Bu bağlamda, sendikaya üye olan ile üye olmayan arasında toplu iş sözleşmesinden yararlanma yönünden bir fark olması doğal karşılanmalıdır. Davacının sendika üyesi olmadan önce dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin bulunmadığı da dikkate alındığında sendikaya üyelik tarihinden önceki dönem için kök ücrete toplu iş sözleşmesi zamlarının uygulanması doğru olmaz. Aksi halde daha önce toplu iş sözleşmesinden yararlanan işçi ile toplu iş sözleşmesinden yararlanmayan işçinin ikinci dönem giriş ücreti aynı olacaktır. Buna göre davacının tespit edilen kök ücretine toplu iş sözleşmesinden yararlandığı tarihten itibaren toplu iş sözleşmesi zamlarının uygulanması suretiyle ikinci dönem işe giriş ücreti belirlenmelidir. Bu sebeple yapılacak iş; yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur....
Bu bağlamda, sendikaya üye olan ile üye olmayan arasında toplu iş sözleşmesinden yararlanma yönünden bir fark olması doğal karşılanmalıdır. Davacının sendika üyesi olmadan önce dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin bulunmadığı da dikkate alındığında sendikaya üyelik tarihinden önceki dönem için kök ücrete toplu iş sözleşmesi zamlarının uygulanması doğru olmaz. Aksi halde daha önce toplu iş sözleşmesinden yararlanan işçi ile toplu iş sözleşmesinden yararlanmayan işçinin ikinci dönem giriş ücreti aynı olacaktır. Buna göre davacının tespit edilen kök ücretine toplu iş sözleşmesinden yararlandığı tarihten itibaren toplu iş sözleşmesi zamlarının uygulanması suretiyle ikinci dönem işe giriş ücreti belirlenmelidir. Bu sebeple yapılacak iş; yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur....
Temyiz Sebepleri Davalı vekili; 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 36 ncı maddesi düzenlemesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.05.2017 tarihli ve 2017/22-887 Esas, 2017/885 Karar sayılı kararı gereğince bireysel ve toplu iş sözleşmesi hükümlerinin birebir, tek tek ya da bütün olarak değil, konuların gruplandırılarak karşılaştırılması gerektiğini, bu bakımdan ücrete ilişkin lehe olan hükümlerin bir kısmının toplu iş sözleşmesinden, bir kısmının bireysel iş sözleşmesinden alınmasının doğru olmadığını, taraflarca imzalanan bireysel iş sözleşmesi ile toplu iş sözleşmesi hükümleri karşılaştırıldığında ücret ve ücretin ekleri konusunda çelişki olduğunun açık olduğunu, işçilere bireysel iş sözleşmesinden fazla olarak toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücretler ödenmekle birlikte, bireysel iş sözleşmesinde ödenen birtakım ücretlere oranla daha fazla ödeme yapıldığını, bordrolara göre davacının toplu iş sözleşmesinde belirlenen ücret zammından ve toplu iş sözleşmesinden...
II-CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı sendika arasında bağıtlanan herhangi bir toplu iş sözleşmesi bulunmadığını, Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığının 02.08.2018 T., 2018/921 E.-2018/1641 K. sayılı kararının toplu iş sözleşmesine ilişkin görüşme sürecindeki aksaklıklar ve bu süreçte yasanın emredici hükümlerine aykırılık nedeniyle yok hükmünde olduğunu, yok hükmündeki bir toplu iş sözleşmesi nedeniyle müvekkilinin borçlanmasının mümkün olmadığını, Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimliği tarafından yapılan ihalenin müvekkili firma uhdesinde kaldığını ve 01.11.2016- 31.07.2017 tarihleri arasında Kuruma özel güvenlik hizmeti sunduğunu, müvekkili şirketin toplu iş sözleşmesi aşamalarına hiçbir şekilde dahil edilmediğini, yasaya aykırı olarak kabul edildiğinden yok hükmünde olan toplu iş sözleşmesi uyarınca sorumluluklarının bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesin istemiştir....
II-CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı sendika arasında bağıtlanan herhangi bir toplu iş sözleşmesi bulunmadığını, Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığının 02.08.2018 T., 2018/921 E.-2018/1641 K. sayılı kararının toplu iş sözleşmesine ilişkin görüşme sürecindeki aksaklıklar ve bu süreçte yasanın emredici hükümlerine aykırılık nedeniyle yok hükmünde olduğunu, yok hükmündeki bir toplu iş sözleşmesi nedeniyle müvekkilinin borçlanmasının mümkün olmadığını, Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimliği tarafından yapılan ihalenin müvekkili firma uhdesinde kaldığını ve 01.11.2016- 31.07.2017 tarihleri arasında Kuruma özel güvenlik hizmeti sunduğunu, müvekkili şirketin toplu iş sözleşmesi aşamalarına hiçbir şekilde dahil edilmediğini, yasaya aykırı olarak kabul edildiğinden yok hükmünde olan toplu iş sözleşmesi uyarınca sorumluluklarının bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesin istemiştir....
İstinaf Sebepleri Davalı vekili; 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) "Toplu iş sözleşmesinin hükmü" kenar başlıklı 36 ncı maddesinde yer alan düzenleme gereği, sona eren toplu iş sözleşmelerinin iş sözleşmesine aykırı olamayacağını ve toplu iş sözleşmesi hükmünün iş sözleşmesine aykırı olması hâlinde iş sözleşmesinin işçi yararına hükmün geçerli oluğunu ve toplu iş sözleşmesinin iş sözleşmesine ilişkin hükümleri yenisi yürürlüğe girinceye kadar iş sözleşmesi hükmü olarak devam edeceğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.05.2017 tarihli ve 2017/887 sayılı kararında da belirtildiği üzere iş sözleşmesinin aralarında içsel bir bağ bulunan hükümleri bir grup olarak değerlendirilecek ve toplu iş sözleşmesinin bu hükümlerine tekabül edecek ilgili hükümler grubu ile karşılaştırılması gerektiğini, bu karşılaştırma neticesinde işçinin ücret ve ekleri açısından daha lehe olan hükümler içermesi hâlinde, bireysel iş sözleşmesinin ücret konusundaki hükümlerinin...
Taraflar arasındaki uyumazlık, davalı T3 tarafından yapılan olumsuz yetki tespiti işleminin iptali talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Toplu iş sözleşmesi kavramı Anayasa'nın 53. maddesinde düzenlenmiştir. “Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” başlıklı maddenin birinci fıkrasına göre “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”...
Aynı kanunun 2/1- c bendinde ise, görevli makamın ; "İşyeri toplu iş sözleşmesi için işyerinin, işletme toplu iş sözleşmesi için işletme merkezinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü'nün, aynı Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü'nün yetki alanına gire işyerileri için yapılacak grup toplu iş sözleşmelerinde bu işyerlerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü'nün, birden fazla Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü'nün yetki alanına giren iş yerlerini kapsayacak grup toplu iş sözleşmesi için ise Bakanlığı " ifade edeceği belirtilmiştir. Somut olayda, davalı sendikanın bir iş yeri toplu iş sözleşmesi için yetki başvurusu mevcut olup, davacı şirketin işyeri ticaret sicil kayıtlarından da anlaşılacağı üzere Akçaburgaz Mahallesi , Uğur Mumcu Caddesi, No:47 C Blok Kat:2 Esenyurt/İSTANBUL olarak görülmektedir. İş yeri toplu iş sözleşmesine ilişkin yetki itirazlarında, yetkili mahkemenin tespitinde belirleyici olan iş yeri merkezidir....
Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır. (1) (5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur. " yazılıdır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun Yetki belgesi başlıklı 44. maddesinde "(1) Tespit yazısına süresi içinde itiraz edilmemişse sürenin bitimini takip eden altı iş günü içinde; yapılan itiraz reddedilmişse ya da kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen sendikanın itirazı sonucunda yetki şartlarına sahip olduğunu tespit eden kesinleşmiş mahkeme kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde; ilgili sendikaya, Bakanlıkça bir yetki belgesi verilir." yazılıdır. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun Yetki belgesi bulunmaksızın yapılan toplu iş sözleşmesi başlıklı 45. maddesinde "(1) Yetki belgesi bulunmaksızın yapılan bir toplu iş sözleşmesinde taraflardan birinin veya ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı ve bu nedenle sözleşmenin hükümsüzlüğü, Bakanlıkça durumun tespitinden itibaren kırk beş...
Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden; geçişten önce toplu iş sözleşmesi bulunmadığından kadroya geçirildiği tarihte yürürlükte olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu iş sözleşmesi bulunmakta birlikte bu madde kapsamındaki idarelerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitiminden önce toplu iş sözleşmesi sona eren işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklan, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesine göre belirlenir. ... ..." 3. 375 sayılı KHK'nın Geçici 23 üncü Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümleri'nin ilgili...