DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; iştirak nafakasının artırılması, yoksulluk nafakası ve TMK.nun 174/2. Maddesine dayalı manevi tazminat davası olup, birleşen dava ise TBK.nun 58. maddesine dayalı manevi tazminat davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; Asıl dava; iştirak nafakasının artırılması, yoksulluk nafakası ve TMK.nun 174/2. maddesine dayalı manevi tazminat davası olup, birleşen dava ise TBK.nun 58. maddesine dayalı manevi tazminat davasıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294- 297. maddelerinde hükmün tefhimi, nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir....
Bu istek, boşanma davası açılmış olması sebebiyle Türk Medeni Kanununun 169. maddesi çerçevesinde takdir edilecek tedbir nafakasının artırılması istenen miktar kadar takdir ve tayin edilmesi niteliğindedir. Öyleyse davalı eş ve yanında bulunan müşterek çocuk yararına tayin edilen tedbir nafakalarının boşanma davasının açıldığı tarihten geçerli olmak üzere takdir edilmesi gerekirken, daha önceki tedbir nafakası davasının açıldığı 8.3.2006 tarihinden başlatılması usul ve yasaya aykırıdır. 3-Davalı ve çocuğun ... il merkezinde, davacının ise bu ile bağlı Araç ilçesinde ikamet ettikleri anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl dava yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; tarafına bağlanan aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye, müşterek çocuğa bağlanan aylık 250,00 TL iştirak nafakasının da artırılarak aylık 750,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili verilen kararı; davaların birlikte görülmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, tedbir nafakasının boşanma davası ile birlikte görülmesi gerektiğini, mahkemece delillerin hatalı değerlendirildiğini, kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek istinaf etmiş, kararın kaldırılıp taleplerin reddine karar verilmesini istemiştir. Davacılar vekili istinaf başvurusuna cevap vermemiştir. Dava; TMK'nun 197 maddesi uyarınca hükmedilen tedbir nafakasının artırımı ve eğitimine devam eden reşit çocuk lehine yardım nafakası istemine ilişkindir. Evlilik birliğinin korunması ve devamının sağlanması için eşlerin asgari ölçüde uyması gereken bazı yükümlülükler ve karşılamaları gereken bazı ortak giderler mevcuttur. TMK'nın 185/3 maddesi gereğince; eşler birlikte yaşamak; birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadır. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği, her iki eşin birliğin giderlerine katılma zorunluluğu vardır....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; davalının istinaf talebinin reddi ile, müvekkili lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatın ve müvekkili lehine hükmedilen tedbir/yoksulluk nafakasının hakkaniyet oranında artırılması ile kararın bu yönden kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı; ilk derece mahkemesi kararının bozularak davanın reddine, müşterek çocukların velayetlerinin kendisine verilmesi ve hükmedilen nafakanın kaldırılması istemiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın artırılması ve nafakanın kaldırılması davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Asıl dava ile iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması, karşı dava ile de iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması istenmiştir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Karar taraflarca temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2009/449 Esas ve 2009/833 Karar sayılı boşanma dosyası ile hükmedilen 300,00 TL yoksulluk nafakasının artırılmasına karar verilmiş ise de, taraflar arasında Batman 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nde görülen nafaka artırım davası ile yoksulluk nafakasının 300,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, iş bu kararın temyizi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2010/3451 Esas ve 2010/3772 Karar sayılı düzelterek onama kararı ile 250,00 TL'ye çıkarılmıştır. Mahkemece yoksulluk nafakasının 250,00 TL üzerinden artırılması gerekirken 300,00 TL üzerinden artırılması doğru görülmemiş ancak bu husus sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....
Davacı-karşı davalı kadın lehine, TMK'nın 197. maddesi kapsamında hüküm altına alınan toplamda 3.600,00 TL tedbir nafakasının miktarı, karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesi kararı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a bendine göre kesin netiliktedir. Açıklanan nedenle temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince ; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kendi davasının reddi, tedbir nafakası ve ziynet alacağı yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; kendi davasının reddi ve tedbir nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....
adında çocuklarının olduğunu, davalının müvekkiline hakaret ettiğini, şiddet uyguladığını ve başka bir kadınla da ilişkisi olduğunu, davalının müşterek konutu terk ettiğini, gerek davacının gerekse çocuklarının infak ve iaşesi ile masraflarını karşılamadığını, bu nedenle davacı için 1000,00 TL, müşterek çocuk ... için 850 TL, müşterek çocuk ... için 650 TL, olmak üzere toplam 2500 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacının iddialarının asılsız olduğunu, eş ve çocuklarının ihtiyaçlarını karşıladığını, bu nedenle davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 800 TL, müşterek çocuk .... için 600 TL, müşterek çocuk ... için 600 TL olmak üzere aylık toplam 2.000,00 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....