nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2- Davacı kadın yararına TMK 174/1 maddesi uyarınca 25.000 TL maddi tazminatın, TMK 174/2 maddesi uyarınca 20.000 TL manevi tazminatın boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, A/3- Davacı kadının sair, davalı erkeğin tüm istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, A/4- Davacı tarafça peşin yatırılan istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine, A/5- Davacı tarafından yapılan 121,30 TL istinaf başvurma harcı, 68,60 TL posta gideri olmak üzere toplam 189,90 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, A/6- Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, A/7- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 2. kısmının 2. bölümünün 17. bendi uyarınca davacı yararına istinaf...
Davalı-davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; birleşen davalının müvekkiline hakaret, aşağılama içerikli mesajlar attığını, boşanma davası devam ederken sosyal medya hesabından Şefik T. isimli bir kişi ile nişanlanıp evleniğini paylaştığını, sosyal medya hesabında yapılan paylaşımlar gözetildiğinde yıllardır aldattığının açık olduğunu belirterek TMK 161, 162, 163 ve 166/1- 2 maddeleri uyarınca tarafların boşanmalarına, faizi ile birlikte 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminata karar verilmesini istemişken ön inceleme duruşmasında önce TMK 161, kabul edilmezse TMK 162, kabul edilmezse TMK 163, o da kabul edilmezse TMK 166. madde uyarınca boşanma kararı verilmesini istemiştir.)...
Toplanan delillerden; kadının boşanma davası açılmakla ayrı yaşamaya hak kazandığı ve tedbir nafakası ihtiyacının bulunduğu, Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesine dayalı olarak tedbir nafakası istenilmiş olmasının, Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesi uyarınca tahsilde tekerrüre sebebiyet vermemek kaydıyla tedbir nafakasına hükmedilmesine engel teşkil etmediği, kadını yoksulluktan kurtaracak miktarda düzenli ve yeterli gelirinin bulunduğunun ispat edilemediği, kadının önceki evliliğinden almış olduğu birikmiş nafaka bulunmasının kadını yoksulluktan kurtarmayacağı anlaşılmıştır. Bu sebeple, ilk derece mahkemesince davacı-davalı kadın yararına Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesi uyarınca tedbir nafakası ile Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesi uyarınca yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. Açıklanan sebeplerle, davalı-davacının istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
dan, açılan bu dava için Türk Medeni Kanununun 462/8. maddesi gereğince, vesayet makamından husumete izin kararı istenilmeden yargılamaya devam edilerek hüküm tesisi doğru olmamıştır. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın eş yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde), malların yönetimine (TMK 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215. maddeleri) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK 169. madde). O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince bu hususta verilen karar ve hükmedilen nafakanın miktarı isabetlidir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz....
Mahkemece işin esasına geçilerek taraflara delillerini sunmaları için süre verilmesi, sunulduğu takdirde toplanılması ve hasıl olacak sonuca göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın ve yanında bulunan müşterek çocuk 2014 doğumlu ... yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. (2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir (TMK md.166/1,2). Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalı eşin az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekir....
(Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 130) Örnek verelim; “...Dava, terk sebebine dayanmaktadır.( TMK. md. 164) Olayda, davacı koca, 18.10.2002 tarihinde mahkemeye başvurarak, eşinin Osmaniye’deki tuttuğu eve gelmesi için ihtar edilmesini istemiştir. İhtar kararı davalıya 1.11.2002 tarihinde tebliğ edilmiş, dava ise 17.02.2003 tarihinde açılmıştır.Türk Medeni Kanunun 164. maddesi gereğince, terk edilen eş boşanma davası açabilir. Terk eden eşin, bu sebebe dayanarak boşanma davası açma hakkı bulunmamaktadır. Diğerini, ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır. Toplanan delillerden, Adana’ da ki müşterek konutu kocanın terk ettiği anlaşılmaktadır....
Bu durumda, davalı-davacı kadının boşanma davası yönünden Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi, davacı-davalı kocanın boşanma davası yönünden ise Türk Medeni Kanununun 166/1,2. maddesi koşulları gerçekleşmiştir. Davacı-davalı koca boşanma davası açmakta haklıdır. Bu sebeple, ilk derece mahkemesinin kusur tespiti ve buna bağlı olarak kocanın boşanma davasını kabulü usul ve yasaya uygundur. Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları zarar gören, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi ve manevi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1,2). Maddi ve manevi tazminatın miktarı; tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, zarar gören menfaatin kapsamı, kişilik haklarına yapılan saldırının niteliği, paranın alım gücü ile hakkaniyet ilkesi (TMK md.4) dikkate alınmak suretiyle belirlenir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK md.166/1,2) hukuki sebebine dayalı boşanma talebine ilişkindir. Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1). Maddi tazminatın miktarı; tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, zarar gören menfaatin kapsamı, paranın alım gücü ile hakkaniyet ilkesi (TMK md.4) dikkate alınmak suretiyle belirlenir. Boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, boşanma yüzünden mevcut ve beklenen menfaatlerinin zarar göreceği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminatın (TMK md.174/1,2) koşulları oluşmuştur....