tarafından açılan Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi kapsamındaki bağımsız tedbir nafakası davası, derdest boşanma davası ile birleştirilerek hüküm tesis edilmiştir....
Talep halinde gelecek yıllarda artış miktarı belirlenecek olan nafakalar, iştirak (TMK.md.182/3), yoksulluk (TMK.md.176/4) ve yardım nafakası (TMK.md.365/son) dır. Tedbir nafakası için bu mümkün değildir. Bu husus nazara alınmadan, nafakanın gelecek yıllarda artış miktarının karara bağlanması da doğru bulunmamış, bu yöne ilişkin ilk derece mahkemesi hüküm kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Sonuç olarak; davalı erkeğin boşanma davası ve fer'ilerine yönelik istinaf taleplerinin esastan reddine, davalı erkeğin kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf taleplerinin kısmen kabulüne, sair istinaf taleplerinin esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek sonuç ve kanaatine varılmıştır. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- Davalı erkeğin boşanma davası ve fer'ilerine yönelik istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1- b-1 bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- Davalı erkeğin TMK’nın 197....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka (Boşanma) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Boşanma davasının 31.03.2006 tarihinde açıldığı, davacı kadının 14.11.2006 tarihinde işe girdiği ve çalışmaya başladığı mahkemece verilen boşanma hükmünün 4.5.2007 tarihinde kesinleştiği halde davacı için takdir edilen 300,00 YTL. nafakanın dava tarihinden kararın kesinleştiği tarihe kadar tedbir nafakası, karar kesinleştikten sonra 14.11.2006 tarihine kadar yoksulluk nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de; Bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Bunlara mukabil 17/05/2018 tarihli ön inceleme duruşmasında davacı-davalı kadın yararına aylık 300 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş iken nihai karar ile birlikte gerekçesi açıklanmaksızın tedbir nafakasının aylık 250 TL ye düşürülmesi doğru olmamış, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, günün ekonomik koşulları ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleşme tarihine kadar davacı-davalı kadın yararına aylık 500 TL tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmiştir. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, günün ekonomik koşulları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, nafakanın niteliği, ortak çocuğun yaşı ve ihtiyaçları dikkate alındığında davacı-davalı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat ile ortak çocuk için takdir edilen iştirak nafakası azdır....
ve müşterek çocuk lehine aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, TMK'nın 197. maddesi uyarınca açılan ve birleşen tedbir nafakası davasında ise, kadın lehine birleşen dava tarihinden itibaren geçerli olmak, önceki ara kararlarla takdir edilen tedbir nafakaları ile tahsilde tekerrür oluşturmamak ve boşanma kararının kesinleşmesine kadar devam etmek üzere TMK'nın 197. maddesi uyarınca aylık 750,00 TL tedbir nafakasına, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (A) bendinin 5 no'lu maddesinin kaldırılmasına ve esas hakkında verilen karar uyarınca yıllık ÜFE oranında arttırılmak üzere davalı-davacı kadın lehine aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk lehine aylık 500,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen boşanma ve birleşen Türk Medeni Kanununun 197. maddesinden kaynaklanan tedbir nafakası davasında, mahkemece davacı-davalı erkek tam kusurlu bulunarak boşanma davasının reddine, davalı-davacı kadının ise nafaka davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (TCA m. 141/3). Mahkemenin, tarafların açıklamalarını dikkate alarak değerlendirmesi ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesi hukuki dinlenilme hakkının da (HMK m. 27) gereğidir....
Mahkemece 18/04/2023 tarihli ara kararı ile; "Mahkememizce verilen 19/10/2022 tarihli celsenin 4 no'lu ara kararı ile davacı tarafın tedbir nafakası talebinin kabulü ile talep doğrultusunda 1.500,00 TL nafaka bedelinin davalı taraftan alınarak davacıya ÖDENMESİNE karar verilmiştir. HMK 389. Maddesi gereğince mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeni hakkın elde edilmesini önemli ölçüde zorlaşacağından yada tamamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Yine TMK'nun Geçici önlemler başlıklı 169. Maddesinde " Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır." hükmü yer almaktadır. Verilen tedbir nafakası geçici önlemler kapsamındadır....
Bölge adliye mahkemesi kararının kadın tarafından tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyizi üzerine, hüküm Dairemizin 2020/6704 Karar sayılı bozma ilamıyla “velâyeti kadına verilen çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının, yoksulluk nafakasının ve maddî tazminatın az olduğundan bahisle” bozulmuştur. Bozma ilamına uyulmasına karar veren ilk derece mahkemesi; bozma kapsamındaki iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve maddî tazminat miktarı haricinde; kadın ve ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarlarını da artırmıştır. İlk derece mahkemesinin ilk kararında kadın ve çocuklar yararına aylık 250 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş ve Dairemiz ilamının (1.) bendi ile hüküm tedbir nafakası miktarları yönünden onanarak kesinleşmiştir. Kadın ve çocuklar yararına hükmedilen aylık 250 TL tedbir nafakası yönünden kesin hüküm oluşmuştur....
Boşanma davası açılmakla davalı kadının ayrı yaşama hakkı olduğu, yine kadın tarafından açılan önlem nafakası davasında verilen önlem nafakası da dikkate alınarak kadın lehine TMK 169.madde gereğince tedbir nafakası verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik, sosyal durumu ve hakkaniyete uygundur. Bu haliyle davacı erkeğin kadına tedbir nafakası verilmesi ve miktarına, kadının tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kanaat getirilen kusur durumu karşısında aylık düzenli geliri ve mal varlığı bulunmayan kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından TMK 175.madde gereğince kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesi ve TMK 166/5.maddesi gereğince artış oranına karar verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygundur. Ancak tarafların ekonomik, sosyal durumu ve hakkaniyet dikkate alındığında yoksulluk nafakası azdır....
Dairemizin 07.03.2016 tarih ve 2015/12967 esas. 2016/4381 karar sayılı ilamıyla, davalı-davacı erkeğin, kadının bağımsız olarak açtığı tedbir nafakası yönünden temyiz itirazlarının reddi ile davacı-davalı kadının eşine fiziksel şiddet uyguladığı, davalı-davacı erkeğin boşanma davası açmakta haklı olduğu ve erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verilmiştir. Bozma sonrası verilen ikinci kararda ise davalı-davacı erkeğin eşine birden fazla kez fiziksel şiddet uyguladığı, ve hakaret ettiği, davacı-davalı kadının ise eşine fiziksel şiddet uyguladığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı-davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu belirtilerek her iki boşanma davasının kabulü ile kadın yararına maddi ve manevi tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın tarafından açılan bağımsız tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne hükmedilmiştir....