Hukuk Dairesince de dava tespitten önceki nedenlere dayalı kabul edilerek dosya Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderileceği yerde Dairemize gönderildiği anlaşılmakla temyiz incelenmesinde görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 08.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, tespitten önceki sebebe dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescili istemine ilişkin olduğu, mahkemece taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, bu haliyle dosyada orman araştırması yapılması zorunlu olmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1233 KARAR NO : 2022/1371 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YEŞİLHİSAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2022 NUMARASI : 2021/93 ESAS 2022/73 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili tarafından mahkememize vermiş bulunduğu 16/07/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Kayseri ili Yeşilhisar ilçesi Güzelöz Köyü 129 Ada 1K/373 parsel olarak kayıtlı bulunan taşınmaz kadastro çalışmaları sırasında davalı mirasçıların murisi olan İsa Özcan (davalılardan Kezban İsanın karısı- Meryem ile Nuri de İsanın çocukları olduğunun) adına tespit görmüş ve kesinleşme sonrasında müvekkilin...
Kadastro tespitinden sonra taşınmazı çapa dayalı olarak satın alan kişinin, kadastro tespitinden önceki nedene dayanarak hak talep etmesi mümkün olmayıp, hakkının satın aldığı çapla sınırlı olduğu tartışmasızdır. Somut olayda davacıların, maliki oldukları 105 ada 40 parsel sayılı taşınmazı 2007 yılında yapılan kadastro tespitinden sonra, 22.07.2010 tarihinde çapa dayalı olarak satın almış olduklarına ve çapla birlikte kadastrodan önceki sebeple dava açma hakkını da devraldıkları iddia ve ispat edilmediğine göre, kadastroca oluşan tapu kaydının iptaline ve tescile yönelik olarak açılan davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/04/2019 NUMARASI : 2014/241 2019/157 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Kadirli 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 11/04/2019 tarih ve 2014/241 Esas 2019/157 Karar sayılı dosyasında verilen karara karşı davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin murisi İsmail Kafalı'nın 20/01/1989 tarihinde yayla arsasını, satış senet ile yer alan kadastro haritasında yol olarak görünen yeri satış senedinde ismi geçen kişiler olan Keskin Çözeli ve Maksut Ayar'dan satın aldığını, aldıktan sonra iflas ettiğini, bu esnada 13/04/2006 yılında o bölgeden tescil kadastrosunun geçtiğini, söz konusu arsanın ise hazine adına yol olarak tescil edildiğini, müvekkilinin...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2021 NUMARASI : 2019/363 ESAS, 2021/366 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Düzce 4....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir. 2. Hukuki Sebep 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesinde “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun geçici 4.maddesinde maddesinde “ 2613 sayılı Kadastro ve Tapu Tahriri Kanunu ile diğer kanunlar gereğince özel kadastrosu yapılan ve tutanakları kesinleşmiş bulunan taşınmazlar için 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş ise, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde hak sahipleri dava açabilirler.” 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.” hükümlerine yer verilmiştir. 3....
Yasanın 21. maddesi uyarınca ise, Tahsis Kararında belirtilen haklara tahsislerin kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl geçtikten sonra tespitten önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz edilemez ve bunlara karşı dava açılamaz hükmü öngörülmüştür. Burada açıklığa kavuşturulması gereken husus, tahsisten önceki haklara ilişkin davaların 4342 sayılı Mera Kanunun 13. maddesi uyarınca 30 günlük sürede mi, yoksa aynı yasanın 21. maddesi uyarınca 5 yıllık sürede mi açılması gerektiğidir. Mera kanunun 13. maddesi aynı yasanın 21. maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde, burada kanun koyucunun 3402 sayılı Kadastro Kanunu ile paralellik sağlamayı amaçladığı görülecektir. Gerçekten, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinde 30 günlük ilan süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kadastro tutanaklarına ait sınırlandırma ve tespitler kesinleşir ve kadastro mahkemesinde dava açma olanağı kalmaz....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/965 KARAR NO : 2022/340 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DURSUNBEY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/06/2018 NUMARASI : 2017/213 ESAS, 2018/139 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere KARAR : İlk derece mahkemesinin 27/06/2018 tarihli kararına karşı davalı Hazine tarafından kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın maliye adına kayıtlı olduğunu, ancak taşınmazın evveliyatında 1997 yılında vefat eden eşi Ümmügülsüm Yıldırım'a ait olduğunu, ölümünden sonra kendilerine intikal eden taşınmazların miras paylaşımında dava konusu taşınmazın kendisine verildiğini, bu haliyle kendisinin zilyet ettiğini, maliye adına yapılan tescilin hatalı olduğunu bu nedenle tapunun iptal edilerek kendi adına tescilinin...
Diğer taraftan, davacı taraf, 15.11.2007 ve 17.03.2008 havale tarihli dilekçelerinde de, açıkça davanın 4721 sayılı TMK’nın 713/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğunu bildirmişlerdir. Şu haliyle, iddianın ileri sürülüşüne ve dosya kapsamına göre, eldeki dava, 4721 sayılı TMK’nın 713/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, kadastro tespitinden önceki hukuki sebeplere dayanılarak açılan bir tapu iptali ve tescil davası bulunmadığına göre, Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin somut olayda uygulanma olanağı bulunmamaktadır....