"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 1.Hukuk Dairesine gönderilmesine,17.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Samandağ Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 06/02/2012 NUMARASI : 2010/51-2012/111 Dava, muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 25.02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 04/02/2021 gün ve 2020/1989-2021/442 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’un 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nın 277 .maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....
Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....
Mahkemece, hata, hile ve bedelde muvazaa iddialarının birlikte ileri sürülemeyeceği, satış anında mirasbırakanın yanında davacı oğlu Nebi’nin de bulunması karşısında temlikin iradi olduğu, hata ve hile koşullarının gerçekleşmediği, bedelde muvazaa iddiasının ise tapu kaydının iptalini gerektirmeyeceği, mirasbırakana teban açılan davada davacıların işlemin tarafı olmaları ve işlemi bilmeleri nedeniyle satış tarihinden itibaren hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar Dairece, “....HMK'nin 184/2. maddesi hükmü gereğince tahkikatın bittiği tefhim edildikten sonra taraflara sözlü yargılama için duruşmanın başka bir güne bakılmasını isteyip istemediklerinin sorulması, talep halinde başka bir gün tayin edilmesi; başka bir duruşma gününü istemedikleri halinde sözlü yargılama aşamasına geçilerek aynı Kanunun 186. maddesi gereğince taraflara sözlü yargılamada beyanda bulunma hakkı verilmesi, ondan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar...
Somut olaya dönüldüğünde Mahkemece davanın muvazaa nedeniyle iptal davası istemine ilişkin olduğu gözetilerek davacının açmış olduğu boşanma davasının sonucunun beklenmesi ve hasıl olacak duruma göre davanın diğer şartları da incelenerek bir karar verilmesi yerine yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 29/06/2015 tarihinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere oybirliği ile karar verildi....
Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. TBK'nın 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü süre ve zamanaşımı süreleri uygulanmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. İstanbul 3. İcra Müdürlüğünün, yenileme ile 2016/35492 Esas numarasını alan takip dosyası incelendiğinde, davacıya temlik veren alacaklı Yapı ve Kredi Bankası A.Ş tarafından davalı borçlu T5 ile dava dışı Ümit Cam İç ve Dış Ticaret Paz. Ltd. Şti., Dmr Mutfak Gereçleri Züccaciye San ve Tic. Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İPTAL, TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakan ...ın bekar ve çocuksuz olup, mirasçı olarak kardeş çocuklarının kaldığını, mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla kayden malik olduğu 430 ada, 2 parselde yer alan 10 nolu bölümü tapuda satış göstermek suretiyle davalıya bağışladığını, temlik işleminin bedelsiz yapıldığını, muvazaa nedeniyle temlik işleminin geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının miras payları oranında iptal ve tescilini istemişlerdir. Davalı, murisin gerçek iradesine uygun olarak taşınmazı satın aldığını, alım gücünün olduğunu, gerçek değeri üzerinden bedeli karşılığında devredildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı....
un davalı ... aleyhine açtığı muvazaa nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasının lehine sonuçlanarak 3/8 payın adına tescil edildiğini, 5/8 payın halen davalı ... adına kayıtlı olduğunu ileri sürerek pay oranında iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., kendisine husumet yöneltilemeyeceğinden davanın reddini savunmuş, davalı ... yargılamaya katılmamıştır. Mahkemece, davalı ...'ye yapılan temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı ... hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karar, davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....