"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, ecrimisil isteminin reddine ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, imar parseline el atmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, imar uygulaması sonucu komşu 1 nolu parsele ait bahçe duvarı ile davalıya ait kuyu ve ağaçların maliki olduğu 2 nolu imar parseli içerisinde kaldığını ileri sürerek eldeki davayı açmış;davalı ise yıkılması istenen yapı, tesis ve ağaçları imar öncesinde sahibi olduğu kadastral parseli üzerine yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Kişilere devrinin önlenmesi için teminatsız olarak tedbir konulmasını talep etmiştir. CEVAP: Davalı taraf cevabında özetle; davacının, davalı şirketin %30 ortağı olduğunu, dava önce Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/517 Esas sayılı dosyasında aynı konulu dava açıldığını, derdestlik itirazında bulunduklarını, davacının davayı açmakta hukuki yararı olmadığını, bu dosyanın Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesinin dosya ile birleştirilmesi gerektiğini, davacının şirket borcu için şirkete 500.000,00 TL havale ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, 02/12/2022 tarihli ara kararı ile; dava konusu taşınmazın 3. Kişilere devrinin önlenmesi için tedbir konulmasına karar verilmiş, davalı tarafın itirazı üzerine; 17/03/2023 tarihli ara kararı ile, 02/12/2022 tarihindeki ihtiyadi tedbir talebinin kabulüne dair kararın kaldırılmasına karar verilmiş, verilen karar davacı tarafça istinaf edilmiştir....
binanın güvenliğini azalttığının tespit edildiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
binanın güvenliğini azalttığının tespit edildiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Somut olayda, davalının yöneticisi olduğu şirketin gerektiği gibi yönetilemediği, davalı yöneticilerin şirketin içini boşalttıkları iddiasıyla, şirkete ait taşınır ve taşınmazların devrinin önlenmesi ve şirkete yönetim kayyımı atanması talep edilmiştir.Kural olarak bir davada tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmaların ispatı için tahkikat yapılması ve delillerin toplanması gerekir. Hâkim tüm delilleri inceleyip değerlendikten ve tam bir karara ulaştıktan sonra nihai kararını verir. Bu husus davanın kabulü için geçerli olup, esas hüküm için tam ispat aranır. İhtiyati tedbirlerde ise tam değil, yaklaşık ispatın yeterli olacağı HMK'nın 390/3. maddesinde düzenlenmiştir....
Patentin hükümsüzlüğü davasında, taraf teşkilinin sağlanması ve yargılama sırasında taraf değişikliği nedeniyle yargılamanın uzamaması yönünden, dava konusu tescil belgesinin devrinin önlenmesi yönünde tedbir kararı verilmesi, usul ekonomisi ve yargılamanın hızlı bir şekilde sonuçlandırılması yönünden yerindedir, ancak devrin önlenmesi kararı, davalı tescil sahibinin tasarruf yetkisini kısıtladığından, davalının olası zararları yönünden teminat alınması gerektiğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, kısmen reddine, mahkemenin 15/06/2021 tarihli kararının kaldırılmasına, davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile, mahkemenin 09.04.2021 tarihli tedbir kararının kaldırılmasına, davacı tarafça 20.000 TL nakdi teminat yahut aynı miktarda kesin ve süresiz teminat mektubu ibraz edildiğinde, dava konusu patent tescil belgesinin devir ve temlikinin önlenmesi yönünde tedbir konulmasına karar verilmiştir....
ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle, davalı şirkete ait marka tescil başvurusunun ve eğer tescil edilmiş ise markanın nihai kararın kesinleşmesine kadar HMK'nın 389 ve devamı maddeleri uyarınca 3. kişilere devrinin ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, davacının diğer taleplerinin ise reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasında taşınmazın ve maden işletme ruhsatının devrinin davacı tarafça herhangi bir yazılı sözleşme olmadan gerçekleştirildiği, taşınmazın incelenen tapu kaydında bedelinin peşin olarak alındığının belirtildiği, maden işletme ruhsatının ise hangi koşullarda devrinin gerçekleştirildiği hususunun davacı tarafça açık ve net bir şekilde ortaya konulamadığı, davacının kendisine verilmiş bulunan 25.000,00-TL bedelli çeki süresi içerisinde muhatap bankaya ibraz etmediğinden ödeme vasıtası olan çekten ötürü davacının alacağın dayanağını ispatlaması gerektiği halde davacının alacağını ispata yönelik herhangi bir delil dosyaya sunamadığı gibi yemin deliline de dayanmadığı , ayrıca alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve davacının kötü niyetli olduğu ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın ve davalının kötü niyet isteminin reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
nin ticaret sicilden terkin edilip edilmediği, tüzelkişiliğinin devam edip etmeği, işyeri devri olup olmadığı hususlarının tespit edilebilmesi için ilgili ticaret sicil memurluğundan davalı şirkete ilişkin bilgi ve belgeler celbedilip, dosyaya eklendikten sonra; 2-Davalı ...Ş. hakkında ...Fonu tarafından işlem yapılıp yapılmadığı, işyeri devrinin söz konusu olup olmadığı, devrin söz konusu olması halinde devralan şirketin unvanı ile dayanak ilgili bilgi ve belgelerin celbedilip, dosyaya eklendikten sonra; 3- İşyeri devrinin söz konusu olması halinde devralan şirkete gerekçeli kararın yöntemince tebliğ edilerek, yasal temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3.maddesi gereğince, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra; Gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, bu eksiklikler giderilip dosya geldikten sonra temyiz itirazlarının incelenmesine, 10.12.2015 gününde oybirliğiyle...
nin ticaret sicilden terkin edilip edilmediği, tüzelkişiliğinin devam edip etmeği, işyeri devri olup olmadığı hususlarının tespit edilebilmesi için ilgili ticaret sicil memurluğundan davalı şirkete ilişkin bilgi ve belgeler celbedilip, dosyaya eklendikten sonra; 2-Davalı ...Ş. hakkında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından işlem yapılıp yapılmadığı, işyeri devrinin söz konusu olup olmadığı, devrin söz konusu olması halinde devralan şirketin unvanı ile dayanak ilgili bilgi ve belgelerin celbedilip, dosyaya eklendikten sonra; 3-İşyeri devrinin söz konusu olması halinde devralan şirkete gerekçeli kararın yöntemince tebliğ edilerek, yasal temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3.maddesi gereğince, 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra; Gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, bu eksiklikler giderilip dosya geldikten sonra temyiz itirazlarının incelenmesine, 10.12.2015...