TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2019/62 E - 2020/680 K DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Abonelik Sözleşmesi KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 26/07/2017 tarihinde Kars ili, Merkez ilçesi, İstasyon Mah., 182 ada, 140 parselde kain 2. Kat 4 nolu bağımsız bölümü satın aldığını, daireyi hiç kullanmadığını, daireyi almakta amacının yatırım olduğunu, 03/09/2018 tarihinde dairesini kiraya verdiğini, kiracının su saatini üzerine almak için belediyeye başvurduğunu ancak eski daire malikten kalan borç olduğunu, söz konusu borcun kiracının ve kendisinin olmadığını, belediyeye başvurduğunu ancak sonuç alamadığını belirterek tarafına abonelik verilmesini ve suyunun bağlanması için gerekli işlemlerin yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacının abonelik başvuru tarihi itibariyle yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'nin 8/4. maddesinde "Bir önceki tüketicinin perakende satış sözleşmesini sonlandırmadan veya sonlandırarak ayrılması ve farklı bir gerçek veya tüzel kişinin, aynı kullanım yeri için yeni bir perakende satış sözleşmesi başvurusunda bulunması halinde görevli tedarik şirketi tarafından; a) Önceki tüketicinin ödenmemiş borçlarının bulunması halinde, söz konusu borçlar, ilgili tüketicinin güvence bedelinden düşülmek suretiyle karşılanır ve ilgili sözleşme sona erdirilir. b) Güvence bedelinin ödenmemiş borçları karşılamaması halinde, (a) bendi kapsamında işlem yapılır ve kalan borç önceki tüketiciden tahsil edilir." şeklinde düzenleme mevcut olup, Yüksek Yargıtay’ın yerleşik uygulaması da aynı yönde olmakla birlikte; abonelik tesisinin, başkasına ait borcun ödenmesi koşuluna bağlaması açıkça hukuka aykırı bulunmaktadır. (Yargıtay 3. HD 2016/13031 E. 2018/2455 K.)...
Dosya kapsamından, taraflar arasında abone sözleşmesi düzenlendiği, ancak su borcuna ait yerin ticari amaçla kullanıldığı anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın; 2. maddesi “Bu Yasa 1. maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar”. 3/e maddesi de tüketiciyi “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlamış, 11/A maddesi “ABONELİK SÖZLEŞMELERİNİ” düzenlemiş, 23. maddesinde ise, bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilafların tüketici mahkemelerinde bakılacağı hükmü bulunmaktadır. Somut olayda; suyun ticari amaçlı işyerinde kullanıldığı saptanmakla, uyuşmazlığın genel hükümlere göre ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elektrik borcundan dolayı yapılan icra takibi nedeniyle borcu bulunmadığına ilişkin tesbit istemine ilişkindir. 4077 Sayılı Yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 2. maddesi "Bu Yasa 1. maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar." 3/e maddesinde tüketiciyi "Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek veya tüzel kişi" olarak tanımlamış, 11/A maddesinde "Abonelik sözleşmeleri" düzenlenmiştir. 23. maddesinde ise; bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilafların tüketici mahkemelerinde bakılacağı hükmü bulunmaktadır....
Tüketici mahkemesi tarafından ise, davacı tarafından davalı ile sözleşme imzalanmadığının ileri sürüldüğünden taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığı ve bu nedenle uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklanmadığı gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı verilmiştir 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu Kanun, 1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar." hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. maddesinde "Tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi" şeklinde tanımlanmıştır....
Taraflar arasındaki temel ilişki abonelik sözleşmesi olup, davalı abonelik sözleşmesini şahsen imzalamıştır.Davacının tüketici olmamasına göre, 4077 sayılı yasa kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın, Asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nin 21. ve 22. maddeleri gereğince... 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 29.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut uyuşmazlıkta; davacı, taraflar arasında düzenlenen abonelik sözleşmesi uyarınca davalı adına tahakkuk ettirilen su kullanım bedelinin tahsilini talep etmiş olup ...'den getirilen belgelerde davalının aboneliğinin mesken aboneliği olduğu anlaşıldığından, taraflar arasında uyuşmazlık; tüketici işleminden kaynaklanmaktadır. Buna göre Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunan uyuşmazlığın Adana 1. Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Adana 1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18/04/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesinin H bendinde belirlenen "Mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlemin" tüketici işlemi sayıldığı, dosyanın herhangi bir ticari mahiyette olmadığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. 4077 sayılı Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun; 2. maddesi “Bu Kanun 1. maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar”. 3/e maddesi de tüketiciyi “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlamış, 11/A maddesi “abonelik sözleşmelerini” düzenlemiş, 23. maddesinde ise, bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilafların tüketici mahkemelerinde bakılacağı hükmü bulunmaktadır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında mevcut bir abonelik sözleşmesi dolayısıyla abonelik ilişkisi bulunmadığından, uyuşmazlığın, 4077 sayılı Kanun kapsamına girmediği anlaşılmış olmakla, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde görülüp çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04/05/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Somut uyuşmazlıkta; davacı, taraflar arasında düzenlenen abonelik sözleşmesi uyarınca davalı adına tahakkuk ettirilen su kullanım bedelinin tahsilini talep etmiş olup ...'den getirilen belgelerde davalının aboneliğinin mesken aboneliği olduğu anlaşıldığından, taraflar arasında uyuşmazlık; tüketici işleminden kaynaklanmaktadır. Buna göre Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunan uyuşmazlığın ... 1. Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18/04/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....