WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 1181 ada 3 ve 7 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile, 1/6 payın davacı adına tesciline, kalan payların davalılar üzerinde bırakılmasına; çekişmeli 1246 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ½ payı yönünden açılan davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, çekişmeli 1181 ada 3 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 2- Dava konusu 1246 ada 3 parsel sayılı taşınmazın çekişmeli 1/2 payına ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tarafların müşterek murisi...

    Somut olayda, davalı ... adına kayıtlı olan dava konusu 284 ada 32 parsel sayılı taşınmazdaki 1 ve 5 nolu bağımsız bölümlerin dava tarihindeki toplam değeri 383.936,00 TL tespit edilmiş olup, buna göre taşınmazın davacı ... ’in miras payına (1/12) isabet eden değeri 31.994,66 TL, davacı ...’in miras payına (1/4) isabet eden değeri 95.984,00 TL olmaktadır. Diğer davalıların mirasbırakanı adına kayıtlı olan dava konusu 284 ada 34 parsel sayılı taşınmazın tapu iptal ve tescil talep edilen (eski 33 parsel) kısmının dava tarihindeki değeri 92.478,00 TL tespit edilmiş olup, buna göre taşınmazın davacı ...’in miras payına (1/12) isabet eden değeri 7.706,55 TL, davacı ...’in miras payına (1/4) isabet eden değeri 23.119,67 TL olmaktadır. O halde, her bir davacının miras payına isabet eden bu değerlerin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi olan 2022 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır....

      Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır. Somut olaya gelince; dinlenen davacı tanıkları miras bırakan ile davacı arasında kırgınlık olmadığını, ölene kadar davacı ile birlikte yaşadıklarını ifade etmişler davalı tanıkları ise; savunmayı destekler mahiyette, davalının çekişme konusu taşınmazda tadilat yaptırdığını, masrafları ödediğini, miras bırakanın da bu masrafların karşılığında taşınmazı devrettiğini bildirmişlerdir. Tanık beyanları ve yukarıdaki ilkeler birlikte değerlendirildiğinde, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur....

        İddia ve savunmaya, mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazın öncesinde davalı tarafın miras bırakanı ...(...,) ....,’e ait olduğu, adı geçenin davacı tarafın miras bırakanı ...ile gayri resmi olarak evlendiği ve dava konusu taşınmazı 24.02.1982 tarihli satış senedi ile...’e satarak zilyetliğini devrettiği, bu suretle taşınmazın ... (...,) ...., terekesinden çıktığı, bu nedenle davalı tarafın taşınmaz üzerinde terekeden kaynaklanan bir haklarının kalmadığı gibi, zilyetliklerinin de bulunmaması sebebiyle ölünceye kadar bakma sözleşmesi niteliğindeki 10.11.1997 tarihli bağışlama senedinin de sonuç doğurmayacağı, taşınmazın zilyet...’ün ölümü ile mirasçıları olan davacı tarafa intikal ettiği, mahkemece yapılan keşif, uygulama, toplanan ve doğru olarak değerlendirilen delillerle saptanmıştır....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; "...murisin brüt terekesinin 142.430,25 TL olduğu, murisin net terekesinin ise brüt terekeden murisin terekesinin pasifi çıkarılarak bulunacağı, murisin terekesinin pasifinin 2.561,50 TL olduğu, murisin net terekesinin ise 139.868,75 TL olduğu, davacıların saklı pay miktarlarının ayrı ayrı 3/64 olduğu dikkate alındığında saklı paya tecavüz miktarının 6.556,35 TL olduğu, murisin temlik dışı terekesinin toplamının 81.430,25 TL olduğu ve mirasçıların 3/32 oranındaki miras payına 7.634,09 TL düştüğü, temlik dışı terekeden davacılara saklı paylarına ihmal etmeden pay kaldığı anlaşıldığından saklı paya tecavüzün olmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ Mahkemece, "Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; dava ve karşı dava ortak muristen kalan taşınmazlardan elde edilen gelir nedeni ile miras payı oranında alacak ve alacak davasıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde davalının ortak murislerinden kalan taşınmazlardan bir adet bağımsız bölümün kiraya verilmesi sonucu elde edilen gelir ile yine muristen kalan taşınmazın çatısının Avea ve Turkcell'e verilerek elde edilen kira gelirlerini davalının tahsil ettiğini ve miras payları oranında kendilerine vermesi gerekirken vermediğinden bahisle miras payları oranında davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

          SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 17/09/2018 gününde oy birliği ile karar verildi....

            İstinaf Sebepleri Davacılar vekili istinaf dilekçesinde, miras taksim sözleşmesinin varlığının tanık beyanları ile kanıtlandığını, eksik inceleme ile karar verildiğini ileri sürerek hükmün kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu 120 ada 148 parselin kadastro tespiti öncesinde mirasçıların tümünün katılımı ile paylaşıldığı kanıtlandığı, dava konusu 140 ada 456 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise iştirak halinde mülkiyetten paylı mülkiyete geçildiği, bu nedenle halen davalılar adına kayıtlı bulunan payların terekeden çıktığı gerekçesi ile; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Mudanya 2....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2021 NUMARASI : 2021/9 E - 2021/338 K DAVA KONUSU : İtirazın KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ve davalıların müşterek babalarından miras yoluyla intikal eden taşınmazların satışı sonrası müvekkilinin ihalede payına düşen bedelin tarafına verilmesi konusunda Tekirdağ 2. Satış Müdürlüğünün 2016/28 Esas sayılı dosyasına müracaatta bulunduğunda, gayrimenkullerin vergi borcunun tamamının müvekkilimin payına düşen kısımdan ödendiğinin tespit edildiğini, söz konusu borçtan müvekkilinin kendi payına isabet eden kısım çıkarıldıktan sonra Tekirdağ 2....

              Davacı, muris ile davalıya ait müşterek hesapta bulunan paranın tamamının davalı tarafından çekildiğini, kendisinin ½ 2011/3266-12980 oranındaki miras payına düşen 230.000TL’yi alamadığını ileri sürerek bu miktarın davalıdan tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece olayda iştirak halinde mülkiyet söz konusu olup tüm mirasçılar tarafından açılmış bir dava bulunmadığından dava şartı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, bu davasında murisi ile davalı arasında yapılan 11.10.2004 tarihli müşterek hesap sözleşmesine davayarak talepte bulunmuş olup, dava konusu miras hissesine düşen ve miktarı belirlenebile para alacağına ilişkindir. Olayda MK 640 (eski MK 581) maddesinin öngördüğü anlamda mirastan donan iştirak halini gerektirir bir durum yoktur. Hal böyle olunca davacı mirasçının kendi miras payına düşen para miktarını isteyebileceğinin kabulü gerekir....

                UYAP Entegrasyonu