Bu nedenler ve hükümde gösterilen diğer gerekçelere göre mahkemece verilen hükümde bir isabetsizlik bulunmadığından davacılar ... ve arkadaşlarının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, peşin alınan harcın mahsubu ile geriye kalan 3,15 TL harcın hükmü temyiz eden davacılardan alınmasına, 21.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Istinye Şubesi 82265482 hesabı) yatırılan kira bedellerini tahsili talebi ile müvekkillerinin miras payına düşen bedelin ödenmesinin istendiğini, miras payına ilişkin müvekkillerinin adına isabet eden 1/3 oranındaki miras payının ödenmesi ihtar edilmesine rağmen ödenmediğinden, icra takibi başlatıldığı ve davalılar tarafından takibe ve borca itiraz edildiğini belirterek İstanbul 2. İcra Müdürlüğünün 2012/11159 Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ve takibin devamına, 49.648,03 TL asıl alacaklarına takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline, %40 tan aşağı olmamak üzere davalıların icra inkar tazminatına karar verilmesi talep etmiştir....
Hemen belirtilmelidir ki, pay oranında açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp, ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin miras payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur. Somut olayda, çekişme konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla keşfen saptanan değeri 500.000,00 TL olup, bu değere göre davacılardan ...'un 40/320 olan miras payına isabet eden 62.500,00TL’nin, davacılardan ..., ..., ..., ...'ın 10/320 olan miras payına isabet eden 15.625,00TL'nin, davacılardan ... ve ...'ün 20/320 olan miras payına isabet eden 31.250,00-TL'nin, davacılardan ... ve ...'nin 15/320 olan miras paylarına isabet eden 23.437,00TL'nin, davacı ...'ın 1/240 olan miras payına isabet eden 2.083,33-TL'nin, davacılardan ... ve ...'...
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, alacak davasıdır. Diyarbakır 6. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın kira bedellerinden kaynaklandığı gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Diyarbakır 1. Sulh Hukuk Mahkemesince ise, davacının, tarafların paydaş olduğu kiracılık ilişkisi bulunmadığı gerekçesi ile karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Diğer taraftan, miras bırakanın mirasçısından mal kaçırma amacıyla yaptığı temliki işlemler bakımından miras bırakanın iradesi ile mirasçıların yararının çatıştığı kuşkusuzdur. Bunun sonucu olarak da, her bir mirasçının kendi hakkı yönünden üçüncü kişi sıfatıyla miras payı oranında tapu iptali-tescil isteğinde bulunabilmesine olanak tanınmıştır. Öte yandan, bu isteğin mirasçı olmayan üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebileceğinde de kuşku yoktur. Hal böyle olunca, işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir. Davacıların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda;Sulh Hukuk Mahkemesince 10.07.2008 tarihli keşifte dinlenen mahalli bilirkişi beyanı nazara alınarak belirlenen taşınmazın 12.400,00 TL değerine göre görevsizlik kararı verilmiş isede, davacılar tarafından miras payına yönelik talepte bulunulduğu, taşınmaz değerinin 6200 m2 x 2.000,00 Tl = 12.400,00 olarak belirlendiği, bu durumda davacıların miras payına ( 768// 3072 ) düşen taşınmaz değerinin ise toplam 3.100,00 TL olduğu anlaşılmakla, H.Y.U.Y. nın 8. maddesine göre uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25 ve 26.) maddeleri gereğince İnegöl Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 19.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
MUVAZAA NEDENİ İLE TAPU İPTALİ TESCİL 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 677 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 18 ] "İçtihat Metni" Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillere göre; miras bırakanın malik olduğu 100 parsel sayılı taşınmazını oğlu M...’nın eşi (murisin gelini) davalı A...’ye ölünceye kadar bakma akti ile 16.12.1983 tarihinde temlik ettiği, murisin 12.4.1984 tarihinde ölümünden sonra bazı mirasçıların, yapılan bu temlikin muris muvazaası ile illetli olduğu iddiası ile açtıkları davaların kabulle sonuçlanarak derecattan geçmek suretiyle kesinleştiği dosya içinde bulunan aynı mahkemenin 1999/370 esas 2000/244 karar ve 2003/245 esas 2003/359 karar sayılı dosyaları ile sabittir....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’ın 05/08/2002 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak son eşi davalı ile, ilk evliliğinden olma çocukları davacılar ve dava dışı oğlu ...’ın kaldığı, miras bırakanın ayrıca mirası reddeden ... ve ... isimli kızlarının olduğu, mirasbırakanın maliki olduğu çekişme konusu 17 numaralı dükkan ve 1 numaralı meskeni, ile dava dışı 35/A ile 35/B numaralı dükkanları aynı resmi senet ile 23/05/2002 tarihinde davalı eşine satış suretiyle temlik ettiği, davalının 17 numaralı dükkanı 26/05/2003 tarihinde dava dışı ...’ye; 1 numaralı meskeni ise yine dava dışı İz Konut Kooperatifine satış suretiyle temlik ettiği, alınan bilirkişi raporundan taşımazların satış tarihi itibariyle toplam değerinin 33.875,00 TL olduğu, mahkemece bu değerden davacıların miras payına isabet eden kısma ilişkin kabul kararı verildiği anlaşılmaktadır....
Tereke, ölen bir kimsenin mal, hak, alacak ve borçlarının tümünü ifade eder. Yani miras bırakanın ölüm tarihine göre bırakmış olduğu, maddi veya maddi olmayan, genellikle para ile ölçülmesi mümkün aktif ve pasif değerlerin karşılığıdır. Miras ise, terekeden daha geniş kapsamlıdır. Miras bırakanın hak ve borçları da mirasçılara ve terekeye intikal edecektir....
Ayrıntıları Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 16.04.2008 tarihli ve 2008/4- 332 E., 2008/336 K. sayılı ilamında ve bu hususta yerleşik hale gelmiş kararlarda belirtildiği üzere; “Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli ise miras reddedilmiş sayılır. Mirası hükmen reddetmiş sayılan kişi, tereke alacaklıları aleyhinde husumet yönelterek bu durumun tespitini isteyebileceği gibi bunu def'i yolu ile de ileri sürebilir.” Başka bir anlatımla, mirasın hükmen reddinde mirasçının ret iradesini açıklama zorunluluğu yoktur. Mirasçı alacaklılara karşı bir süreye bağlı kalmaksızın terekenin borca batık olduğu tespitini açacağı bir dava ile isteyebilir. Hükmen ret adından da anlaşıldığı gibi, ancak alacaklılara karşı açılacak bir dava ile tespit edilebilir. İtiraz veya savunma yolu ile de ileri sürülebilecektir....