Asliye Ticaret Mahkemesince ,talebin muvazaa temeline dayalı İİK 227 ve devamı maddelerine göre açılmış, İİK hükümlerine ve Türk Borçlar Kanunun 19.maddesi hükümlerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu,davanın ticari niteliği bulunmaması nedeniyle TTK'nun 5/3,HMK'nun 1,114 ve 20.maddeleri gereğince mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine, dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. İstanbul 19.Asliye Hukuk Mahkemesi ise ,davacı ve davalıların şirket olduğu,davacı ile davalı borçlu arasındaki alacağın ticari ilişkiden kaynaklandığı bu nedenle davaya Ticaret Mahkemesince bakılması gerektiğini belirtilerek karşı görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Dava BK.nın 19. maddesi uyarınca murisin diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacı ile yapılan satış işleminin muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak iptali ve tazminat isteğine ilişkindir. Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi için, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bunun için de olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, miras bırakanın sağlığında hak dengesini gözeten kabul edilebilir ölçüde ve tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapılıp yapılmadığının incelenmesi gerekir. Somut olayda, miras bırakanın davalı yanında davacı olan diğer mirasçılara da taşınmaz bıraktığı ve bu taşınmazların davacılara intikal ettiği dosya kapsamıyla sabittir....
Mahkemece, İİK anlamında tasarrufun iptali anlamında tasarrufun iptali davası açabilmek için borçlu hakkında aciz vesikası alınması dava şartı olduğunu ve davacı tarafından dosyaya böyle bir belge sunmadığı ve icra dosyasında da rastlanmadığından davanın bu sebepten reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafın muvazaa iddiasını ispatlayamadığını aksine davalı tarafın bankadan yaptığı ödemelere ilişkin dekontlar ile satış bedelini yatırdığını ispatladığını,davalı tanıkları da davalının kardeşi ...'ın zor durumda olduğundan, borçları bulunduğundan satış yaptığını ve kardeşi olan davalının da bunu kabul ederek taşınmazı satın aldığını doğruladığından açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava TBK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır....
İİK'nun 277 ve diğer maddeleri uyarınca açılmış bir tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için; a) icra takbinini varlığı, b) tasarrufun borçtan sonra yapılmış olması, c) borçlu hakkında yapılan icra takibinin semeresiz kaldığının belgelenmesi gereklidir. eBK'nun 18. maddesi (TBK.m.19) uyarınca, muvazaa iddiası ancak hukuki işlemin tarafları için söz konusu olacağı gibi; muvazaa iddiasının da yazılı delille ispatlanması gerekir. Somut davada, davacının davalı eşine karşı açmış olduğu bir icra takibi mevcut değildir. Bu sebeple borçlu hakkındaki takibin semeresiz kalması da söz konusu olamaz. O halde, somut davada İİK'nun 277 vd. maddeleri uyarınca tasarrufun iptali davası açma koşulları yoktur. Diğer yandan davaya eBK 18. madde genel muvazaa davası kimliği de verilemez. Olayda taraf muvazaasının koşulları da mevcut değildir. Benzer durum için daha önce Yargıtay 4....
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri ile BK‘nın 19. maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine nedenine dayalı tasarrufun iptali istemidir. Alacaklının alacağına kavuşmayı hedeflediği bu türden taleplere dayalı açılan davalarda ister kanunda düzenlenen tasarrufun iptali sebeplerine isterse de muvazaa sebebine dayanılsın her iki davanın dinlenebilmesi için takip konusu borcun tasarruf tarihinden daha önceki bir tarihte doğmuş olması şarttır. Bunun ispatı da davacı tarafa aittir. Takibe konu çekin keşide tarihi 26/06/2015 iken dava konusu tasarruf işleminin tarihi 19/06/2015 tarihidir. Buna göre çekin ileri tarihli düzenlendiği ispatlanmadıkça borçun doğum tarihi, tasarruf işleminden önceki bir tarih olmaktadır. Ticari defterlere dayanılmadıkça çekin ileri tarihli düzenlendiği olgusunun kesin delillerle ispatlanması zorunludur(HMK 200 vd. maddeleri). Yazılı delil başlangıcı bulunması halinde tanık dinlenmesi caizdir....
Maaş haczine ilişkin işlemler sıra cetveli hükmünde olup, dava dilekçesinde ileri sürülen maddi olgulara göre açılan dava, İİK hükümleri kapsamında muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır....
etmemesine rağmen dava kabul edilmiş olup karar hem usul hem de esas yönünden hukuka aykırı olduğunu, dava muvazaa nedenine dayalı iptal davası olarak kabul edilmesine rağmen davacının icra takibine esas alacak tutarı üzerinden harç yatırması gerekirken harç yatırılmadığını, açıklanan sebeplerle; Adana 13....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/01/2021 NUMARASI : 2020/36 ESAS, 2021/28 KARAR DAVA KONUSU : Muvazaaya Dayalı Tasarrufun İptali (TBK 19. madde) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı T7 vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; davalı T6 ile müvekkili banka arasında 06/06/2013 tarihinde tüketici kredi sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereğince davalının vadesinde doğan borcunu ödemediğini, davacı bankaca davalı hakkında Mersin 7. İcra Müdürlüğünün 2017/12049 Esas ve Mersin 1....
Diğer bir anlatımla, tasarrufun iptali davalarında alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabilecek, cebri icra yetkisi talep edilen taşınmazların davanın konusunu oluşturmaması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir. Nitekim muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali davalarında kıyasen uygulanabilecek nitelikte olan İİK'nin 281 inci maddesinin 2 nci fıkrası uyarınca iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine teminatsız ihtiyati haciz kararı verilebileceği belirtilmiştir....
nın davalı ile yaptığı 13/05/2013 tarihli satış işleminin iptali ile borçlu ... üzerine yeniden tescil edilmesini talep ettiklerini beyan ederek davalı lehine muvazaalı olarak yapılan tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.Davalılar ... ile ..., davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, aciz vesikası bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaalı işlem yapıldığı iddiasına dayalı tapu kaydının iptali istemine ilişkindir.Bir davada taraflarca ileri sürülen maddi olguların hukuki değerlendirilmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir (HMK 33 md.) Dava dilekçesindeki açıklama ve nitelendirmeye göre dava TBK'nın 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır....