Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/407 E. 2011/177 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacıları aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Çınarcık İlçesi, Ortaburun köyü, 107 ada 59 parsel sayılı taşınmazın malik adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 26/06/2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır....
Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından dava konusu taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tescil edilmesi nedeniyle Medeni Kanun madde 1007'ye göre tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tüm zararlardan devletin sorumlu olacağı, Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi ve anayasanın mülkiyet hakkını koruyan maddeleri gereğince mülkiyet hakkında sınırlama yapılamayacağı, verilmiş olan tapu kaydının iptalinden doğan zararlardan devletin sorumlu bulunacağı belirtilmiştir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Asıl dava taşınmazın tapu kaydında bulunan orman şerhinin kaldırılması; olmadığı takdirde tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklanan (TMK.1007 md. ) tazminat talebine; birleştirilen dava ise kesinleşen orman kadastrosuna dayalı tapu iptali istemine ilişkin olmakla birlikte Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, yalnızca davalı Hazine tarafından TMK’nın 1007. maddesine dayalı olarak hükmedilen tazminat yönüyle temyiz edilmiş ve sadece bu yöne ilişkin olarak Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nce bozulmuş olmakla; temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü ve 07.07.2020 tarih ve 2020/173 sayılı Yargıtay Birinci Başkanlar Kurulu kararının 3. maddesinin B/b bendi uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından dava konusu taşınmazın orman sınırları içinde kalması nedeniyle tapusunun iptal edilerek Hazine adına tescil edilmesi nedeniyle Medeni Kanununun 1007. maddesine göre tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tüm zararlardan devletin sorumlu olacağı, Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi ve anayasanın mülkiyet hakkını koruyan maddeleri gereğince mülkiyet hakkında sınırlama yapılamayacağı, verilmiş olan tapu kaydının iptalinden doğan zararlardan devletin sorumlu olduğu gerekçesiyle net gelir metoduna göre bilirkişi heyetince belirlenen değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK 1007 maddesine dayalı tapu kaydının iptalinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar davalı vekili tarafından taşınmazın zaten özel mülkiyete konu olamayacak kıyı kenar çizgisinde kalan yerde olduğu, daha önce kullanılan ve elde edilen gelirin mahsup edilmesi gerektiği, hükmedilen miktarın yüksek olduğu ileri sürülerek istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesinin 05/03/2013 tarih ve 2011/94 Esas ve 2013/160 Karar sayılı 10/07/2019 kesinleşme tarihli kararı ile dava konusu Hatay ili, Samandağ ilçesi, Çiğdede Mahallesinde bulunan 4265 parsel sayılı taşınmazın kadastro teknisyeni Süleyman Yılmaz tarafından hazırlanan rapor, ek rapor, teknik bilirkişilerce hazırlanan rapor ve ekli krokide A ile gösterilen 4729,00 m² lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından bahisle, tapu kaydının iptal edildiği, mahkeme kararının Yargıtay 8....
İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; T.M.K'nun 1007. Maddesine göre Devletin tapu sicil kayıtlarının tutulmasından kaynaklanan bir kusuru bulunmadığı kanaatine varılmakla açılan davanın reddine karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tapu Sicilinin Tutulmasından Kaynaklanan Tazminat istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 4. Hukuk Dairesi iş bölümünün 26. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davaları (TMK m. 1007) sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindeki düzenleme, 27. maddesinde ise; "Tapu kaydının mahkeme kararıyla iptalinden kaynaklanan ve Devlet aleyhine açılan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenlemeler karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'ne aittir....
Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/96 E. 2008/92 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacısı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Çiftlikköy İlçesi, Gacık köyü, 157 ve 158 parsel sayılı taşınmazların davacılar adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile yeniden tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 18/07/2008 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir....
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın arazi niteliğinde olduğu kabul edilmek ve gelir esasına göre değer tespit edilmek suretiyle, dava tarihi itibarıyla hesaplanan değer üzerinden tazminat ödenmesine ve hesaplanan değerin tümüne dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiş ise de; karar dosya kapsamına ve yerleşik uygulamaya uygun değildir. 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu kaydının iptalinden kaynaklı tazminat davalarında, zararın, mülkiyetin kaybedildiği tarih olan, tapu iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği günde doğmuş olduğu, bu nedenle değer tespitinin bu tarih itibarıyla yapılacağı, faize de bu tarihten itibaren hükmedileceği, ıslah suretiyle arttırılan miktar için ise ıslah dilekçesinin kapsamıyla bağlı kalınacağı kabul edilmektedir....