Keza taşınmazın 1/2 oranında adına tescilini istemek temliken tescil olarak değerlendirilemeyeceğine göre, davacının bu beyanı ile temliken tescil talebinden feragat ettiğini kabul ettikten sonra fen bilirkişisinden ifrazın mümkün olup olamayacağı hususunda 05.03.2016 tarihli rapor almakla davayı temliken tescil olarak yargılamaya zımnen devam etmiştir. Diğer yandan, gerekçede 1/2 payın davacı adına tescil edilemeyeceği gerekçeleri yerine temliken tescil koşullarını tartışmakla esasında ıslah ve feragat olgusunu da kabul ettiği söylenemez. Mahkemece, davacının talebine konu yerin ifraz kabiliyetini, ilgili idari birimlerden sormak yerine fen bilirkişisinden görüş alması ve bu görüşe itibarla da hüküm kurması ayrıca hatalı olmuştur....
(Muhalif) (Muhalif) KARŞI OY Dava, temliken tescil; mümkün olmadığı takdirde yapı bedelinin tahsili isteğine ilişkindir. Davacı, 204 ada 3 parsel sayılı taşınmazda bulunan evinin kapsadığı alanın temliken tesciline, olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemiştir. Temliken tescil koşulları çaplı taşınmazda mümkün olmadığından ancak bina kadastro tespitinde beyanlar hanesinde yer aldığından ikinci kademe talep olan tazminat hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekir. Davacının evinin kadastro tutanağında ve tapu kaydının beyanlar hanesinde gösterilmesi nedeniyle 3402 sayılı Kanunun 12/3 maddesine göre hakdüşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez. Bu nedenle sayın çoğunluğun onama görüşüne katılamıyoruz....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.10.2000 gününde verilen dilekçe ile gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayalı temliken tescil olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava satış vaadi sözleşmesine dayalı temliken tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.03.2007 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.09.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 949 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 355/6272 payının miras bırakanı ... tarafından satın alındığını, tapunun dava dışı ... adına tescil edildiğini, taşınmaz üzerine 1985 yılında iyi niyetle bina yaptırdığını , ancak taşınmazın ... Tarafından danışıklı olarak davalıya satıldığını ileri sürerek Medeni Kanunun 724 . maddesi uyarınca temliken tescil istemiştir. Davalı, taşınmazı tapudan iyi niyetle satın aldığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinden devreden dosyada, davacı ..., kendisinin çekişmeli taşınmaza iyiniyetle bina inşa ettikten sonra davalılar adına tescil ilamıyla tapu kaydı oluştuğunu, şu durumda davalılar adına tapulu olan taşınmaza iyiniyetle bina inşa ettiğinden bahisle taşınmaz üzerinde binanın kapsadığı alan hakkında bedeli karşılığında temliken tescil istemine dayalı olarak dava açmıştır. İddianın ileri sürülüş biçimine ve tarafların dayandığı delillere göre, taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nın 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine yönelik olup davanın niteliği itibariyle mahkemeden yenilik doğurucu (ihdas edici) karar almayı gerektirir. 3402 sayılı ... Kanunu'nun 25/son fıkrası hükmünce, yenilik doğurucu hüküm almayı gerektiren davalara ... Mahkemesinde bakılamaz. Bu durumda davaya bakma görevi, Asliye Hukuk Mahkemesine aittir....
TAŞKIN SULARA VE SU BASKINLARINA KARŞI KORUNMA ... [ Madde 1 ] 4373 S. TAŞKIN SULARA VE SU BASKINLARINA KARŞI KORUNMA ... [ Madde 2 ] "İçtihat Metni" Celal İle Hazine ve H... Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kabulüne dair (Boyabat Sulh Hukuk Hakimliği)'nden verilen 07.02.2008 gün ve 106/61 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı kadastroca tespit dışı bırakılan 2 kıt'a taşınmazın vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir....
Davalı, elatmanın önlenmesi isteminin reddini savunmuş, karşı davasında da taşınmazların öncesinde davacının babasına ait olduğunu, davacının babasının dava konusu yerleri üzerinde hayvan beslemek amacıyla besihane yapması için kendisine verdiğini, iyiniyetle binaları yaptığını, davacının bu durumu bilerek taşınmazı kendisini mağdur etmek amacıyla satın aldığını ileri sürerek temliken tescil istemiştir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin reddine, temliken tescil isteminin kabulüne karar verilmiş, hükmü elatmanın önlenmesi davasının davacısı ... ve katılma yoluyla temliken tescil davasının davacısı ... da yararlarına vekalet ücreti hükmedilmemesi nedeniyle temyiz etmiştir.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, karşı dava ise temliken tescil istemine ilişkindir. 1-Öncelikle davacı ...'...
Yukarıda da açıklandığı gibi temliken tescil isteminde bulunabilmek için davacının kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermiş olması gerekir. Dosya içerisindeki belgeler ile açıklanan durum karşısında davacının kendisinden beklenen dikkat ve özeni gösterdiğini söylemek olanaklı değildir. Kısaca söylemek gerekirse temliken tescil davasının sübjektif koşulu somut olayda gerçekleşmemiştir. Diğer yandan temliken tescil davasında ödenen bedelin daha önce davalı ... Başkanlığına ödenmesi nedeniyle zemin bedelinin davalı ... Başkanlığından tahsiline karar verilmesi de doğru değildir. Temliken tescil davalarında hasım taşınmaz malikidir. Davalı ... Başkanlığına ödenen para ancak sebepsiz zenginleşme nedeniyle tazminat davasına konu olabilir. Diğer bir anlatımla, davalı ... Başkanlığının davada pasif dava ehliyeti bulunmamaktadır....
Mahkemenin ortaya konan bu olguları bir yana bırakarak zamanaşımı varlığından sözedip temliken tescil istemini red etmesi yasaya aykırı olmuştur. Temliken tescil davalarının kabul edilmesi için; Tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla bir yapı yapılmış olmalıdır. Anılan maddede bina sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Bu yapıyı kendi malzemesi ile yapan kişinin, inşaatın başlangıcından bitimine kadar iyi niyetli olması, diğer bir anlatımla zeminin kendisine ait olduğu, ya da 5.7.1944 tarihli 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi mülkiyetin ileride kendisine geçirileceği inancıyla hareket etmesi gereklidir. (subjektif koşul) Yapının, dava tar...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.09.2010 gününde verilen dilekçe ile TMK 724'e dayalı temliken tescil, kabul edilmediği takdirde muhdesatın aidiyetin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, TMK 724. maddeye dayalı temliken tescil, mümkün olmadığı takdirde muhdesatın aidiyetinin tespiti talebine ilişkindir. Mahkemece, taşınmaz üzerindeki yapının tamamlanmamış olması nedeniyle temliken tescil şartlarının oluşmadığından temliken tescil talebinin reddine, muhdesat aidiyeti tespiti talebi yönünden ise davacının hukuki yararı olmadığından reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....