Bilirkişi ... tarafından hazırlanan 24/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, davacı şirket dava dışı ... A.Ş, ... Ltd. Şti., ... İnşaat, ... İnşaat Ltd. Şti., ... ve ... Ltd. Şti. ile ticari ilişkilerini sürdürmekte olup, davacının ticari kayıtlarına göre yukarıda isimleri geçen şirketler dışında başkaca ticari ilişkisinin bulunduğu kişi ya da şirket bulunmamaktadır. Davacı şirketin daha önce ortağı iken pay devri suretiyle ortaklıktan ayrılan ...'ın yakını olan davalı ... üzerinden tek ortak ve yetkilisi olduğu diğer davalı şirketi kurarak haksız rekabet oluşturan eylemlerde bulunduğu ileri sürülmüştür. Dava dışı ... 23/10/2020 tarihinde davacı şirket ortaklığından ayrılmış, 17/12/2020 tarihinde davalı şirketin kurulmuştur. Davacı şirketin ticari ilişki içerisinde bulunduğu yukarıda isimleri yazılı 6 adet şirket ya da işletme yer almaktadır. Davalı şirket 2020 yılında bu 6 şirketten sadece ......
Hukuk Dairesi'nin emsal içtihatlarında da belirtildiği üzere davacı şirket ortağının şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesi halinde TTK'nın 641.maddesi gereğince davalı yanın çıkarılmadan kaynaklı çıkma payının karar tarihine yakın değerinin tespiti ile tespit edilen bu değerin davalı yana ödenmesi gerekmektedir....
Kararı, davacı ... vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, dava dışı şirketten olan alacağın bu şirketin kötü yönetilmesi sonucu iflasına yol açılması nedeniyle tahsil edilememesi sonucu uğranılan zararın şirket yöneticisi ve ortağı olan davalılardan tahsili amacıyla girişilen icra takibinde istenen alacak nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davalı ...'in şirketi tek başına temsile yetkili yönetici olması nedeniyle sorumluluğu bulunduğu gerekçesiyle bu davacının davasının reddine karar verilmiştir. Oysa, icra takibindeki istem, niteliği itibariyle 6762 sayılı ...'nun 309. maddesi uyarınca şirket alacaklısının kötü yönetim nedeniyle iflasa yol açılması sonucu uğranılan dolaylı zarardan şirket yöneticisinin sorumluluğu temeline dayalı alacaktır. Ancak aynı Yasa'nın 309. maddesi birinci bendinin ikinci cümlesinde hükmoluncak tazminatın şirkete verileceği öngörülmüştür....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ortaklıktan çıkarılma kararı sonrasında kooperatiften bağımsız bölüm istenip istenemeyeceği ile bunun kabul görmemesi halinde kooperatif ortaklığından çıkma payı alacağı istenip istenemeyeceğine ilişkindir. Davacının kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 19.11.2015 tarih ve 2014/7740 Esas - 2015/7404 Karar sayılı kararıyla kesinleştiği sabit olup davacı 01.06.2004 tarihinde kooperatif ortaklığından çıkarılmıştır. 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortaklarla hesaplaşma süresi ve yükümlülük başlıklı 17 nci maddesinin "Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortakların kendilerinin yahut mirasçılarının kooperatif varlığı üzerinde hakları olup olmadığı ve bu hakların nelerden ibaret bulunduğu anasözleşmede gösterilir. Bu haklar, yedek akçeler hariç olmak üzere, ortağın ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanır....
şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesi gerektiğini, akabinde ayrılma akçesini talep hakkı, ortağın şirkete getirmiş olduğu sermayeye karşılık şirketten ayrılırken ekonomik bir denkleştirme yapılmasına dayandığından davalı şirketten ayrılma talebi olan müvekkilinin bir alacak hakkı kazandığından davalı şirketten ayrıca ayrılma akçesi taleplerinin de mevcut olduğunu, davalı şirket yönetiminde müvekkilimin söz sahibi olmaması, ortaklıktan kaynaklı hiçbir hakkını kullanamaması, kendisine firmada muhatap bulamaması ve ticari anlamda verilen yanlış ve isabetsiz kararlar nedeniyle performans kaybı ve maddi sıkıntılar baş gösterdiğini, şirket defterlerini ve kayıtlarını inceleme girişimlerinin engellendiğini, taleplere yanıt verilmediğini, davalı şirketin diğer ortağı olan ... in eşinin ortağı olduğu Tasfiye Halinde .......
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE; Dava, dava dışı şirket ortağı bulunan davacı ile davalı tarafların iddia ve savunmaları kapsamında davalının şirket ortaklığından çıkartılması bakımından gerekli yasal şartların oluşup oluşmadığı öncelikle davacı şirket ortağının bu davayı açmaya hakkının bulunup bulunmadığı, yani dava da aktif husumet ehliyeti ve genel kurul kararı alınması gibi nitelikli ve özel dava şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkindir....
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 16/12/2021 KARAR TARİHİ : 06/01/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, anonim şirkette ortaklıktan çıkarma istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili belediyenin ..... ..... Peyzaj Eğitim Hizmetleri ve ..... ..... İşletmeciliği Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin % 99,99 oranında hissedarı olduğunu, davalılarında da kalan hisseye sahip olduklarını, davalılara tebligat yapılamadığından şirket faaliyetlerinin aksamaya uğradığını ve kamu zararının doğmasına neden olduğundan bahisle davalıların paylarının gerçek değerlerinin ödenmesi karşılığından şirket ortaklığından çıkarılmalarına karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/05/2015 tarih ve 2013/283-2015/381 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı, haklı sebeple davalının şirket ortaklığından çıkarılmasını ve davalı payının şirkete devrini istemiştir. Davalı, haklı sebep bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, davalıya 871,61 TL çıkarılma akçesi ödenmesine karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
TTK'nın 531.vd maddeleri gereğince haklı nedenlerin bulunması durumunda şirketin feshine karar vermek tali nitelikte bir çözüm olup; aslolan fesih koşullarının bulunması durumunda, fesih yerine davacı pay sahiplerine paylarının gerçek değerinin ödenerek şirket ortaklığından çıkartılması veya duruma uygun düşen kabul edilebilir başka bir çözüme karar verilmesidir. Somut olay bakımından davacı taraf ayrılma akçesi ödenmeksizin davalı şirket ortaklığından çıkma talep etmiş ve yukarıda açıklanan nedenlerle şirketin haklı nedenlerle feshine karar vermek yerine başka çözüme gidilmesi gerektiği kanaatine varıldığından davanın kabulü ile talep doğrultusunda ayrılma akçesi ödenmeksizin davacının davalı şirket ortaklığından çıkartılmasına ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere; Davanın KABULÜ ile; 1-Davacı ... (T.C....)'ın, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün ...-0 Sicil numarasında kayıtlı davalı ...'...
İş bu dava, davacı tarafından davalı şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tespit edilerek tahsili talebi ile birlikte açılmıştır....