WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 605 ve devamı maddeleri uyarınca zorunlu hasım olan borçlunun en yakın mirasçıları mirası reddettiğinde terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi gereklidir. Bu durumda, anılan mirasın hükmen reddine ilişkin Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/87 Esas sayılı dosyasında mirasın reddine karar verilmesi halinde; kararın kesinleşmesi beklenerek mahallin Sulh Hukuk Hakimine durum bildirilerek mirasın iflas kurallarına göre tasfiyesi sağlanmalı, anılan mahkemece atanacak ve yetkilendirilecek tereke temsilcisinin huzuru ile davaya devam olunmalıdır. Mirasın tasfiyesi işlemleri talebe bağlı işlemler olmayıp mirasın reddedildiğinin anlaşılması ile res'en yapılması gereken işlemlerdendir. Talep üzerine yapılabilirliği bu özelliğini ortadan kaldırmaz. (Yargıtay 2....

    Mahkemece, davacının mer'i teminat mektubu bedellerinin depo edilmesini istemekte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 18.11.2013 tarih ve 5329 E., 7171 K. sayılı ilamıyla, TMK'nın 636. maddesinin "Mevcudu borçlarını ödemeye yetmeyen terekenin tasfiyesi, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre yapılır." hükmünü, 10.08.2003 tarih ve 25195 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Türk Medeni Kanunu'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzük'ün 52. maddesinin, "Resmi deftere göre terekenin mevcudunun borçlarını ödemeye yetmediği anlaşılır veya başlangıçta mevcudun borcu karşılayacağı kanati ile olağan usulle tasfiyeye başlanıp sonradan mevcudun borçları ödemeye yetmediği sonucuna varılırsa, sulh hakimi durumu derhal alacaklılara bildirir ve iflas usulü ile tasfiyeye karar vererek bu tasfiyeyi yapmak için bir veya birkaç memur atar....

      Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/166 Esas, 2022/124 Karar sayılı ilamı ile murisin mirasını reddettikleri, kararın 23.06.2022 tarihinde kesinleştiği, dolayısıyla terekenin resmi tasfiyesinin mirasın reddine karar veren mahkemece yapılmasının gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 612 nci maddesi uyarınca terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi istemine ilişkindir. B....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 26/07/2012 gününde verilen dilekçe ile terekenin tasfiyesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; dosyanın birleştirilmesine dair verilen 04/06/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı adına Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin resmi tasfiye istemine ilişkindir. Mahkemece aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gerekçesiyle dosyanın Çubuk Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/505 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamaya 2008/505 Esas sayılı dosyası üzerinden ek tensip yapılarak devam edilmesine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 19/04/2007 gününde verilen dilekçe ile terekenin resmi tasfiyesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davaların birleştirilmesine dair verilen 04/06/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin resmi tasfiye istemine ilişkindir. Mahkemece aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gerekçesiyle dosyanın Çubuk Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/908 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamaya 2005/908 Esas sayılı dosyası üzerinden ek tensip yapılarak devam edilmesine karar verilmiştir....

            İbrahim Tansever'in mirası en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddedilmiş olması nedeniyle TMK'nın 612/1 maddesi gereği mirasın resmi tasfiyesi mirasın reddine karar veren Sulh Hukuk Mahkemesince yapılması gerekir. Dolayısıyla ilk derece mahkemesince terekeye temsilci tayini talebi TMK 612. Maddesi uyarınca mirasın reddini tespit eden mahkemeyi harekete geçirmeye yönelik bir talep olarak değerlendirilip terekeye temsilci tayini talebinin dosyada değerlendirilmesi gerekirken davanın terekenin tasfiyesi şeklinde açılarak tereke esasına kaydı yapılması gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hal böyle olunca, istinaf kanun yoluna başvuranın istinaf talebinin kabulü ile; ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararın 6100 Sayılı HMK'nın 353/1- a/6 maddeleri gereğince kaldırılarak dosyanın işin esasının incelenerek istem konusunda karar verilmek üzere mahalline gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve esas yönünden hukuka aykırı olduğunu, muris Muhittin Kılınç'ın tereke tasfiyesi talepli bu davada TMK madde 633 çerçevesinde miras bırakanın ölümünden ya da vasiyetnamenin açılmasından itibaren 3 aylık hak düşürücü sürenin geçtiği mahkemece ifade edildiğini, ancak mahkeme tarafından terekenin borca batık olup olmadığı hususunun göz önünde bulundurulmadığını, terekenin şayet borca batık olduğu tespit edilirse tasfiye işleminin TMK madde 636'ya göre yapılması gerektiğini, terekenin iflas yolu ile tasfiyesinin zamanaşımının TMK madde 639'da düzenlendiğini, mirasbırakanın ölümünden veya vasiyetnamenin açılmasının üzerinden 10 yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağının belirtildiğini, muris Muittin Kılınç'ın 22/06/2012 tarihinde vefat ettiği göz önünde bulundurulduğunda, zamanaşımı süresinin henüz sona ermediğinden davanın reddine karar verilmesinin hukukun temel ilkelerine aykırılık...

            Aile Mahkemesi'nin 2021/496 esas sayılı mal rejiminin tasfiyesi davasına konu olduğundan, Yargıtay'ın da yerleşmiş içtihatlarına göre edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesini, terekenin paylaşılmasının ön şartı olarak değerlendirmesi gerektiğini, ölümle sona eren edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi, ölen eşin terekenin paylaşılmasının bir ön koşulu olarak ortaya çıktığını, katılma alacağı terekenin öncelikle ve peşin ödenmesi gereken borçları arasında yer aldığını, bundan sonra ölen eşin terekesi hesaplanabileceğini, açıklanan nedenlerle Balıkesir 3.Aile Mahkemesi'nin 2021/496 esas sayılı mal rejiminin tasfiyesi davasının sonucunun beklenmesini talep etmiştir....

            olanağı ölçüsünde yerine getirilmesini, zorunlu olduğu takdirde miras bırakanın haklarının ve borçlarının tespitini mahkemece mallarının paraya çevrilmesini kapsadığını, aynı kanunun iflas usulü ile tasfiye başlıklı 636.maddesi gereğince mevcudu borçlarını ödemeye yetmeyen terekenin tasfiyesi, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre yapılır hükümleri ile terekenin tasfiye hükümlerinin düzenlendiğini, İcra İflas Kanununun geç kalan müracaatlar başlıklı 236.maddesinde vaktinde deftere kaydettirilmeyen alacaklar iflasın kapanmasına kadar kabul olunur gereğince ileri gelen masrafların alacaklıya ait olduğunu, müracaattan evvel kararlaştırılmış paylaşmaya alacaklının iştirak hakkı olmadığını, iflas idaresinin alacağı kabul ederse alacaklıların sıra cetvelini düzelteceğini ve bunu ilan ile alacaklılara bildireceğini, kanun hükümlerine göre mevcudu borçlarını ödemeye yetmeyen terekenin tasfiyesi, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre yapılacağının hükme bağlandığını, hacze iştirak durumunun...

            Bu durumda mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesi, borç ödendikten sonra da geriye kalan kısmın, ret vaki olmamış gibi hak sahiplerine ödenmesi gerekir. İstek Türk Medeni Kanununun 612. ve 613. maddelerinin atfı nedeniyle aynı yasanın 636 maddesi hükmü uyarınca terekenin iflas kaidelerine göre tasfiyesine ilişkindir. Buradaki tasfiye süreye de bağlı değildir. Türk Medeni Kanununun 633. madde hükmünün uygulama yeri yoktur. Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde işlem yapılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi.08.06.2009 (Pzt.)...

              UYAP Entegrasyonu