Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nafaka ve Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve velayet yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadının açtığı tedbir nafakası davasına birleşen; davalı-davacı erkek tarafından açılan evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davasında, ilk derece mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle, kadının bağımsız tedbir nafakası davasının kısmen kabulü ile erkeğin boşanma davasının kabulüne ve tarafların boşanmaları ile kadının velayet ve nafaka taleplerinin kabulüne, erkeğin tazminat taleplerinin reddine dair hüküm kurulmuştur....
KARŞI OY YAZISI Anlaşmalı boşanmanın fer'i hükmü olan velayet konusunda eşler arasındaki çekişmenin sürdüğü konusunda değerli çoğunluk ile aramızdaki görüş birliğine rağmen temyizi velayet ile sınırlayarak anlaşmalı boşanma hükmünün boşanma bölümünün kesinleşmesine sebebiyet vermeleri anlaşmalı boşanmanın lafzı ve ruhu ile bağdaşmamaktadır....
KARŞI OY YAZISI Anlaşmalı boşanmanın fer'i hükmü olan velayet konusunda eşler arasındaki çekişmenin sürdüğü konusunda değerli çoğunluk ile aramızdaki görüş birliğine rağmen temyizi velayet ile sınırlayarak anlaşmalı boşanma hükmünün boşanma bölümünün kesinleşmesine sebebiyet vermeleri anlaşmalı boşanmanın lafzı ve ruhu ile bağdaşmamaktadır. Farklı düşünüyorum....
Maddesinde düzenlenen önlem nafakası olduğu, davacı tarafından tedbir mahiyetinde olan önlem nafakası istemli iş bu davanın ise boşanma ve ferilerine ilişkin karar istinaf incelemesinde iken açıldığı, nafaka talebinin geçici önlem olarak tedbiren her zaman artırılıp azaltılabileceği, dosya istinaf incelemesinde olduğundan tedbiren istenen nafakanın artırılmasının istinaf incelemesi yapan ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Dairesinden talep edilmesi gerektiği, mahkememizce davanın görülmesinin nafaka talebi yönünden mükerrerliğe sebebiyet verebileceği, böylelikle davacının önlem nafakası davası açmasında ve mahkememizden talepte bulunmasında hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle dava usulden red edilmiş ise de elde dava TMK'nun 197. Maddesinde düzenlenen tedbir nafakasına ilişkindir. Dava, evliliğin devamı sırasında kadın eş tarafından, erkek eşe karşı açılan tedbir nafakası isteğine ilişkindir....
Mahkemece davacı kadının açmış olduğu boşanma davasında boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin kadına verilmesine, çocuk için iştirak nafakasına, kadın yararına maddi ve manevi tazminata ve yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Davalı erkeğin kusur belirlemesi, velayet, tazminatlar ve nafakalara yönelik temyizi Dairemizin 01.06.2016 tarih 2015/18527 esas ve 2016/10819 karar numaralı ilamı ile reddedilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir. Davacı kadın 10.07.2017 tarihli dilekçe ile davalı erkekle barıştıklarını ve davadan feragat ettiğini bildirmiştir. Boşanma hükmü taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Davada verilen boşanma hükmü temyiz edilmeden kesinleştiğinden feragat beyanı boşanma hükmü yönünden hukuken geçerli sonuç doğurmaz. Ne var ki, temyize konu olduğundan; mahkemece verilen hüküm kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve velayet yönünden henüz kesinleşmemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davac dilekçesindeki hususları kabul etmediklerini, davacının kusurlu eylemleri nedeniyle müvekkilinin evden ayrıldığını, açılan davanın reddine, müşterek çocuğun geçici velayetinin tedbiren müvekkiline verilmesine, müvekkili lehine 200.000 TL maddi, 200.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine, müvekkili için aylık 250 TL , müşterek çocuk için aylık 250 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, karar kesinleştikten sonra nafakaların yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devamını talep etmiştir. Mahkemece 20/10/2021 tarihli duruşma zaptının 3 nolu ara kararı ile müşterek çocuğun çocuğun üstün yararı göz önünde tutularak ortak çocuğun velayetin tedbiren davacıya verilmesine, karar verildiği, davalı vekilinin 12/01/2022 tarihli duruşma celsesinde geçici velayet yönünden itirazda bulunduğu görülmüştür....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davac dilekçesindeki hususları kabul etmediklerini, davacının kusurlu eylemleri nedeniyle müvekkilinin evden ayrıldığını, açılan davanın reddine, müşterek çocuğun geçici velayetinin tedbiren müvekkiline verilmesine, müvekkili lehine 200.000 TL maddi, 200.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine, müvekkili için aylık 250 TL , müşterek çocuk için aylık 250 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, karar kesinleştikten sonra nafakaların yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devamını talep etmiştir. Mahkemece 20/10/2021 tarihli duruşma zaptının 3 nolu ara kararı ile müşterek çocuğun çocuğun üstün yararı göz önünde tutularak ortak çocuğun velayetin tedbiren davacıya verilmesine, karar verildiği, davalı vekilinin 12/01/2022 tarihli duruşma celsesinde geçici velayet yönünden itirazda bulunduğu görülmüştür....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı vekili istinaf dilekçesinde; velayet yönünden yerel mahkeme kararının kaldırılarak, müşterek çocukların velayetlerinin anneden alınarak, müvekkiline verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; velayetin tedbiren düzenlenmesine, birleşen dava TMK'nın 161. maddesi gereğince zina hukuksal sebebine dayalı, karşı dava ise: TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca düzenlenen boşanma ve boşanmanın ferisi niteliğindeki taleplere ilişkindir....
boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar tahsilde tekerrüre mahal vermemek kaydıyla AYNEN DEVAMINA, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren Salih yararına aylık 750,00 TL, Ömer ve Yusuf yararına aylık 650,00'şer TL olmak üzere toplam 2.050,00 TL iştirak nafakasının davalı kocadan alınarak davacı kadına velayeten ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, Davacı kadının maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, TMK m.174/1 gereğince 50.000- TL maddi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, Davacı kadının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, TMK m.174/2 gereğince 50.000- TL manevi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, "karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet, davacı kadın yararına hükmedilen manevi tazminat ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayet haklarının davacı kadına verilmesine, davacı kadın yararına manevi tazminata ve müşterek çocuklar yararına ise nafakalara hükmedilmiş, hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet, davacı kadın yararına hükmedilen manevi tazminat ve nafakalar yönünden temyiz edilmiştir. Boşanma hükmü temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Davacı ... Kaçar 29.12.2015 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirmiştir....