ilgilinin ölüm araştırmasının yapıldığı açıklamasında bulunulacağı, bu araştırma sonuçlanıncaya kadar kayıt üzerinde işlem yapılamayacağı, kişinin öldüğünün tespit edilmesi halinde ölüm olayının aile kütüğüne tescil edileceği, hakkında araştırma yapılan kişinin sağ olduğunun anlaşılması halinde ise yapılan açıklamanın silineceği, 4. bendinde de genel müdürlükçe, MERNİS ve adres kayıt sisteminde yer alan bilgilerden yararlanılarak uzun süredir işlem görmeyen, ölü olması muhtemel olup da aile kütüklerinde sağ görünenlerin araştırılmasının 3. fıkrada belirtilen usule göre nüfus müdürlüklerince yaptırılacağı belirtilmiştir....
Dava dilekçesinde davacı tarafça tespit ve nüfusa tescil talebinde bulunulmuş, yargılama aşamasında sunulan 24/12/2018 tarihli dilekçe ile taleplerinin tespit ile tespit hususunun kanuni mirasçıların nüfus kaydına açıklama olarak yazılması olduğunu bildirilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmakla birlikte, kamu düzenine aykırılık halleri bu hükmün istisnasıdır ve bölge adliye mahkemesince resen gözetilmesi gerekir. Yine 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin (c) fıkrasında, "Tespit davaları, kaydın iptali veya düzeltilmesi için açılacak davalara karine teşkil eder." düzenlemesine yer verilmiştir....
Sayılı dosyası ile borçlu T4 ve mirasçıları hakkında icra takibi başlattığını öğrendiğini, müvekkilinin müteveffadan herhangi bir malvarlığını kabul etmesinin mümkün olmadığını, zira müteveffanın sağlığında aralarında herhangi bir ilişki olmadığı gibi duygusal bir bağ da olmadığını, TMK.nun 605/2. maddesinin terekenin borca batık olduğu durumlarda bunun tespit edilerek mirasın hükmen reddedileceğine dair amir hükmü içerdiğini bildirerek müteveffanın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın TMK.nun 605/2. maddesi hükmüne göre hükmen rededilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İl Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü'nce düzenlenen 18/05/2015 tarihli ekspertiz raporunda, olaydan bir gün sonra bulunun suça konu aracın sağ arka camı dış yüzeyinden tespit edilen 3 adet parmak izinin sanık ...’in sol orta parmak,sol işaret parmağı ve sağ baş parmak izi ile aynı iz olduğunun tespit edilmesi ayrıca sanığın çelişkili ve tutarsız beyanlarda bulunması karşısında sanığın cezalandırılmasına ilişkin mahkemenin kabul ve uygulamasında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki beraat düşüncesine iştirak edilmemiş;5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K., sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15/04/2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi ile TCK'nın 53. maddesinde yapılan...
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş ,akabinde rapora itiraz edilmekle taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi için dosya bir önceki bilirkişiye tevdi edilmiş, ---- tarihli ek bilirkişi raporunda özetle, --- tarihinde meydana gelen kaza sonucu, olaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki tespitlerin,-----gelen hasar ile uyumlu olduğu, hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğu, --yapıldığını, -----kapıda sorun yaşadığı için aracın sağ ------kapısının ----serviste yaptırıldığını, ---- dosya içindeki faturası ve yansıtma faturası karşılığında ödenmesi uygun olduğunun> tespit edildiği hususu ve onarım fotoğrafları da dikkate alındığında, davacı tarafından aracın sağ ------kapısının tamiratının hatalı-ayıplı yapıldığı, kök rapordaki dava konusu aracın toplam hasar tutarının----- olabileceğinin belirtildiği, tespit edilen hasar tutarının serbest piyasa koşullarında kabul edilebilir makul fiyat aralığından, hasarın şekline ve dosya kapsamına...
ın (...) ölü olduğu, aile nüfus kayıt tablosunda ise sağ oldukları belirtildiğinden adı geçen davalıların ölü olup olmadıkları araştırılmak, sağ iseler gerekçeli kararın kendilerine tebliği sağlandıktan, ölü iseler veraset ilamlarının taraflardan temini ile mirasçıları tespit edildikten sonra mirasçılarına mahkemenin gerekçeli kararı, tebliğ edildikten ve temyiz süresi de beklendikten, Sonra, alınacak cevapla birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu tespitten sonra 73 parselde keşif yapılarak, taşınmaz başında sağ iseler tapulama tutanağında isimleri geçen Muhtar ..., bilirkişiler H..., ... ile yaşı ve ikametgahı sebebiyle taşınmazı ve muris ...'u bilecek kişiler re'sen tanık olarak dinlenilmelidir. Tanıklara, 73 parsel maliki ... kızı ... ile davacının murisi olduğunu iddia ettiği ...'un aynı kişi olup olmadıkları, muris ...'un mirasçılarının tespiti açısından ayrıntılı sorular (mirasçıların sağ olup olmadıkları, ölüyseler onların mirasçılarının kim olduğu, bu kişilerin hangi köyde oturdukları.. gibi) sorularak davacının muris ... ile ırs bağının bulunup bulunmadığı tespit edilmeli, davacıdan tanık da dahil olmak üzere bu konuda göstereceği tüm deliller sorulup araştırılmalı ve tüm dosya kapsamına göre karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir....
ün kaza mahallinde vefat ettiği olayla ilgili olarak alınan otopsi raporunda şahsın sağ pelvis, sağ femur, sağ tibia kemiğinde çok sayıda açık ve parçalı kırığın olduğu, ölümün açık kırığa bağlı, aşırı derecede dış kanamaya bağlı meydana geldiğinin belirtildiği, suça sürüklenen çocuk ile yeminli dinlenen tanıklar ..., ...'ın kamyonun yerde yatan şahsın üzerinden geçtiğine ilişkin beyanda bulunduğu, ... idaresindeki kamyonun incelenmesinde sağ ön teker çamurluk tozluğunda ve mazot depo altında kan izlerinin görüldüğüne ilişkin tespitte bulunulduğu ve yapılan inceleme sırasında ...'ın sağ şerit üzerinde yerde yatan bir şahsın üzerinden geçtiğine ilişkin beyanda bulunduğu gözetilerek, ...'ün ölümünün suça sürüklenen çocuğun eylemi sonucu mu yoksa ...'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Hüküm : TCK'nın 85/1, 62/1, 50/4-1.a, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Olay günü saat 20.00 sıralarında, sanık sürücü ...’ın sevk ve idaresindeki otomobil ile alacakaranlık vakti, ... köyü içerisinde iki yönlü yolda seyir halinde iken olay mahalli kavşağa geldiğinde, sağ tarafını yeterince kontrol etmeden ve seyir istikametine göre sağ tarafından gelip yaklaşmakta olan motorsikletin mesafesini yeterince gözetmeden kavşağa giriş yaptığı sırada, sağ tarafından gelen hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen suça sürüklenen çocuğun sevk ve idaresindeki motorsiklet ile çarpışması sonucu, motorsiklette yolcu olarak bulunan ...’un öldüğü, kazanın meydana gelmesinde sanık ...’ın eşdeğer oranda kusurlu olduğunun tespit edildiği olayda; Sanık hakkında tayin edilen...
uyluk lateralde darbeye bağlı sertleşme mevcut kızarıklık şeklindeki yaralanmaların basit tıbbi müdahale ile giderilebilir olduğunun" tespit edilmesi karşısında, sanığın mağduru darp ettiği sabit olduğu halde, sanığın atılı suçtan mahkumiyeti yerine, yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 30.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....