Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda murisin ölüm tarihi itibariyle terekenin borca batık olup olmadığının (murisin ödemeden aczinin) açıkça tespit edilmesi gerekmektedir. İcra takibi sonrası aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü vs. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif mal varlığı ile takibe konu borç miktarı göz önünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüte neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nın 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi isteğine ilişkindir....
KARAR : Davanın reddi Taraflar arasındaki terekenin resmi tasfiyesi esnasında düzenlenen sıra cetveline itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: 2797 ... Yargıtay Kanunu’nun 40 inci ve Yargıtay İç Yönetmeliğimin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; Muratlı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/2 Tereke ... dava dosyasının, dosya içerisinde ve UYAP ile oluşturulan elektronik ortamda bulunmadığı belirlenmiş, Dairemizin 2022/4900 Esas ve 2022/6041 Karar ... ve 20.10.2022 tarihli ilamı ile, bu dosyanın dosya arasına alınarak Dairemize gönderilmesi istenilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Terekenin tasfiyesi istemi hakkında, ... Sulh Hukuk ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R İstem, ...'ın terekesinin teslimi istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, müteveffanın huzurevine yerleşmeden önceki adresinin "..." olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince ise ...'ın ... Dinlenme ve Bakımevinde kaldığı ve bu adreste ikamet ettiği gerekçesiyle ile karşı yetkisizlik kararı verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 589. maddesinde "Miras bırakanın yerleşim yeri Sulh Hâkimi, istem üzerine veya re’sen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır." 19/1. maddesi uyarınca da; “Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir."...
İnceleme konusu karar, terekenin tasfiyesi sırasında düzenlenen sıra cetveline itiraza ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin görevi içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine, 08.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Mal rejimi tasfiyesi ... ile ... ve ... aralarındaki mal rejimi tasfiyesi davasının kabulüne dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.09.2012 gün ve 311/391 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... kayyumu tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, dava konusu taşınmazın 25.05.2005 tarihinde edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğine, davacı eş ...’ın TMK’nun 231 ve 236/1. maddeleri gereğince bu taşınmaz üzerinde yarı oranında artık değer bakımından katılma alacağına sahip olduğuna, katılma alacağı terekenin öncelikli borçlarından olup, ödenmesi gerektiği halde, davacının miras payı da gözetilerek ve aynı zamanda davacı ...'...
DAVALI : Hasımsız Terekenin tasfiyesi istemi hakkında, Düzce Sulh Hukuk, İstanbul Anadolu 4. Sulh Hukuk ve Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R İstem, A.. S.. G..'in terekesinin tasfiyesi istemine ilişkindir. Düzce Sulh Hukuk Mahkemesince, MERNİS kayıtlarına göre "Ü../İ..." adresinde ikamet ettiği gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 4. Sulh Hukuk Mahkemesince de, A.. S.. G..'in ölmeden önceki son adresinin "M../A..." olduğu gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verilmiştir. Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, zabıta marifetiyle yapılan araştırmada A.. G..'in, yetkisizlik kararında belirtilen Antalya adresinde ölmeden 7 - 8 yıl önce yaşadığı ve bu adresten ayrıldığı, MERNİS adresinin ölmeden önceki son adres olarak kabul edilmesi gerektiği ve MERNİS adresinin "Ü.....
a 3'er pay verilmesine, mirasın reddinin hukuki sonuçlarının mirasın tasfiyesi sırasında gözetilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mirasçılık belgesi verilmesi hususu Türk Medeni Kanununun 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar, adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge murisle mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında, mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenlerle mirası reddeden mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir....
Davalılar vekili, her ne kadar müvekkilleri mirası yasal süresi içerisinde reddetmemiş olsalar da, terekenin borca batık olması nedeniyle mirasın hükmen reddinin söz konusu olduğunu, murisin kredi sözleşmelerine kefil sıfatıyla imza attığı sırada fiil ehliyetinin bulunmadığını, muris kefilin hesap kat tarihindeki değil, ölüm tarihindeki borcunun hesaplanması gerektiğini, MK'nın 630. maddesi gereğince müvekkillerinin mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesi neticesinde tasfiye payları ne ise borçtan o oranda sorumlu olacaklarını savunarak, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, dahili davalılar aleyhine 02.02.2009 gününde verilen dilekçe ile sıra cetveline itiraz edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve... vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi sırasında yapılan sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. Dahili davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Davacının temyizi üzerine karar, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 19.03.2012 günlü ve 2011/12873 Esas, 2012/6213 Karar sayılı ilamıyla "......
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09/10/2015 gününde verilen dilekçe ile terekenin resmi tasfiyesinin talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın feragat nedeniyle reddine dair verilen 17/12/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi talebine ilişkindir. Davacı vekili, davalıların murisi ...'ın vergi borçlusu olduğunu, davalıların mirası reddettiklerini, davacı İdare tarafından murisin üzerine kayıtlı araca haciz konulduğunu iddia ederek murisin terekesinin resmi tasfiyesini talep etmiştir. Davacı vekili, dosya içerisine alınmış 10.12.2015 tarihli dilekçesi ile davadan feragat etmiştir....