İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece "Dava, tapu iptali ve tescil davasıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde; Kayseri İli, Talas İlçesi, Başakpınar Mahallesi, 436 parsel ve aynı yerde kain 967 parsel numaralı taşınmazların müvekkilinin dedesi Ömer' e ait olduğunu, müvekkilinin babası muris Mehmet Kılıçkaya'nın da 28/01/1984 tarihinde vefat ettiğini, davacının muris Ömer' in mirasçısı olduğunu, kadastro işlemi sırasında taşınmazların müvekkilinin amcası Salih Kılıçkaya adına yanlış tescil edildiğini belirterek huzurdaki davayı açmıştır. Yani davacı kadastro öncesi hukuki sebebe dayanmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmüne yer verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU: TEMYİZ Dava, kadastro sonucu tescil edilen taşınmazlar hakkında sınır ve yüzölçümünün düzeltilmesine ilişkin olmayıp dosya kapsamına ve dava dilekçesi içeriğine göre; 37 ada 76 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyan hanesinde yer alan “Yüzölçümü hatalıdır” şeklinde yazılı şerhin terkini istemine yönelik olduğuna, bu haliyle de davanın tespitten "sonraki" sebebe dayalı olarak şerhe yönelik açılmış olduğu anlaşılmış olduğuna göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 14....
Kadastro sırasında çekişmeli Çorum İli, Merkez İlçesi, Şahinkaya Köyü 128 ada 3 parsel senetsizden Kiraz Bozkul ve müşterekleri adına tespit edilmiş, tespite itiraz olunmaması üzerine tespit 30/09/2003 tarihinde kesinleşmiş ve tapu kaydı oluşmuştur. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi hükmünde kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere karşı kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak dava açılamayacağı açıklanmıştır. Bu sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu ve taraflarca öne sürülmese bile mahkemece kendiliğinden değerlendirileceği tartışmasızdır....
Şerhten amaç; ilişkin bulunduğu hukuki durumu üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale getirmek, hukuki duruma aleniyet kazandırmaktır. Bu yönü ile şerh ayni bir etki özelliğini gösterir. Hangi hakların tapu kütüğüne şerh edileceğini kanun belirlemiştir. Dolaysıyla kanunun belirlemediği bir hak tapu kütüğüne şerh edilemez. TMK’nun 1009 ila 1011 ve Tapu Sicil Tüzüğü'nün 54 ila 66. maddelerinde düzenlenen şerhler, üç amaca yönelik bir tapu işlemidir. Şahsi hakların kuvvetlendirilmesini, malikin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını ve muvakkat (geçici) tescilin tapu kütüğüne yazılmasını sağlar. Tapu kütüğüne şerh edilebilecek şahsi haklara gelince; TMK’nun 1009. maddesinde arsa payı karşılığı inşaat, taşınmaz satış vaadi, kira, alım, önalım, gerialım sözleşmelerinden doğan haklar ile şerh edilebileceği kanunlarda açıkça öngörülen diğer hakların tapu kütüğüne şerh edilebileceği hükme bağlanmıştır....
Şerhten amaç; ilişkin bulunduğu hukuki durumu üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale getirmek, hukuki duruma aleniyet kazandırmaktır. Bu yönü ile şerh ayni bir etki özelliğini gösterir. Hangi hakların tapu kütüğüne şerh edileceğini kanun belirlemiştir. Dolaysıyla kanunun belirlemediği bir hak tapu kütüğüne şerh edilemez. TMK’nun 1009 ila 1011 ve Tapu Sicil Tüzüğünün 54 ila 66. maddelerinde düzenlenen şerhler, üç amaca yönelik bir tapu işlemidir. Şahsi hakların kuvvetlendirilmesini, malikin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını ve muvakkat (geçici) tescilin tapu kütüğüne yazılmasını sağlar. Tapu kütüğüne şerh edilebilecek şahsi haklara gelince; TMK’nun 1009. maddesinde arsa payı karşılığı inşaat, taşınmaz satış vaadi, kira, alım, önalım, gerialım sözleşmelerinden doğan haklar ile şerh edilebileceği kanunlarda açıkça öngörülen diğer hakların tapu kütüğüne şerh edilebileceği hükme bağlanmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/30 2021/63 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Mut 2....
Dava kadastro tespitinden önceki sebebe dayanılarak açılan tapu iptali ve tescili davasıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında tespitten sonraki kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin ...Karar sayılı bozma ilamına uyularak karar verilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 02.07.2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
nın davalarının kabulüne, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile paylı olarak davalılar ve katılan ... adlarına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili ile katılan ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Mahkemece, tespitten sonra gayrimenkul satım vaadi sözleşmesine dayalı olarak tescil talebinde bulunan katılan ... ve arkadaşlarının talepleri yönünden Kadastro Mahkemesinin görevi bulunmadığından katılanlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de; verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Katılanlar tespit gününden sonra çekişmeli taşınmazda bir kısım paydaşların paylarını tapu dışı yolla satın alıp zilyet oldukları iddiasına dayanmışlardır. Kadastro Mahkemesi tespit gününden önceki nedenlerden doğan uyuşmazlıkları çözmekle görevli olup, tespit gününden sonra doğan haklara ilişkin uyuşmazlıkların çözümü genel mahkemelerin görevindedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVACILAR : DAVALILAR : MUHARREM ARIKAN VS., MİRASÇILARI Davacı kadastro sırasında dava konusu taşınmaza revizyon gören tapu kaydından, kadastro mahkemesindeki yargılama sırasında pay satın almış, ancak kadastro davasına taraf olmamıştır. Kadastro Mahkemesi kararı kesinleşerek tapu oluştuktan sonra davacı tespitten sonra satın aldığı paya ilişkin tapu kaydına dayanarak, işbu tapu iptali ve tescil davası açtığından, davacının hakkı tespitten sonra doğmuş bulunduğundan 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14.maddesi uyarınca temyiz inceleme görevi 1.Hukuk Dairesi’ne ait bulunmaktadır. 1.Hukuk Dairesinin 27.01.2009 tarih ve 2009/604-882 esas ve karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, görevli Dairenin Başkanlar Kurulunca belirlenmesi gerekeceğinden dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 03.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....