Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada; ayrı yaşamda haklılık iddiasına dayanılarak 350 TL tedbir nafakası talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, davanın kabulü ile 350 TL tedbir nafakasına hükmedilirken, “Davacı kendini vekil ile temsil ettirmiş ise de, adli yardımdan yararlanarak baro tarafından vekil görevlendirildiği anlaşılmakla, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurulmuştur.Hüküm, davacı vekilince, vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir.Somut olayda; dava, adli yardım talepli olarak açılmıştır.Yargılama ve hüküm, ancak davanın tarafları hakkında verilebilir....
in babası aleyhine usulüne uygun harcı yatırılarak açtığı bir yardım nafakası davası bulunmamaktadır. Bu durumda, dava tarihinden...'in ... olduğu tarihe kadar ... için tedbir nafakasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken bu husus nazara alınmadan müşterek çocuk ... yararına ... olduğu tarihten itibaren yardım nafakasına hükmedilmesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 4. bendinin hükümden tamamen çıkartılmasına, yerine 4. bent olarak " müşterek çocuk ... için dava tarihinden ... olduğu 20.01.2013 tarihine kadar aylık 250 TL. tedbir nafakasına hükmolunmasının ve bu miktarın davalıdan alınıp davacı ...'...
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....
Açıklanan sebeplerle, davalı tarafın yerinde görülmeyen istinaf itirazının reddine, davacı tarafın istinaf itirazının kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının infazda tereddüte yol açmaması açısından tamamen kaldırılarak, Türk Medeni Kanununun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak, davacı yararına aylık 4.000,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesi ve davacı vekilinin istinaf yargılaması sırasında aylık 10.000 TL tedbir nafakası verilmesine yönelik talebinin Dairemizce verilen karar kesin nitelikte olduğundan konusu kalmadığından tedbir talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/06/2014 NUMARASI : 2013/865-2014/569 Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Karar, davalı tarafından temyiz harç ve masrafları yönünden adli yardım kararı verilmesi istemli olarak temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 448. maddesi hükmü uyarınca, davalının temyiz harç ve giderleri ile ilgili adli yardım talebi bakımından söz konusu yasa hükümlerinin uygulanması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tedbir ve yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 45.80 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 22.09.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/02/2014 NUMARASI : 2013/103-2014/101 Taraflar arasında görülen tedbir ve yardım nafakası davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 108.60 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 15.01.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/06/2014 NUMARASI : 2013/951-2014/499 Taraflar arasındaki tedbir ve yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 25.03.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
300,00 TL tedbir nafakasına hükmedilerek, yoksulluk nafakası ile tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece nihai hükümde birleşen nafaka davasına ilişkin ara karar gereği bağlanan tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı olarak karar verilmiş, ancak iş bu talep sonucuna yönelik nihai bir karar verilmemiştir. Birleşen tedbir nafakasına ilişkin olarak tedbir nafakasının kimden tahsil edileceği kararda açıkça belirtilmemiştir. Verilen kararın bu haliyle infaz olanağı yoktur. Bu bakımdan Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/2-3 ve 297/2. maddelerine uygun şekilde hüküm kurulmak üzere bozma kararı vermek gerekmiştir. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-davacı lehine takdir edilen yardım nafakası çoktur. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....