WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece davanın esasına dair yapılan değerlendirmede bu rapor nazara alınmadan,gerektiğinde raporda şerh düşülmüş olan polis merkezinin bu raporla ilgili evrakları celbedilip incelenmeden, tarafların müşterek çocukları olan davacı tanıklarının hısımlık nedeniyle tanıklıktan çekinmelerini gerekçe göstererek eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. b-Davacı kadın yanında bulunan müşterek çocuklar için tedbir nafakası isteğinde bulunmuştur.Yargılama sırasında davalı erkeğin müşterek konuttan ayrılmış olduğu iddia edildiğine göre davalı erkeğin evden ayrıldığı tarih tespit edilerek bu tarihten itibaren anne yanındaki çocuklar lehine tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken bu yönde hüküm kurulmamış olması da doğru değildir....

    ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2014 NUMARASI : 2013/254-2014/128 Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili ile davalının iki aydır ayrı yaşadığını ileri sürerek; ayrı yaşamda haklılık nedeni ile davalının, müvekkili için aylık 1.000 TL ve müvekkilinin yanında bulunan kızı R.. N..r için 500 TL tedbir nafakası ödemesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının, hiçbir sebep yok iken müşterek çocuk R.. N..'u da yanına alarak ortak konuttan ayrıldığını, dönmesi için yapılan teklifleri de kabul etmediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Tedbir Nafakası Artırımı-Yardım Nafakası KARAR DÜZELTME İSTEYEN Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına-kısmen onanmasına dair Dairemizin 13.10.2010 gün ve 16242-16773 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle, ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme oranında...

        Davacı kadının adli yardım talebi kabul edilmiştir....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı asıl, adli yardım talepli istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi tarafından hükmedilen nafakaya itiraz ettiğini, ödeme gücünün bulunmadığını, salgından dolayı işsiz kaldığını, çalışmadığını, ayrıca yargılama gideri ve vekâlet ücreti hükmüne de itiraz ettiğini beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesi uyarınca, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava, boşanma davası niteliğindedir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı erkek tarafından, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ile müşterek çocuk lehine hükmedilen tedbir-iştirak nafakası ve yargılama giderleri ile vekâlet ücreti yönünden, adli yardım talepli olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "davalı erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret ettiği ve evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, davalı erkeğin bu davranışları ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda kusurlu olduğu, Türk Medeni Kanunu'nun 162.maddesi şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle tarafların Türk Medeni Kanunu'nun terditli olarak talep edilen 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı kadın yararına aylık 350 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 15.000 TL maddi, 8.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı taraf; tazminatların ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik süresinde ve adli yardım talepli olarak istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Davacı taraf, istinafa başvuru dilekçesinde; adli yardım talebinde bulunmuştur....

        Madde uyarınca tedbir nafakası talebinin kısmen kabulü ile dava tarihi 12/11/2019 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, hükmedilen nafakanın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının müşterek çocuk Ayaz Baran Keskin için tedbir nafakası talebinin reddine, karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili 26/01/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin emekli olup bakıma muhtaç çocuklarının refahını yüksek tutmak için ve evin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla inşaatlarda çalıştığını, müteahhitlik yapmadığını, hükmedilen nafakanın müvekkilini zor duruma düşüreceğini, bu nedenle yerel mahkeme kararının müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir....

        Davada; müşterek çocukların her biri için aylık 500,00 TL yardım nafakası talep edilmiş, mahkemece her biri için 125,00 TL nafakaya hükmedilerek, aylık 375,00 TL yönünden davacının talebi reddedilmiştir. Her bir çocuk yönünden reddedilen yardım nafakası miktarının yıllık toplamı 5.880,00 TL'yi geçmemektedir. Hüküm, reddedilen yıllık iştirak nafakası miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların, istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir (6100 sayılı HMK m.352). Yukarıda açıklanan nedenlerle; her bir çocuk yönünden reddedilen nafaka miktarı itibarıyla mahkeme kararı kesin olduğundan davacı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Hüküm davalı tarafından temyiz harcı yatırılmadan ve adli yardım talep edilerek temyiz edilmiştir. Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı HMK’nun 334 -340 maddelerinde düzenlenmiş olup aynı kanunun 336/3 maddesine göre adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay’a da yapılabilir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından reddedilen boşanma davası ve kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı, temyiz dilekçesinde adli yardım talebinde bulunmuştur. Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334-340. maddelerinde düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 336. maddesinin üçüncü fıkrasına göre adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay’a da yapılabilir ve 337. maddesinin birinci fıkrası uyarınca da duruşma yapılmaksızın talep hakkında karar verilebilir....

            UYAP Entegrasyonu