KARŞI OY YAZISI Türk Medeni Kanununun üçüncü kitabında miras hukukuna ilişkin düzenlemeler yer almış, 640-645. maddelerde mirasın paylaşılması, 646, 668, maddelerde paylaşmanın nasıl yapılacağı, 669-675. maddelerde mirasta denkleştirme 676-682. maddelerde, paylaşmanın tamamlanması hükümleri açıklanmıştır. Taşınır veya taşınmaz mal miras yoluyla intikal etmiş olup, bu nedenle elbirliği mülkiyetine tabi olsa da mülkiyet hukuku kapsamında paylaştırılması isteniyorsa TMK'nın 698 ve 699. maddelerinde yer alan hükümlere göre birlikte mülkiyete son verilir. Miras hukuku kapsamında bir paylaşma isteniyorsa uyuşmazlık TMK'nın 642. maddesine göre çözümlenecektir Bu durumda hakim tereke mallarının tümünü (menkul, gayrimenkul) mazara alarak paylaştırma yapacak, olanak varsa taşınmazlardan herbirinin tamamının bir mirasçıya verilmesi suretiyle paylaşmaya karar verecektir....
Davacılar murisleri ...’un 26.01.2015 tarihinde vefat ettiğini, murisin sağlığında Uşak Denizbank Çarşı Şubesi hesabında bulunan parayı davalı ..., davacılardan murisin sağ kalan eşi ... ile muris ... adına açılan üç kişilik müşterek hesaba aktardığını, murisin hastanede yattığı ocak ayı içerisinde ise bu hesabın kapatılıp tüm bakiyenin davalı ... ve davacı ... adına açılan müşterek hesaba aktarıldığını, murisin vefatından sonra ise iki kişilik müşterek hesaba çevrilen paranın 626.000 TL’ye ulaştığını, davalının ve annesinin payını da uhdesine geçirdiğini, TMK 669 vd. maddesi uyarınca davalının aldığı 626.000 TL’den davacıların hisselerine düşen 156.500 TL olmak üzere toplamda 469.500 TL’nin mirasta denkleştirme hükümleri gereğince, davalının parayı uhdesine geçirdiği tarihten itibaren yasal faizi ile alınarak terekeye veya mirasçıların hisseleri oranında ayrı ayrı iade etmesini talep ve dava etmişlerdir....
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; TTK'nın 122. maddesine dayalı denkleştirme tazminatı istemine ilişkindir. .... ATM'nin 2015/... esas, 2017/... karar sayılı dosyası uyap üzerinden celp ve tetkik edilmiştir. Huzurdaki davanın tarafları arasında 2009 tarihli bayilik sözleşme ilişkinin tesis edildiği, anılı sözleşme ilişkisinin 2014 yılında sonlandırılmakla davacı bayinin TTK'nın 122. maddesine dayalı olarak denkleştirme tazminatı isteminde bulunduğu, yanlar arasında aynı hukuki sebep ve taleple ilgili olarak celp edilen ......
Hukuk Dairesince, davalıla.... ve ..... yönünden istinaf taleplerinin tamamından, davalı ... önünden ise sadece denkleştirme alacağına yönelik istinaf taleplerinden feragat edildiği, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal-tescil isteği için davalı ... ... yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle davalılar ....,... ve ...’in denkleştirme alacağına yönelik istinaf başvurularının feragat nedeniyle reddine, davalı ...’in muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal-tescil isteğine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar süresi içinde davalı ... ... vekili tarafından esastan reddedilen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal- tescil isteği yönünden temyiz edilmiştir....
GEREKÇE: Dava, 6100 sayılı TTK'nın 122. maddesi ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 23/16 maddesine dayalı denkleştirme tazminatı istemine ilişkindir. Genel olarak denkleştirme (portföy) tazminatı, acentelik sözleşmesi sona erdikten sonra, bu ilişkinin devamı boyunca acentenin kişisel gayretiyle yarattığı müşteri çevresinden müvekkilinin halen yararlanması, acentenin ise yararlanmaması nedeniyle uğradığı kaybın karşılığıdır....
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muris muvazaasına dayalı açılan tapu iptali ve tescil, 24.06.2019 tarihli ıslah dilekçesiyle denkleştirme olmadığı taktirde tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; mirasta denkleştirme, terditli olarak ise tenkis istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 560 ıncı, 565 inci, 571 inci ve 669 uncu maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Mirasta denkleştirme mirasçıların murisin sağlığında muristen karşılıksız olarak aldığı mal ve kıymetlerin geri alınarak miras taksiminde tereke içerisinde yer almasıdır. TMK’nın 669. maddesi gereğince “Yasal mirasçılar, mirasbırakandan miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler. Murisin sağlığında karşılıksız olarak yaptığı kazanımı elde eden yasal mirasçılara karşı dava açılabilir. Denkleştirme, denkleştirme anındaki değere göre yapılır. Denkleştirmede sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. Islah olmadıkça ya da terditli dava açılmamışsa kendiliğinden tenkis davasına dönüşmez. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır....
HUKUK DAİRESİ E. 2016/528 K. 2018/6510 T. 9.10.20184721: sayılı Türk Medeni Kanununun 669. maddesinin 1. fıkrasında yasal mirasçıların mirasbırakandan kanundaki miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları denkleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlü oldukları; 2. fıkrasında miras bırakanın çeyiz veya kuruluş sermayesi vermek ya da bir mal varlığını devretmek veya borçtan kurtarmak v.b. gibi karşılık almaksızın alt soyuna yapmış olduğu kazandırmaların aksi mirasbırakan tarafından açıkça belirtilmiş olmadıkça denkleştirmeye tabi olacağı hükme bağlanmıştır. TMK'nın anılan maddesine göre altsoy açısından karşılıksız kazandırmada miras payına mahsup edilmek üzere hareket edildiği yönünde karine olup; kural olarak denkleştirme söz konusudur....
, dava mirasta denkleştirmeyi sağlamak maksadıyla mirasçıların geri verme borcuna dayalı bir dava olduğunu, TMK.m.669'da düzenlenen geri verme borcu, "miras payına mahsuben" elde edilen sağlararası "karşılıksız" kazandırmaların geri verilmesi gerekmekte olduğunu, davacı taraf, kazandırmanın karşılıksız olduğunu ve miras payına mahsuben yapıldığını ispatla yükümlü olduğunu haksız ve mesnedsiz davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....