"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit olmazsa sözleşmenin değişen koşullara uyarlanması istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 25/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit olmazsa sözleşmenin değişen koşullara uyarlanması istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 25/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, tacirler arası sözleşmenin uyarlanması istemine ilişkin olup, taraflar sıfatına ve uyuşmazlığın niteliğine göre kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi uyarınca 11.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
, müvekkillerinin sözleşme imzalanırken her iki dili de anlayamadıklarını, Noterlik Kanunu'nun 74 maddesi: "İlgili, Türkçe bilmezse andlı bir tercüman bulundurulur." gereğince sözleşmenin geçersiz olduğunu, sözleşme tanzim edildiğinde müvekkillerinin iradelerinin sakatlandığını, Türkçe bilmedikleri ve kendilerini ifade edemedikleri için esaslı yanılmaya düştüklerini, TBK 36. maddesinde yer alan irade bozukluğu hali olan aldatmanın olduğunu, sözleşmenin 4 maddesine göre, alıcının sözleşme tarihinden itibaren en geç 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahip olduğunu, müvekkillerinin sözleşmenin imzalanma tarihi olan 21/11/2018'den sonra ülkelerine dönerek sözleşmenin kendilerine gönderilmesi için davalı şirket yetkilileri ile iletişime geçmişlerse de bu talepleri karşılanmadığını, öncelikle sözleşmenin iptalini, müvekkillerinin davalı tarafa herhangi bir borcu olmadığının tespitine ve buna ilişkin olarak icra takibi başlatılamaması...
Dava; sözleşmenin uyarlanması talebine ilişkin açılmış olan belirsiz alacak davasıdır....
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin uyarlanması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davacı yönünden istinaf talebinin reddine, davalı yönünden istinaf talebinin kabulüne yönelik verilen hüküm davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... geldi. Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığı anlaşılmakla onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/785 KARAR NO : 2023/45 DAVA : Sözleşmenin Uyarlanması DAVA TARİHİ : 14/12/2021 KARAR TARİHİ : 27/01/2023 Mahkememizde açılan davanın dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda; İDDİA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 18/09/2019 tarihli sözleşmenin düzenlediğini, davalının 12.500.000,00 TL alacağı karşılığında müvekkiline ait bir kısım taşınmazların teminat olarak davalıya devredildiğini, "bu taşınmazların teminat olarak verildiği ve borcun ifası halinde taşınmazların müvekkili şirkete yeniden devredileceği" hususunun protokolün 3. maddesinde düzenlendiğini, müvekkili şirketin pandemi nedeniyle borcunu vadesinde ödeyemediğini, bu konuda davalı tarafa ihtarname gönderildiğini ve "borcun ödenemeyeceğinin" bildirildiğini, davalının cevabi ihtarnamesi ile taraflarına 30/09/2020 tarihine kadar süre verildiğini, müvekkilinin 27/08/2020 tarihli ihtarname ile borcun ifası için davalıdan...
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin uyarlanması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davacının istinaf talebinin reddine, davalının istinaf talebinin kabulüne yönelik verilen hüküm davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı, müvekkili şirket ile satış vaadi sözleşmesi imzaladıklarını, ancak sözleşmenin geçersiz olduğunu, sözleşme kapsamında davalıya 17.000,00 TL ödediğini, söz konusu akdin şekil şartlarına aykırı olduğunu, bu nedenle sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile yapılan ödemenin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece taraflar arasındaki adi yazılı sözleşmenin geçersiz olduğu, geçerli olmayan borç ilişkisi sonucunda sebepsiz zenginleşme meydana geldiği ve geçersiz sözleşmeye göre herkesin verdiğini geri isteyebileceği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafça istinaf edilmiştir....
Hükümleri gereğince mümkün olmadığını, bu kapsamda döviz fiyatlarındaki artış nedeniyle mağduriyeti önlemek adına çıkarılan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde finansal kiralama sözleşmelerinin hariç tutulduğunu, bu sebeple hukuki temeli bulunmayan davanın ve tedbir talebinin reddini savunduğu anlaşılmıştır. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun madde 138 hükmü, “Aşırı İfa Güçlüğü” kenar başlığı altında, sözleşmenin kurulmasından sonra ortaya çıkan bazı durumların sözleşmenin uyarlanması veya sona erdirilmesi sebebi oluşturacağını düzenlemiştir. Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan sözleşmeye bağlılık esas olup, sözleşmenin uyarlanması ise; uyarlama koşullarının varlığı halinde başvurulması gereken istisnai bir durumdur....