Bu durumda özel sağlık sigortasından amaçlanan ise, (Sosyal Güvenlik Kurumunca sağlanan sağlık yardımlarına ek olarak) sigortalılara özel sağlık kuruluşlarından da sağlık desteği teminidir. İşveren tarafından özel sağlık kuruluşlarından, poliçe kapsamında yararlanabilmek amacıyla yaptırılan özel sağlık sigortasına ilişkin primlerinin sigortalı (ücret) geliri kapsamında değerlendirilmesi, özel sağlık sigortasının sağlık hizmeti biçimindeki (ayni) niteliği dikkate alındığında da isabetli bulunmamaktadır. Kaldı ki, özel sağlık sigortası primleri karşılığında teminat altına alınan sağlık yardımları nedeniyle oluşan ve özel sigorta şirketlerince karşılanan giderlerin Sosyal Güvenlik Kurumu yönünden “karşılanmayan sigorta riski” nedeniyle gider azaltıcı nitelikte bulunduğu da unutulmamalıdır. Aksine düşünce, Devletin özel sağlık sigortasının yaygınlaştırılması konusundaki politikasıyla da uyumlu bulunmamaktadır....
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacıların kazadaki yaralanması nedeniyle tedavi gördüğü Özel Acıbadem Hastanesi tarafından 30.075,00 TL'lik fatura düzenlendiği; davacı tarafın bu faturaya dayalı olarak tedavi giderlerinin, ... da dahil olmak üzere tüm davalılardan tahsilini talep ettiği görülmektedir. Davacıların talep edebileceği tedavi giderleri için ... uzmanı bilirkişiden alınan 20.04.2014 tarihli kök ve 13.06.2014 tarihli ek raporlarla, ...'nun sorumlu olduğu tedavi gideri SUT hükümlerine göre 18.884,73 TL. olarak hesaplanmış; mahkeme tarafından ise, "davacıların tedavilerinin acil hal kapsamında kalmadığı ve ... sorumluluğunun bulunmadığına ilişkin davalı ... savunmasının yerinde bulunduğu" gerekçesiyle, tedavi gideri talebinin reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili tarafından faturaya istinaden talep edilen tedavi giderlerinden bilirkişice SUT kapsamında hesaplama yapılmış olup anılan hesaplama yöntemi usul ve yasaya uygun değildir....
Diğer yandan; her ne kadar 1/6/2015 günü yürülüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nın A.5.b. maddesinde, tedavi süresine ilişkin geçici bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik zararının sağlık giderleri teminatı kapsamında olduğu ve bu teminatın da SGK'nin sorumluluğunda olduğu, bu nedenle sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığı açıklanmış ise de; 6111 sayılı Kanun ile değiştirilen KTK'nin 98'inci maddesinde SGK tarafından karşılanacak tedavi giderleri arasında, geçici işgöremezlik, bakıcı gideri ile belgesiz tedavi gideri tazminatı gibi belgesiz tedavi gideri sayılmamıştır. Bu durumda, SGK'nin sorumluluğu alt norm düzeyindeki genel şartlar ile genişletilemiyeceğinden, sözü geçen ilgili genel şart hükmünün uygulanma yeteneği bulunmamaktadır....
Davalı SGK vekili istinaf nedenleri olarak; trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılandığını, Sosyal Güvenlik Kurumu, bu kapsama girenler yönünden genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirlediğini, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit edildiğini, bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilemediğini, müvekkili Kurumca genel sağlık sigortalarına söz konusu Yönetmeliğin 45 maddesi kapsamında düzenlenen Sağlık Uygulama Tebliği hükümleri çerçevesinde sağlık hizmeti sağlanmakta olup davacının Sağlık Uygulama Tebliği hükümlerinin uygulanamayacağı yönündeki...
Sayın çoğunluğun kabulünde olan "tedavi giderlerinin özel sağlık kurumları rayicine uygun olması" hususu yasal hükmüne açıkca aykırılık teşkil etmektedir. Yasa hükmünün yorum yoluyla genişletilmesi ve değiştirilmesi mümkün değildir. Bu durumda yerel mahkeme hükmünün "Acıbadem Hastanesince düzenlenen sarf belgesine göre yapılan harcamaların tedavi tarihinde yürürlükte bulunan BUT-SUT tarifesine uygun olup olmadığı yönünden uzman doktor bilirkişiden rapor alınması gerektiği" gerekçesi ile bozulması gerekirken yazılı şekilde "harcamaların özel sağlık kurumları rayiçlerine uygun olup olmadığı yönünde inceleme yapılmasına ilişkin çoğunluk bozma gerekçesine katılamıyorum....
Ancak, ..., tüm tedavi giderlerinden değil, söz konusu madde kapsamında kalan belgeli ve resmi yada özel sağlık kuruluşlarında yapılan sağlık hizmet bedellerinden sorumludur....
Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu, tüm tedavi giderlerinden değil, söz konusu madde kapsamında kalan belgeli ve resmi yada özel sağlık kuruluşlarında yapılan sağlık hizmet bedellerinden sorumludur....
Yargıtayın ve Dairemizin yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere; daimi iş gücü kaybı tazminatı ile yaşam boyu bakım giderleri farklı tazminat kalemleri olup yaşam boyu bakıcı giderlerinin, tedavi gideri (sağlık gideri) teminatı kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 04/05/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; davacının bakıcı gideri tazminatının 442.481,17 TL olarak hesaplandığı ve davalı ... Şirketi'nin, tedavi gideri (sağlık gideri) teminatının kaza tarihindeki azami limitinin 125.000,00 TL olması nedeniyle, davalı ... Şirketi'nin bu miktardan sorumlu olduğu mütalaa edilmiş ve Mahkemece de, bu miktar üzerinden davacı lehine bakıcı gideri tazminatına hükmedilmiştir. Ancak davalı taraf yargılama aşamasındaki beyanlarında, davacının tedavi gördüğü ... Hastanesine tedavi giderleri için üç adet fatura karşılığı olmak üzere toplamda 124.000,04 TL ödeme yaptığını ve teminat limitinin tüketildiğini iddia etmiştir....
Dosya kapsamına göre; davalı Kurum ile dava dışı ... arasında akdedilmiş sağlık hizmeti satın alma sözleşmesi bulunduğu, davacıların, Kurumla sözleşmesi bulunan anılan özel sağlık kuruluşunda yapılan tedavi giderlerinden ilave ücreti (fark ücreti) aşan miktarın davalı Kurum tarafından ödenmesi için yaptıkları 05.01.2010 tarihli idari başvurunun Kurumca; 5510 sayılı Yasada, Genel Sağlık Sigortası Yönetmeliğinde ve Sağlık Uygulama Tebliğinde, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortalılarından Kurumun belirlediği ilave ücretten fazla ücret alması halinde bu ücretin sağlık hizmeti sunucularından mahsup edilerek genel sağlık sigortalılarına ödenmesi hususunda düzenleme bulunmadığından bahisle reddedildiği, davalı Kurum tarafından sağlık hizmeti satın alma sözleşmesine aykırı hareket edildiği gerekçesiyle anılan özel sağlık kuruluşuna cezai şart uygulandığı anlaşılmaktadır. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 62. maddesinde “Bu Kanun gereğince genel sağlık...
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, ....000 TL maluliyet, ....785,81 TL tedavi gideri tazminatının davalıdan tahsiline dair verilen karar, Dairemizce faiz türü yönünden düzeltilerek onanmıştır. Bu kez davalı ... şirketi vekili kararın düzeltilmesini istemiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Yargılama sırasında yürürlüğe giren ve 2918 sayılı yasanın 98.maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasanın 59. maddesinde, “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın "... tarafından karşılanacağı", Yasanın geçici ....maddesi ile de "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin ... tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59 uncu maddesine göre belirlenen tutarın %...'...