Temyiz Sebepleri Davacı kadın vekili; hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarlarının çok az olduğunu, müvekkilinin yıllarca aldatıldığını, erkeğin mal varlığının çok fazla olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, boşanma davası olup, uyuşmazlık kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarında isabetsizlik olup olmadığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 174 üncü ve 175 inci maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri. 3....
İlk derece mahkemesince; davacının davasının kabulü ile tarafların TMK m.166/2 uyarınca boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, müşterek çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, davalı lehine dava tarihinden itibaren hükmedilen aylık 400- TL tedbir nafakasının, karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak devamına, nafakanın ÜFE TÜFE oranında arttırılmasına, müşterek çocuk lehine dava tarihinden itibaren hükmedilen aylık 600- TL tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, nafakanın ÜFE TÜFE oranında arttırılmasına, davalının ziynet eşyası istemi yönünden harcı yatırılarak usulüne uygun açılmış bir dava bulunmamakla bu istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına hükmolunmuştur. Davacı erkek vekili aleyhine hükmolunan nafaka miktarları ile davalı kadın vekili yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın istinaf dilekçesinde adli yardım talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması - Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle taraflar arasındaki evliliğin halen devam etmesine, davacı kadın yararına hükmedilen nafakanın tedbir nafakası (TMK.m.197) niteliğinde bulunmasına, mahkemece gerekçeli karar başlığında ve hüküm bölümünde yardım nafakası olarak nitelendirilmesinin sonuca etkisinin bulunmamasına göre davalı erkeğin tedbir nafakası davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir . 2-Davalı erkeğin aile konutu şerhi konulması davası yönünden temyizinin incelenmesine gelince; Davacı kadının, dava dilekçesinde kendisi yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi talebi yanında, davalı erkek...
Dava, yardım nafakası davasıdır. Yardım nafakasını düzenleyen TMK'nın 328.maddesinde, çocuk ergin olmasına rağmen eğitimi devam ediyorsa ana ve babanın bakım görevinin çocuğun eğitimi sona erinceye kadar devam edeceği hükme bağlanmıştır. Mahkemece yardım nafakası miktarı belirlenirken, davacının ihtiyaçları ve anne babanın geliri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır.TMK'nın 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi gözetilerek belirlenecek nafakanın, davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tedbir nafakası ve yardım nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 30,30 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 21.05.2014 günü oybirliğiyle karar verildi....
İstek halinde nafakanın gelecek yıllarda ne miktarda arttırılacağının karara bağlanması ancak irat biçiminde ödenmesine karar verilen yoksulluk nafakası (TMK.md.176/son), iştirak nafakası (TMK.md.182/3), soybağının hükümleri içinde yer alan ana ve babanın çocuğa karşı nafaka mükellefiyetinde (TMK.md.330/2) ve yardım nafakasında (TMK.md.365/son) söz konusudur. Tedbir nafakasının istek olsa bile gelecek yıllarda artış miktarının karara bağlanması mümkün bulunmamaktadır. Bu yasal durum gözetilmeden kadın için takdir edilen tedbir nafakasının her yıl DİE'nin belirlediği TEFE oranında arttırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne varki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK.md.438/7)....
Davacı erkek vekilinin istinaf başvurusuna ilişkin olarak; davacı tarafça açılan davaların davalı Ayfer için bağlanan tedbir nafakası ile davalı T5 bağlanan yardım nafakasının kaldırılması davasına ilişkin olduğu, davalı Ayfer için boşanma kararı ile hükmedilen yoksulluk nafakasının bulunmadığından burada TMK'nun 177. maddesinin uygulanamayacağı, davalı Ayfer yönünden TMK'nun 201. maddesinde düzenlenen yetki kuralının geçerli olduğu, bu maddeye göre evlilik birliğini koruyucu tedbirlerden olan tedbir nafakasına ilişkin davaların eşlerden herhangi birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceğinin düzenlendiği, davacının davalı Ayfer yönünden yerleşim yeri mahkemesinde dava açmasının usul ve yasaya uygun olduğu, davalı Fatma Nur yönünden açılan yardım nafakasının kaldırılması davası yönünden ise; TMK'nun 365/6. maddesinde yetkili mahkemenin taraflardan birinin yerleşim yeri mahkemesi olduğunun düzenlendiği, bu durumda davacının yardım nafakasının kaldırılması talebi yönünden yetkili mahkemede...
in reşit oldukları dolayısıyla bu davacılar için tedbir nafakası değil yardım nafakası talep etme haklarının bulundukları bu nedenle tedbir nafakasının arttırılması yönündeki davanın reddine karar verilmiş, hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.HUMK.nun 76.maddesi (HMK. m.33) ve 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı YİBK'na göre olayları izah taraflara, kanunları resen uygulamak ve dolayısıyla hukuki nitelendirmede bulunmak hakime ait bir görevdir.Somut olayda, davacılar dava tarihi itibariyle reşittir.Daha evvel ... Aile Mahkemesi'nin 25.06.2009 tarih ve 2007/366E-2009/588K sayılı kararında davacılardan ... ve ... için 160'ar TL,... ve ... için 240'ar TL YARDIM NAFAKASI takdir edildiği sabittir. O halde davadaki istemin daha önce hükmedilen yardım nafakasının artırılması olarak değerlendirilmesi gerekir. Mahkemece, hukuki yanılgı sonucu davanın tedbir nafakasının artırılması olarak nitelendirilmesi isabetli bulunmamıştır....
Mahkemece verilen karar maddi manevi tazminat, tedbir - iştirak - yoksulluk nafakası miktarları yönünden istinaf edilmiş olup diğer yönlerden istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
İstinaf Sebepleri Davacı-davalı erkek vekili, müvekkiline yüklenen kusurların af kapsamında kaldığını, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadının karşı davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet düzenlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ve miktarları ile erkeğin reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası talebi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....