WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptal - Tescil Davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm kadastro tespitinden önceki hukuki sebeplere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine aittir. Ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi tarafından 27.03.2009 tarihinde gönderme kararı verildiğinden, görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekmiştir. S O N U Ç : Dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 03.06.2010 (Prş.)...

    Dava, dosya arasında bulunan 03.08.1986 tarihli harici satış senediyle zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Uyuşmazlık konusu 64 ada 54 sayılı parsel 25.08.1975 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında 22.10.1973 tarih ve 1 sıra nolu tapu kaydının revizyonu sonucu paylı mülkiyet biçiminde ... oğlu... ve diğer paydaşları adına tespit ve tescil edilmiş ve bu tespit 18.11.2005 tarihinde kesinleşmiştir. ... oğlu ...’nün payı 59/350 oranındadır. ... sağlığında tespitten sonra ancak kesinleşmeden önce 03.08.1986 tarihinde kendi payını davacı ...’ye haricen satmıştır. Taşınmaz kadastrodan önce de tapulu bulunduğundan ve satış tespitten önce yapılmadığından hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve somut olayda bu nedenle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b maddesi hükümlerinin de uygulama olanağı düşünülemez....

      Mahallesi çalışma alanında bulunan ... ada ... parsel sayılı 34.315,24 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, tespitten sonra ölen murisin mirasçıları arasında yapılan paylaşma ya da başka bir hukuki sebeple taşınmazın kendisine kaldığını kanıtlamak zorunda olan davacının, tek başına üçüncü kişiye karşı açtığı davanın dinlenemeyeceği gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 7.161,52 metrekarelik bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Temyiz incelemesine konu dosyada ise, davacılar ... ve müşterekleri 28.06.2012 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde Hazine aleyhine çekişmeli 106 ada 630 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Davanın açıldığı tarihte Kadastro Mahkemesinde görülen davanın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Zaman bakımından görev başlığını taşıyan 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26. madde hükmünde, askı ilan süresi içinde açılan davaların yanında tespitten önceki haklara dayanarak asli müdahil olarak davaya katılanların iddialarına dair uyuşmazlıkların da Kadastro Mahkemesinde incelenip karara bağlanacağı düzenlenmiştir. Somut olayda, davacıların talebinin tespitten önceki haklara dayandığı ve kadastro tespitinin kesinleşmediği dikkate alındığında davacılar tarafından Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davanın Kadastro Mahkemesinde görülmekte olan davaya katılma istemi niteliğinde olduğunun kabulü zorunludur....

          Köyü Tüzel Kişiliğini hasım göstererek çekişmeli 101 ada 42 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Davanın açıldığı tarihte Kadastro Mahkemesinde görülen davanın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Zaman bakımından görev başlığını taşıyan 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26. madde hükmünde, askı ilan süresi içinde açılan davaların yanında tespitten önceki haklara dayanarak asli müdahil olarak davaya katılanların iddialarına dair uyuşmazlıkların da Kadastro Mahkemesinde incelenip karara bağlanacağı düzenlenmiştir. Somut olayda, davacının talebinin tespitten önceki haklara dayandığı ve kadastro tespitinin kesinleşmediği dikkate alındığında davacı tarafından Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davanın Kadastro Mahkemesinde görülmekte olan davaya katılma istemi niteliğinde olduğunun kabulü zorunludur. Bu tür nitelikteki talepleri incelemekle görevli mahkeme Kadastro Mahkemesidir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kadastro Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemenin vermiş olduğu önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; “ taşınmazın tespit tarihi 1953 tarihi olduğuna göre zilyetlikle iktisap koşullarının bu tarihe göre belirlenmesi gerekli olup dinlenen yerel bilirkişiler yaşları itibari ile bu tarihe kadar davacı lehine iktisap koşullarının oluşup oluşmadığını bilebilecek yaşta olmadıkları halde, bu tarihten öncesini bilebilecek durumda mahalli bilirkişi bulunup bulunmadığının araştırılmadığı, mahalli bilirkişi ve tanıkların taşınmazın, ilk olarak ne zaman kullanılmaya başlandığı, ilk malikinin kim olduğu, zilyetliğin hangi tarihten beri, kim tarafından, hangi hukuki nedene dayalı olarak...

              Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali tescili istemine ilişkindir. 3.2. Hukuki Sebep 3402 sayılı Yasa'nın 12/3 maddesi, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz” hükmünü içermektedir. 3.3. Değerlendirme Çekişmeli 362 ve 1171 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitleri 09/01/1967 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı taraf 29/12/2014 tarihli dava dilekçesi ile kadastro öncesi nedene dayalı olarak 10 yıllık sürenin geçmesinden sonra tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. V....

                Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; varılan sonucun dosya kapsamına uygun olmadığı, kadastro tespitinden sonra taşınmazı çapa dayalı olarak satın alan kişinin tespitten önceki nedenlere dayanarak hak talep etmesinin mümkün olmadığı, hakkının satın aldığı çapla sınırlı olduğu, davaya konu taşınmazın kadastro tespitinin 19.01.2010 tarihinde kesinleştiği ve davacının eşi ...'ın taşınmazı 23.02.2011 tarihinde davacının ise 31.05.2018 tarihinde taşınmazı çapa dayalı olarak satın aldıkları, çapla birlikte kadastrodan önceki sebeplere dayalı dava açma hakkının devralındığının da iddia ve ispat edilemediği gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVALILAR : Taraflar arasında görülen tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği görüşüldü; Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak, 4721 sayılı TMK'nın 713/1. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Davacı ... kadastro sırasında yol vasfıyla tescil harici bırakılan çekişmeli taşınmaz hakkında satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVALILAR : Taraflar arasında görülen tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği görüşüldü; Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak, 4721 sayılı TMK'nın 713/1. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Davacı ... kadastro sırasında yol vasfıyla tescil harici bırakılan çekişmeli taşınmaz hakkında satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu