Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat talebine ilişkindir. Davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan, sigortalı ... ’in yalnız adının, davalı ...’in de adının ve imzasının bulunduğu 26/09/2010 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağına göre, davalı, kullandığı minibüs ile seyir halindeyken sağ sinyalini verip sağ tarafa yanaşırken arkasından gelen sigortalı aracın, kendisine ait aracın sağından geçmeye kalkması neticesinde kazanın olduğunu beyan ederek bu beyanını imzalamıştır. Ancak, davalı hasarlı trafik kazası tespit tutanağındaki imzanın kendisine ait olmadığını savunmaktadır....
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının maluliyet oranının tespiti açısından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen maluliyet raporunda; kaza tarihinde yürürlükte olan "Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik" hükümleri gereğince yapılan değerlendirme neticesinde dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıda %5 oranında kalıcı maluliyet oluştuğu, tıbbi iyileşme süresinin ise kaza tarihinden itibaren 67 gün olarak belirlendiği anlaşılmakla dosya kapsamına uygun bulunan iş bu rapor mahkememizce aynen benimsenerek hükme esas alınmıştır. Ayrıca yine dava konusu trafik kazası nedeniyle kusur oranlarının belirlenmesi açısından İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi'nden rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan 13.08.2021 tarihli raporda; dava konusu trafik kazası nedeniyle davalı araç sürücüsü ...'ın %90, davacı sürücü ...'...
ın kusuruyla neden olduğu trafik kazası nedeniyle kolu ve burnunun kırıldığını, hastanede yattığını, davalı hakkında ceza davası açıldığını belirterek maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin de tamamının kabulüne karar verilmiştir. 1-Dosya içeriğinden; davalılardan, araç sürücüsü ...'ın trafik kazasının meydana gelmesinde 2/8 kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. a-Davacının, davalı tarafın tam kusuruna göre talepte bulunduğu anlaşılmaktadır. Şu halde; kusur oranında indirim yapılmadan, maddi tazminat yönünden tam kusura göre hesap yapılan bilirkişi raporu esas alınarak maddi tazminata karar verilmesi doğru değildir....
DELİLLER : Trafik kazası tespit tutanağı, davacının tedavisine esas tıbbi belgeler, sosyal ve ekonomik araştırma tutanakları, kusur raporu, tanık beyanı, tüm dosya kapsamı. İDM KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; davacı tarafın maddi tazminat taleplerinden feragat ettiği, davacının trafik kazası sonucu yaralandığı, alınan bilirkişi raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün tam kusurlu olduğu gerekçesiyle maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat davasının kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalılar Abdulhadi Göker ve Hüseyin Onur'dan tahsiline karar verilmiştir....
Somut olayda, davacının ,davasında, 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu 2918 sayılı Trafik Yasasının 98. maddesi ne dayandığı ,söz konusu maddede ise aynen " Sağlık hizmet bedellerinin ödenmesi : Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır" şeklinde olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamından,davacı trafik kazası geçirmesi üzerine, özel sağlık kuruluşunda tedavi gördüğü,. Trafik kazası sonucu tedavi nedeniyle yaptığı sağlık harcamalarını 2918 sayılı Trafik Yasasının 98. maddesine istinaden, Sosyal SigortalarKurumundan talep ettiği anlaşılmıştır....
Dosya Trafik Bilirkişisine tevdi edilerek aldırılan 12/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle ; Dava konusu trafik kazasıyla ilgili tanzim edilen Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağında, --------- plakalı aracın sürücüsü ----------; Karayolları Trafik Kanununun, 84/d arkadan çarpma ve 56/l-c sürücüler önlerinde giden araçları yönetmelikte belirtilen güvenli ve yeterli izlemek zorundadırlar kuralını ihlal ettiği, ---------- plakalı aracın sürücüsü--------; kazanın oluşumunda herhangi bir kural ihlalinin olmadığı belirtilerek, belirtilen kanaate uyulduğunu, ---------- plakalı aracın sürücüsü ---------tarafından, Jandarmanın, kaza öncesinde araç durdururken “Trafik Denetimlerinde ve Trafik Kazalarında Alınacak Önlemlere İlişkin Yönerge” hükümlerine uymadığının iddia edildiği, ancak dava konusu trafik kazası ile ilgili tanzim edilen Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağında ve diğer araç sürücüsü ---------- ifadesinde bu hususla ilgili bilgi bulunmadığının anlaşıldığı...
DAVALI CEVABININ ÖZETİ: Davalı ... vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; ceza mahkemesince yapılan yargılama sonucunda müvekkilinin tali, karşı tarafın ise asli kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, ancak müvekkilinin kusursuz olduğu, trafik kazası sonucu ...'ın yaralandığı, tedavi sonrasında sağlığına kavuştuğu, kazadan 13 ay sonra trafik kazasına bağlı olmayan bir nedenden dolayı yaşamını yitirdiği, Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu'nun raporuyla da ölüm ile trafik kazası arasında illiyet bağının olmadığının tespiti yapıldığı, yaralanan ve daha sonra yaşamını yitiren kişi için TMK'nın 25/4 maddesi gereğince mirasçılarının manevi tazminat talep edemeyeceğini beyanla davanın reddini istemiştir. Davalı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın yargı yolu bakımından görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, 02.10.2010 tarihinde trafik sigorta poliçesi bulunmayan aracın neden olduğu tek taraflı trafik kazası sonucunda, bu araç içinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin desteği ...'ın yaşamını yitirdiğini, trafik kazası tespit tutanağına göre, kazanın meydana geldiği yolda gerekli trafik işaret ve levhalarını bulundurmayan davalı ...'nün de 2/8 oranında tali derecede kusurlu olduğunun tespit edildiğini belirterek, toplam 60.000,00 TL maddi tazminattan 2/8 kusur oranına karşılık gelen 20.000,00 TL maddi tazminat ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...'...
'ın ise %25 oranında kusurlu oldukları, Adli Tıp Kurumundan alınan raporlar doğrultusunda davacının maluliyetine esas olan sağ dirseğindeki arızanın dava konusu trafik kazası ile illiyet bağının kurulamadığı, öte yandan trafik kazası sonucu davacının herhangi bir yara almadığı, acı ve elem çekmediği, emniyet kemerinin takılı olmadığı, salt kaza sırasında araçta bulunmasından dolayı manevi tazminat talep etmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacı tarafından açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....
ın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 68. Maddesinin (b) bendinin son fıkrasını ihlal ettiğinden ikinci derecede kusurlu oldukları belirtilmiştir. Mahkemece alınan 03/05/2018 tarihli kusur raporunda; Davalı ... Sigorta Şirketi tarafından sigortalı ... plaka sayılı araç maliki ve sürücüsü davalı ...'in %75 oranında asli kusurlu, müteveffa yaya ...'ın % 25 oranında tali kusurlu oldukları belirtilmiştir. Mahkemece alınan kusur raporu ile ceza yargılaması sırasında alınan kusur raporlarının birbiriyle örtüştüğü, kaza tespit tutanağı ve olayın oluşuna uygun düştüğü nazara alındığında davalı ... vekilinin kusura yönelik istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Karayolları Trafik Kanunu'nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde TBK'da manevi tazminata ilişkin hükümler uygulanacaktır....