırdığını, davacının borçlarını ödemediğini, Anadolu icra müdürlüğünün yetkili olduğunu beyan etmiştir....

    Ayrıca davacılar vekili tarafından tebligatların usulsüz tebliğ edildiği iddia edilmiş ise HMK nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle davacıların başvurusu esasında ödeme emri ekli tebligatların yukarıda açıklandığı gibi usulüne uygun tebliğ edilmiş olmaları sebebiyle gecikmiş itiraz olup bilindiği gibi gecikmiş itirazın engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekmektedir. Ankara Valiliği Emniyet Müdürlüğü'nün 22.09.2020 tarihli cevabı yazısı uyarınca davacılar Zeynep ve T2 gecikmiş itirazlarını tebligat tarihinden sonraki ilk yurda giriş tarihlerinden itibaren 3 gün içinde mahkememize bildirmedikleri, bu durumda şikayetlerinin süresinde olmadığı anlaşıldığından bu davacılar bakımından da şikayetin reddine karar vermek gerekmiştir. Davacılar vekili takibin mükerrer olduğuna yönelik şikayeti bakımından; Ankara 7....

    İİK'nun 65. maddesinde; "Borçlunun kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak borçlu maninin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delilerle birlikte itiraz ve sebeplerinin ve müstenidatını bildirmeye ve müteakip fıkra için yapılacak duruşmaya taalluk eden harç ve masrafları ödemeye mecburdur." hükmüne yer verilmiştir. Buna göre, gecikmiş itiraz başvurusunda bulunabilmek için her şeyden önce usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş bir tebligat evrakının bulunması gerekir....

      Somut olayda borçlu vekilinin 25.06.2015 tarihinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile borca itiraz etmesi karşısında en geç bu tarihte tebliğ işlemine muttali olduğunun kabulü gerekeceğinden, 09.07.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı şikayet İİK'nun 16/1.maddede öngörülen yasal yedi günlük süreden sonradır. Öte yandan başvurunun gecikmiş itiraz olarak kabul edilmesi halinde ise İİK'nun 65.maddesinin uygulanması gerekip, bu maddenin 2.fıkrası uyarınca borçlunun maninin ortadan kalkmasından itibaren üç gün içerisinde icra mahkemesine başvurması gerekmektedir. Gecikmiş itirazın icra mahkemesine yapılması gerekip, icra müdürlüğüne yapılan gecikmiş itiraz sonuç doğurmaz....

        Borçlu, icra mahkemesine gecikmiş itiraz olarak başvurmuş ise de, dilekçesinde, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürdüğünden, başvurunun usulsüz tebligat şikayeti olarak kabulü ve değerlendirmenin buna göre yapılması gerekmektedir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir....

          İİK'nun 65. maddesinde; "Borçlunun kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak borçlu maninin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delilerle birlikte itiraz ve sebeplerinin ve müstenidatını bildirmeye ve müteakip fıkra için yapılacak duruşmaya taalluk eden harç ve masrafları ödemeye mecburdur." hükmüne yer verilmiştir. Buna göre, gecikmiş itiraz başvurusunda bulunabilmek için her şeyden önce usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş bir tebligat evrakının bulunması gerekir....

            UYAP Entegrasyonu