"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Davacı, iş kazası sonucu uğradığı sürekli işgöremezlik oranının tespitini ve eksik ödenen gelirlerin tahsilini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonrasında ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı mirasçıları ve davalılardan Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 5510 sayılı Yasanın 19. maddesi b bendinin ''b) Geçici iş göremezlik tespit edilemeden sürekli iş göremezlik durumuna girilmişse, buna ait sağlık kurulu raporu tarihini, takip eden ay başından başlar.'' şeklindeki düzenlemesi karşısında sürekli iş göremezlik gelirinin sağlık kurulu rapor tarihini takip eden aybaşı itibariyle bağlanması gerekir....
Somut olayda, davacının 02.02.1999 tarihinde iş kazası geçirmesi üzerine işgöremezlik oranının SS Yüksek Sağlık Kurulunca % 8,2 olarak belirlendiği, işgöremezlik oranının % 10'un altında kalması nedeniyle gelir bağlanmadığı, davalı şirket tarafından açılan Ankara 12. İş Mahkemesinin 2008/160 Esas sayılı tespit davasında Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi ve Genel Kurulunun kararları ile sürekli iş göremezlik oranının % 11,2 olarak belirlendiği, işbu dosya kapsamında alınan 3. İhtisas Dairesi raporunun da aynı sonuca ulaştığı anlaşılmakla, davacının sürekli iş göremezlik derecesine ve yukarıdaki yasa maddesi gereği gelire müstehak olduğu tarihe ilişkin tespiti yerindedir. Ancak; karar tarihi itibariyle yürürlükte olan (24.11.2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren) Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı yararına 4.080TL vekalet ücreti yerine 3.400TL vekalet ücretine hükmolunması hatalı olmuştur....
Davalı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın, Kurum aleyhine açılması gerektiğinden davalı işveren yönünden davanın husumetten reddi gerektiğini, davacı tarafından açılan tazminat davasının derdest olduğunu ve bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, tespit edilen sürekli iş göremezlik oranının yüksek olduğunu, raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmediğini ve raporların gerekçeli olmadığını, sürekli iş göremezlik oranının ne oranda iş kazasından kaynaklandığının tespit edilmediğini, sürekli iş göremezlik derecesindeki artışın iş kazasına bağlı olmadığını, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür. İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; davalı şirkete ait iş yerinde çalışan davacının 18/02/2010 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle uğradığı sürekli iş göremezlik derecesinin tespiti ile davacıya tespit edilen sürekli iş göremezlik derecesi üzerinden gelir bağlanması talebine ilişkindir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, 5510 sayılı Yasanın .... maddesinin üçüncü fıkrasının “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü %50 oranının altında kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olmaması halinde sigortalının almakta olduğu sürekli iş göremezlik geliri, 34. madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanır” hükmünü içermesine, 29.08.1990 tarihinde yakalandığı meslek hastalığı nedeniyle %25,48 oranında iş göremezlik derecesine göre gelir almakta olan kocanın 28.09.2006 tarihinde vefat etmiş olmasına, gelir miktarı başlangıcının 01.....2008 tarihi olduğunun ve gelir miktarına etkisinin Kurumca infazda nazara alınmasının mümkün bulunmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, ........2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yapılacak iş; davacıya Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca iş kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi giderek iş kazası sigorta kolundan sürekli iş göremezlik geliri bağlanması için önel verip, çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. Mahkemece açıklanan doğrultuda işlem yapılmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur. O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ :Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının öteki itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 27.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak iş; davacıya iş kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca iş kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi giderek iş kazası sigorta kolundan sürekli iş göremezlik geliri bağlanması için baş vuruda bulunmak üzere önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Davanın yasal dayanağı olan 20/3 maddesinde ise “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü %50 oranının altında kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olmaması halinde sigortalının almakta olduğu sürekli iş göremezlik geliri, 34 üncü madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanır.”...
GEREKÇE İstinaf başvuru sebep ve gerekçeleri ile kamu düzeni kapsamında Daire önüne gelen uyuşmazlık; 04/08/2014 tarihinde meydana gelen iş kazasında sürekli iş göremezlik derecesinin %9'un altında olduğu gerekçesiyle, davalı kurum tarafından davacıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanmaması nedeniyle, davacının sürekli iş göremezlik oranının tespiti ve aksi yöndeki Kurum işleminin iptali ile davacıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanması istemine ilişkindir. Dosyada mevcut belge ve kayıtların tetkikinde; 1- Dosyaya mübrez SGK kayıtlarından davacının kesinleşmiş iş göremezlik oranının %9 olduğu, Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulu (SSYSK) raporu tespit edilememiş ise de davalı SGK vekilinin istinaf dilekçesinde SSYSK 2016/4959 sayılı yazısında davacının kesinleşmiş iş göremezlik oranının %9 olarak tespit edildiğini beyan ettiği görülmüştür. 2- Dava dilekçesinin ekinde Gaziantep 4....
Üst Kurulu raporuna göre ise iş göremezlik oranının % 37 olarak tespit edildiğini, Kuruma iş göremezlik geliri bağlanmasına ilişkin başvuruda bulunulduğunu, ancak Kurumca başvurunun reddedildiğini belirterek aksi yöndeki Kurum işleminin iptali ile, davacının sürekli iş göremezlik oranının tespit edilmesini, davacıya gelir bağlanmasının tespit edilmesini, davalı kuruma başvuru tarihi olan 25/03/2022 tarihinden başlamak üzere davalı kurumca sürekli iş göremezlik geliri bağlanmasını talep etmiştir. Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya karşı hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazları bulunduğunu, davaya karşı görevsizlik itirazları bulunduğunu, dava konusu ile ilgili olarak kuruma başvuru yapılmadığını, davacı tarafın taleplerinin %10 maluliyet şartını yerine getirmediğinden reddedildiğini, YSK tarafından dosyanın incelendiğini ve maluliyet oranının %8,1 olduğundan ret kararı verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi ... Dava, meslek hastalığı nedeniyle meslekte kazanma güç kaybı oranının tespiti ile kesilen iş göremezlik gelirinin kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması ve faizi ile birlikte davalı Kurumdan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....