Hukuk Dairesi 2020/1183 E. , 2020/6382 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ : 9. Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : ALACAK Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-(a) maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Dosya içeriğine göre, dava tarihi itibariyle hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile temyiz kesinlik sınırı olan 58.800,00 TL kapsamında kaldığından davalının temyiz isteminin, 6100 sayılı Kanun'un 362/1-(a), 366. ve 352. maddeleri uyarınca REDDİNE, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, ihyası talep edilen şirketin 6102 sayılı TTK'nun 547 maddesi gereğince tasfiye ile sicilden terkin olduğu, şirket adına kayıtlı aracın satış ve devir işlemleri yapılmadan tasfiye kapandığından şirketin ihyasını talep etmekte davacının hukuki yararının bulunduğu anlaşılmakla İstanbul Ticaret sicilinin ..... numarasında kayıtlı iken terkin edilen Tasfiye Halinde ..... Limited Şirketi adına kayıtlı ... plaka sayılı aracın tasfiye işlemleri bakımından, ihyasına ve TTK 547 maddesi gereğince önceki tasfiye memuru .....'in tasfiye memuru olarak atanmasına karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın KABULÜ ile; İstanbul Ticaret sicilinin ..... numarasında kayıtlı iken terkin edilen Tasfiye Halinde ..... Limited Şirketinin adına kayıtlı ... plaka sayılı aracın tasfiye işlemleri bakımından ihyasına, - TTK 547 maddesi gereğince önceki tasfiye memuru .....'...
Dolayısıyla limited şirket ortağı, şirketin 6183 sayılı Kanun kapsamındaki tüm kamu borçlarından, aynı Kanun’un 35. maddesi gereği sermaye payı oranında şahsi malvarlığıyla sorumludur. 6183 sayılı Kanun’un 35. maddesi kapsamında limited şirket ortağının sorumluluğunun bir diğer şartı ise; kamu alacağının asli borçlu olan limited şirketten tamamen yahut kısmen tahsil edilememiş olması veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılmasıdır. Bu kapsamda kamu alacağından dolayı limited şirket ortağının sorumluluğu, ancak alacağın şirketten tahsil imkanının bulunmaması halinde doğacaktır....
E. sayılı dosyasının yürütülüp sonuçlandırılması ve verilecek kararın infazı ile sınırlı olmak üzere TTKnın 547 maddesi uyarınca ek tasfiyesi için tasfiye halinde ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Limited Şirketi 2 ortaklı bir limited şirket olup müvekkili ... diğer şirket ortağı ile bir araya gelip karar alamamakta ve şirketin faaliyeti 11 senedir durmuş durumda olmasına rağmen herhangi bir şekilde şirketin kapatılması için karar alınamadığını, ayrıca şirketin aktif faaliyetlerine devam etmediğinden Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı Erciyes Vergi dairesi Müdürlüğü'nde mükellefiyet durumu 14.06.2023 tarihinde "terk" olarak görünüyor ise de şirket Mersis üzerinde hala aktif olarak göründüğünü, ancak 11 sene gibi uzun bir süredir şirket ticari hayatta aktif olarak varlığını sürdürmediğini ve kuruluş amacına uygun olarak ticari faaliyetlerini gerçekleştirmediğini belirterek Kayseri merkezli ... ... San. ve Tic. Limited Şirketi'nin aktif bir ticari faaliyeti uzun yıllardır olmadığından şirketin devamını ve amacını gerçekleştirmesi artık mümkün olmayıp şirketin feshedilmesini Mahkeme aksi kanaatte ise müvekkil ...'...
Dava, hukuki niteliği itibariyle, limited şirket hissesinin devri nedeniyle ortaklık sıfatının noterden yapılan hisse devir tarihi itibariyle sona erdiğinin tespiti istemidir. Bu sebeple davalı devralana ve davalı şirkete husumet yöneltilmesi yerinde olup mahkemece bu çerçevede inceleme yapılması gerekir. Davacının talebi ortaklıktan çıkma istemi değildir. TTK'nın 595.maddesinin 1.fıkrası uyarınca, limited şirket payının devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı şekilde yapılması ve imzaların noterce onanması gerekir. Aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için ortaklar genel kurulunun onayı şarttır. Şirkete karşı devir bu onayla geçerli olur. Aynı maddenin 7.fıkrası uyarınca, devralan ortağın, devrin şirket pay defterine işlenmesi için yaptığı başvuru hakkında, başvuru tarihinden itibaren üç ay içinde genel kurul tarafından başvurunun reddine karar verilmediği takdirde, şirket devre onay vermiş sayılır....
Tetkik Hakimi …'nin Düşüncesi : Limited şirketten tahsil olanağı kalmadığı saptanan kamu alacağının tamamının ödenmesinden, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10. maddesi ile Türk Ticaret Kanununun 540 ve 542. Maddesi hükmü uyarınca şirket müdürü sıfatıyla davacı sorumlu olduğundan, kamu alacağının tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinde isabetsizlik bulunmadığı cihetle, mahkemece yazılı gerekçeyle ödeme emrinin kısmen iptal edilmesinde yasal isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüyle vergi mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir....
Nitekim, 6183 sayılı Kanun'un 35. maddesine 06/06/2008 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 5766 sayılı Kanun'la eklenen fıkra hükmü ile limited şirket ortağının şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahısların devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulacakları öngörülmüştür. 5766 sayılı Kanun'un gerekçesinde de, limited şirket ortakları yönünden müteselsil sorumluluğun getirildiği, böylece hisse devri yapan ortağın borcunu ödemesinin sağlanacağı, diğer yandan da devralan şahısların limited şirket hissesinin değerini borçluluk durumunu da gözönüne alarak belirlemesine imkan verileceği vurgulanmıştır. Buna göre, limited şirket ortakları şirketteki hisselerini devretmiş olsalar dahi şirketin ödenmemiş vergi borçlarından dolayı 06/06/2008 tarihinden sonraki dönemler için şirket hisselerini devralan ortakla birlikte müteselsilen sorumlu olacaklardır....
Türk öğretisinde hakim olan görüş uyarınca, acentenin sözleşmesinin feshedilmesi durumunda acentenin hakkaniyetin gerekli kıldığı ölçüde müvekkilden denkleştirme tazminatı talep hakkı mevcuttur. Yargıtay uygulamasında da, acentenin denkleştirme tazminatı talebi konusunda bir kanuni düzenleme bulunmasa dahi, TTK m. 134/11. hükmünün kıyas yoluyla uygulanması suretiyle, sözleşmenin sona ermesi durumunda acentenin denkleştirme tazminatı talep etmesinin mümkün olduğu kabul edilmektedir. Davacı vekili de istinaf dilekçesinin aksine dava dilekçesinde taraflar arasında bayilik ilişkisi bulunduğunu belirtmiştir. Bununla birlikte, taraflar arasındaki ilişki ister acentelik isterse bayilik olarak kabul edilsin, TTK'nın 122. maddesi uyarınca denkleştirme (portföy) tazminatı talep edebilmek için davacıya sözleşmede tekel hakkı verilmiş olması şarttır....
Maddesi uyarınca belirtilen süre içerisinde açılmadığını, zaman aşımına uğradığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, esasa ilişkin olarak da; müvekkili şirketin ... marka araçlar ile yedek parçalarının Türkiye distiribitörü olduğunu, bunun yanında ... markalı araçlar için bakım ve onarım servisleri verilmesinin de davalı şirketin sorumluluğunda olduğunu, ... araç ve yedek parça satışıyla araçlara verilen bakım ve onarım servis işini Türkiye genelinde verdiği bayilikler ile yürüttüğünü, söz konusu bayilerin münhasır bölge bayileri değil, Türkiye'nin tamamında faaliyet gösterme hakkına sahip bayiler olduğunu, yani bir bölge için belirlenmiş tek satıcı ve tekel hakkına sahip bayiler olmadığını, davacının da davalı şirket arasında yapılan ilk bayilik ilişkisinin İzmir de bulunan plazanın açılmasına müteakip 1995 yılında imzalanan yetkili satıcılık sözleşmesi ile başladığını, bilahare ülkemizde ......