Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3968 ve 3964 parsel sayılı taşınmazların Türk Medeni Kanununun 724.maddesi uyarınca temliken tescil, ikinci kademedeki istek ise 3968, 3964, 3967 ve 3965 sayılı parsellerde yapılan imalat bedellerinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalı arsa sahiplerinden tahsili istemlerine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı temliken tescil istemi reddedilmiş, davacının ikinci kademedeki isteği olan tazminat talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Hükmü, davacı kooperatif temyiz etmiştir....
Yukarıda açıklandığı gibi, olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Çaplı taşınmazda malzeme sahibinin kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermiş olduğunu kabule olanak olmadığından olayda sübjektif iyiniyet koşulu gerçekleşmemiştir. Öte yandan, “ duvar” Türk Medeni Kanununun 724. maddesi anlamında “yapı” niteliğinde değildir. Bu nedenle, elatmanın önlenmesi ve kal davasının kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile temliken tescil davasının kabulü doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 18.10.2011 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Davalı ..., kendilerine husumetin yöneltilemeyeceğini, davalı ... ise temliken tescil koşullarının oluşmadığını savunmuşlardır. Mahkemece, taşınmaz bedeli davalı ... tarafından ödenmek üzere tapu iptali tescil isteminin kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılar temyiz etmişlerdir. Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesi uyarınca temliken tescil isteğine ilişkindir. Bilindiği gibi, anılan madde uyarınca bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir....
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; dava konusu taşınmazın tapulama sonucu taşınmaz malikleri ... ile ... adına 10.02.1970 tarihinde tescil edildiği, temliken tescil isteyen davacının 1978 yılında taşınmaza ev, ahır, samanlık ve ekmek evi yaptığı kendi beyanından anlaşılmaktadır. Çaplı taşınmaza inşaat yapılması durumunda kural olarak iyiniyet iddiasında bulunulamaz. Temliken tescil isteyen davacının iyiniyet iddiası başkaca delillerle de kanıtlanamamıştır. Bu itibarla mahkemece, sübjektif iyiniyet iddiası kanıtlanamadığından temliken tescil talebinin reddedilmesi gerekir. İyiniyet koşulunun gerçekleşmediği durumlarda diğer koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılmasına da gerek bulunmamaktadır. Temliken tescil talebi reddedildiğine göre elatmanın önlenmesi ve kal, ecrimisil talebinin de kabulü gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TEMLİKEN, TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 724.maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,21.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Malzeme sahibinin Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olması, b) İkinci koşul ise yapı kıymetinin taşınmazın değerinden açıkça fazla olması, c) Üçüncü koşul, yapıyı yapanın (malzeme sahibinin), taşınmaz malikine uygun bir bedel ödemesidir. Somut olaya gelince; TMK’nun 724. maddesi gereğince temliken tescil istenebilmesi için öncelikle sübjektif iyiniyetin, daha sonra da diğer koşulların gerçekleşmesi gerekir. İyiniyet koşulunun kanıtlanamaması halinde artık diğer koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılmasına da gerek bulunmamaktadır. Dosya içerisindeki belge ve delillere göre Hazineye ait taşınmazda bina inşa eden davacının iyiniyetli olduğunun kanıtlanamadığı anlaşıldığından TMK’nun 724. maddesi gereğince temliken tescile karar verilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.08.2004 ve 2510.2004 gününde verilen dilekçeler ile elatmanın önlenmesi ve kal, karşılık davada ise temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, karşılık davanın reddine dair verilen 09.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne tebliğ gideri olmadığından duruşma isteğinin reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Karşı davada ise Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayanılarak temliken tescil isteğinde bulunulmuştur. Mahkemece asıl dava kabul edilmiş, süresinde açılmayan karşı davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü karşı davacı temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; TMK'nun 724. maddesi uyarınca temliken tescil olmadığı takdirde alacak istemine ilişkin olup, harici satış sözleşmesi temliken tescil iddiasında iyiniyetin ıspatı bakımından davacı tarafca ileri sürüldüğüne göre, ... Başkanlar Kurulu'nun 27.....2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, ... Büyük Genel Kurulu'nun ....01.2014 tarih ... nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi ... (....) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder....
Kararı, karşı davalı-davacı ... vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, elatmanın önlenmesi ve kal, birleşen dava ise Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede ki istem ise tescil mümkün olmadığında tazminata hükmedilmesine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamımız doğrultusunda elatmanın önlenmesi ve kal kararı verilmiş olup birleşen davaya konu temliken tescil ve tazminat talepleri konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesi hükmü uyarınca malzeme sahibinin tescil istemi reddedilmişse taşınmaz malikinin malvarlığında sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden taşınmaz malikinin malzeme sahibine muhik bir tazminat vermesi gerekir....
Olayda, 753 parselin tespit maliki olan Hüseyin ile sonradan tapuya malik olan davalı Mehmet arasında muvazaalı iş ve işlemler ile davacının temliken tescil ve muhik tazminat taleplerini bertaraf etmek üzere temlik işlemi yapıldığı iddia ve ispat edilmediğinden davacı bu davalıya karşı temliken tescil talebinde bulunamayacağı gibi, az yukarıda sözü edilen yasa hükümleri gereği Türk Medeni Kanununun 723. maddesine dayanarak da tazminat isteyemez. Bu nedenle mahkemenin malzeme malikinin iyiniyetli olmadığından sözederek tazminat talebini reddetmiş olması yasal değildir. Çünkü, malzeme malikinin veya arsa malikinin iyi veya kötüniyetli olmaları takdir edilecek tazminat miktarının kapsamında önem kazanır....